Suriye'deki slogana Bediüzzaman işaret etti
Milli Gazete yazarı, Arap ülkelerindeki ayaklanmalarının dayandığı ruha Bediüzzaman'ın işaret ettiğini söyledi
Risale Haber-Haber Merkezi
Milli Gazete yazarı Mehmet Kurtoğlu, Arap ülkelerindeki ayaklanmalarının dayandığı ruha Bediüzzaman'ın işaret ettiğini söyledi.
Arap halklarının Türkiye'ye olan teveccühünün Irak Savaşı sırasında Meclisten geçmeyen tezkereyle daha bir pekiştiğine dikkat çeken Kurtoğlu, "Çünkü o dönemde Arap medyasında tezkerenin kesinlikle geçeceği ve Türkiye'nin Amerika'nın güdümünden çıkamayacağı inancı hâkimdi. O dönemde meclisten tezkere geçmemesi hem Arap gazeteci ve aydınların Türkiye'ye bakışını değiştirmiş hem de Arap kamuoyunun iktidarlarını sorgulama yolunu açmıştır" dedi.
Yıllardır teslimiyet içinde Amerika'nın emrinden çıkmayan Arap krallıklarının bir yandan topraklarını ABD'ye açmanın getirdiği sıkıntıları yaşadığını, diğer yandan Türkiye'nin Irak savaşında tezkereyi geçirmeyerek ortaya koyduğu onurlu duruşunun şaşkınlığını yaşadıklarını belirten Kurtoğlu, Suriye'deki değişimi de Bediüzzaman'ın sözleri ile yorumladı.
Kurtoğlu yazısında şu görüşlere yer verdi:
"Arap krallıklarının iktidarlarının ilk sorgulandığı nokta Türkiye'deki tezkere olayıdır. Çünkü küreselleşen dünya, yaygınlaşan kitle iletişim araçları her şeyi bütün çıplaklığıyla ortaya koymuş, kapalı kapılar ardındakileri açığa çıkarmıştır. Ayrıca Arap halkları, Türkiye'deki demokrasi tecrübesinin farkına varmıştır.
"Tunus, Cezayir, Yemen, Mısır ve Libya'nın ardından Ortadoğu'nun en önemli ülkelerinden biri olan Suriye'de başlayan ayaklanmalar, tıpkı diğer Arap ülkelerinde olduğu gibi Suriye halkının yıllardır bastırılmış düşünce ve duygularının patlaması olarak değerlendirilmelidir. Özellikle İsrail karşısında Arap yenilgileri, düşünce ve fikir hürriyetinin olmaması, 1981 yılındaki Hama ayaklanması ve ardından Hafız Esad'ın kanlı bir şekilde bastırarak şehri yerle bir etmesi hafızalardan silinmemiştir.
"Suriye tarih boyunca çok dinli, çok kültürlü ve çok dilli bir coğrafya olmuştur. Bunu gözardı ederek bu coğrafyayı idare etmek modern bu çağda artık mümkün değildir. Medya aracılığı ve Türkiye komşu olması ve sıcak ilişkileri dolaysıyla Suriye'nin diğer Arap ülkelerinden daha önce bir değişim ve dönüşüm yaşamasını mecburi kılıyor. Artık korku imparatorlukları bir bir yıkılıyor, zihinlerdeki ve coğrafyalardaki sınırların sanal bir sınır olduğunun farkına varılıyor. Suriye'de bastırılan halk daha geçmişte 'Allah, Suriye, Beşşar' sloganı atarken, şimdi 'Allah, Suriyye, Horriyye' diyerek isyan ediyor, Hafız Esad'ın heykellerini yıkıyor. Atılan slogandaki 'Allah ve Hürriyet' sözcüklerine dikkat etmek gerekiyor. Çünkü ayaklanmalarının dayandığı ruhu ve halkın neredeyse yarım asırdır elinden alınmış olan özgürlüğün dışa vurumudur bu iki sözcük! Üstad Bediüzzaman 'ekmeksiz yaşarım ama hürriyetsiz yaşayamam' derken işte buna işaret ediyordu...