'Nazar kaderle yarışsaydı, kaderi geçerdi' hadisinin anlamı
Nazarı olan şahıs bir kimseye baktığı zaman ona zarar verebilir, yani zarara sebebiyet vermiş olur
Hadis, şu şekilde de tercüme edilebilir:
"Göz değmesi haktır. Eğer kaderi (delip) geçecek bir şey olsaydı (kader ile yarışan bir şey olsaydı), bu göz değmesi olurdu..." (bk. Müslim, Selam 42; Tirmizî, Tıbb 19)
Tirmizî'de "Göz değmesi haktır" ibaresi yoktur.
Nazar, göz değmesi ve büyü gibi şeylerin hepsi, Allah’ın ezeli ilminde bilinen ve öyle takdir edilen şeylerdir. Dolayısıyla "nazarın kaderin önüne geçmesi" diye bir şey söz konusu olamaz.
Hadisin “Eğer kaderi (delip) geçecek bir şey olsaydı (kader ile yarışan bir şey olsaydı)” ifadesinden maksat, nazar değme işinin çetinliğini ve zararının fazlalığını belirtmektir. Yani, eğer takdir-i İlâhîye aykırı bir şeyin meydana gelmesi mümkün olsaydı, o şey nazar değme işi olacaktı. Demek ki, kadere aykırı bir şey olmaz.
Buna göre, nazarı olan şahıs bir kimseye baktığı zaman ona zarar verebilir, yani zarara sebebiyet vermiş olur. Zararın sebebi ve faili bakan kişidir, zararın yaratıcısı ise Allah'tır. Yoksa bizzat nazar eden kişi o hadiseyi meydana getirmiş değildir. Nazarı keskin olan kimse bir şeye baktığı anda Cenab-ı Hak o şeyde zararı yaratmaktadır. Çünkü iyiliği de kötülüğü de yaratan Allah’tır. Allah’ın ilmi ve iradesi dışında hiçbir şey meydana gelmez.
Bu hadiste aynı zamanda Efendimiz (asm), nazarın hak olduğuna dikkat çekmekle beraber, kaderin önemini ve onun da hak olduğunu vurgulamaktadır.
Sorularla İslamiyet
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.