Hıristiyan komşumuzda seccade vardı
Mardin Sosyal Dayanışma Eğitim ve Yardımlaşma Vakfı (MARVA) İstanbul’da panel düzenledi. Panelde konuşan yazar Ali Bulaç, 'Hıristiyan komşumuzda seccade eksik bulunmazdı' dedi
Hasan Başar'ın haberi
Mardin Sosyal Dayanışma Eğitim ve Yardımlaşma Vakfı (MARVA) İstanbul’da panel düzenledi. Panele akademisyenler, Mardinli işadamları ve vatandaşlar katıldı. Mardin fotoğraflarını içeren sinevizyon gösterisinin ardından başlayan panelin açılış konuşmasını İşadamı Remzi Yedikardeşler yaptı. Mardinli gazeteci-yazar Ali Bulaç son yılların toplumsal problemlerden birisinin farklı kültür, din ve ırklardan gelen insanların bir arada yaşamasının oluşturduğu problem olduğunu söyledi. Batının demokrasi problemini çözemediğini belirten Ali Bulaç, “Batı demokrasileri siyasal sistemleri açısından çoğulcu; kültürel sistem açısından ise tekilcidir” dedi. Batı demokrasilerinin bir arada yaşamak için bir şey önermediğini söyleyen Bulaç, “Batı kültüründe farklı olan ötekileştiriliyor” şeklinde konuştu.
“BÖLGEMİZ İÇİN MİLLETLER ÜSTÜ BİR YAPI DÜŞÜNÜLÜYOR”
Osmanlı sisteminin batıdan farklı olduğunu ama Osmanlının da milletler üstü bir yapı oluşturamadığını savunan Ali Bulaç, “Osmanlı bir Balkan devletiydi Anadolu ile bağlar zayıftı. Avrupa Birliği tarafından yapılan araştırmada milletler üstü bir yapının oluşacağı tahmin ediliyor. Irak, Lübnan, Suriye’nin yanı sıra Türkiye’den Mardin, Diyarbakır ve Şanlıurfa’nın bu yapı içerisinde yer alacağı tahmin ediliyor” diye konuştu.
Hıristiyanlar ve Müslümanlar olarak aynı avlu içinde yaşardık
Milletler üstü yapı için Mardin’in model olduğunu söyleyen Bulaç, “Biz çocukluğumuzda Hıristiyanlar ve Müslümanlar olarak aynı avlu içinde yaşardık. Misafirliğe gittiğimizde komşumuzun evinde seccade olurdu namazımızı orada kılardık” dedi.
İBRAHİM COŞAR: MARDİN’DEKİ GAYRİ MÜSLİMLER SONRADAN KATOLİKLEŞTİ
Artuklu Üniversitesi Öğretim görevlilerinden Doç. Dr. İbrahim Coşar da Mardin’in dinlerin bir arada yaşayabilmesi açısından güzel bir model olduğunu söyledi. 19. yüzyılın insanlık açısından çok kötü geçtiğini, dünya savaşları, yıkımlar ve soykırımların bu yüzyılda yaşandığını anlatan Coşar, “16. yüzyıldan itibaren Mardin’de yaşayan Süryaniler ve Ermeniler Ortodoks iken misyonerlik faaliyetleri ile Katolikleştirildi” şeklinde konuştu.
Akit