Ahmet AKCAN
Nedir şu keyfiyet?
Nurlu eserlerde kemiyete ehemmiyet verilmediği, asıl hedefin keyfiyet olduğu ifade edilmektedir. Hakiki bir talebe yüzler dosta müreccah görülmekte, hakikat-ı ihlas ile iman hakikatlerini on adama ders verme büyük bir kutbiyetle binler adamı irşad etmekten ehemmiyetli gösterilmektedir...
Ancak kalpler yerine bedenlerin öncelendiği, maddi meselelerin ziyadesiyle önemsendiği, dünyevi meşguliyetlerin kesafeti yüzünden dini rabıtaların zedelendiği bir asırda nazarları keyfiyet hakikatinin ehemmiyetini çevirmek kolay görülmemektedir...
Evet, maddi olarak her şeyin en iyisinin ve en kıymetlisinin talep edildiği, kalitesiz şeylerin reddedildiği bu asrın insanlarına din ve maneviyat adına keyfiyet hakikatini benimsetmek müşkül görülmektedir...
Kemalat meyvesinin nüvesi olan, değerler piramidinin zirvesine çıkaran keyfiyet hakikatinin çok cihet ve cepheleri olduğu bilinmektedir. Binaenaleyh, keyfiyet hakikatinin hem şahsiyet açısından hem de o şahsın içinde bulunduğu cemaat noktasından tahlil edilmesi gerekmektedir...
Şahsiyet nokta-yı nazarında keyfiyet; akılda ilim ile marifeti, kalpte muhabbet ile haşyeti, amelde saffet ile hulusiyeti, insanlar ile muamelede emniyet ve adaleti, ahvalde tevazu ve mahviyeti, hizmet-i diniyede sebat ile gayreti netice veren cami bir liste, pek çok meziyete sahip efrad sahibi fihriste olmayı ifade etmektedir...
Şahsiyet cihetiyle keyfiyet; niyetin süfliyetinden ulviyete, nazarın cüz’iyetinden külliyete ermek, marifetullah itibarı ile eserden esmaya intikal etmek esma-i ilahiyenin ayrı ayrı nakışlarını mahiyet ayinesinde camiyet sırrıyla gösterebilmektir...
Şahsiyet itibarıyla keyfiyet; kibir ve gururdan uzak durup tevazu ve mahviyete medar manevi bir vaziyeti deruhte edebilmek, şuur-u insaniyenin inkişafı ile umur-u diniyede teveccüh-ü tamme, teslimiyet-i tamme ve tevekkül-ü tammeyi gerçekleştirebilmektir...
Şahsiyet yönüyle keyfiyet; cüz’i hakikatini inkişaf ile maddeten külliyet kesbetmiş, dalları ve semereleri ile mükemmel bir ağaca inkılap etmiş bir mahiyeti temsil etmektedir...
Cemaat açısından keyfiyete mazhariyet; meşveret-i meşrua ve hürriyet-i şer’iye ile ortak akla ermeyi, birlikte hareketin ehemmiyetini idrak etmeyi, niza ve tefrikayı tevlid eden menfi ihtilafı reddetmeyi, şahsiyet şuuru gelişmiş, hürriyet-i fikre erişmiş insanları cemaat için en büyük bir imkân görmeyi istemektedir...
Cemaat itibarıyla keyfiyet; birbirine istinad ile vahdet-i gaye etrafında ittihad eden ve “binyüzonbir” hakikatine erişen ferdlerin şahs-ı manevisini temsil etmektedir...
Evet cemaate bakan cihetle keyfiyet; ilahi rızayı tahsil adına vahdet-i gayeyi gerçekleştirebilmek için ittihad-ı İslamiyenin zaruri olduğunu görebilmek, vahdeti zayıflatıp tefrikayı doğuran meselelerden uzak durabilmektir...
- Hakiki bir nur talebesinin binler dosta tercih edilmesi..
- En üst mertebe olarak muhabbettullaha ve ilahi rızaya dikkat çekilmesi..
- Bir saat tefekkürün bir sene nafile ibadetten üstün olduğunun ifade edilmesi..
- Bir dirhem ihlaslı amelin binler batman ihlassız amele rüçhaniyetinin gösterilmesi,
- On kişiye hakikat dersi vermenin binler kişiyi irşad etmekten daha ehemmiyetli olduğunun söylenmesi..
- İlahi rızaya ve bir an nazar-ı Rabbaniyeye mazhariyetin umum ehl-i dünyanın takdirinden ehemmiyetli olduğunun bildirilmesi, nurlu eserlerde keyfiyet gerçeğine dikkat çeken ifadeler olarak gösterilebilir...
Elhasıl; ekser sıfatların bir ferdde temerküz etmesi, müşahhas bir tek ferdin efrad sahibi bir külliyete ermesi demek olan keyfiyet hakikatine vuslat; Kur’an’a hizmeti gaye edinen erbab-ı hamiyet için hem bir meziyet, hem manevi bir zarurettir...
Evet şahsiyet açısından keyfiyete mazhariyet, başta niyetin hulusiyeti, fikirde nazarın ihata ve ulviyetini iktiza etmektedir. İnsanın talim-i esmadan şuuri olarak nasiplenmesi, mücerred kulluğa ermesi nispetinde keyfiyeti ve zati meziyetleri ziyadeleşecektir...
İnsan dünyada huzur ile kemalat, ahirette sürur ve saadet arıyorsa, kemiyet keyfiyet farkını iyi anlamalı, keyfiyete medar vasıfları gündeminin en başına yazmalıdır…
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.