Hüseyin Kulaoğlu'nun haberi

İstanbul Bayrampaşa’daki Kocatepe Camii Kur’an Kursu, kaliteli ve verimli eğitimiyle Türkiye’nin ilk ISO 9001 belgesine sahip olan Kur’an kursu oldu. Şimdiye kadar 100’e yakın hafız yetiştiren kurs, öğrencilerine dini eğitimin yanı sıra lise eğitimine yardımcı olacak konularda da çok kaliteli bir müfredat uyguluyor. Spor ağırlıklı sosyal etkinlikleriyle de dikkat çeken Kocatepe Camii Kur’an Kursu’nun başarı hikayesini Genel Koordinatörü Kemal Efdal Kabaoğlu, Akit’e anlattı. Kabaoğlu, kurslarında kaliteli eğitim verdiklerini ve bu eğitimin karşılığında ISO 9001 belgesi sahibi olduklarını söyledi.

YÜZÜNE VE HAFIZLIK BÖLÜMLERİ AYRI YERLERDE

Kur’an kurslarının yatılı erkek bölümünün 2003 yılında kurulduğunu kaydeden Kemal Efdal Kabaoğlu, İlköğretimi bitirenlere ilk önce Bahçelievler Soğanlı’da bulunan şubelerinde 1 sene hazırlık bölümü okuttuklarını belirterek, "Soğanlı şubemiz yüzüne bölümü, Kocatepe’deki ise hafızlık bölümüdür. Bu bölümlerin ayrı yerlerde olması diğer kurslara göre de ayrıcalıktır. Öğrenciler yüzüne bölümünde 1 sene boyunca temel dini bilgiler konusunda itikad, ibadet, siyer, ahlak bilgisi, İslâm’ı anlama, hafızlığı neden yapacağını çözme ve ilmihal bilgilerini almış oluyorlar. Bu öğrencilerden başarılı, kabiliyetli ve istekli olanlar ile komisyonun yaptığı sınavdan geçenler Kocatepe’deki hafızlık bölümüne geçme hakkını kazanıyor" dedi.

Hafızlık bölümüne geçen öğrencilerin, seviyelerine göre sınıflara yerleştirildiğini vurgulayan Kemal Efdal Kabaoğlu, böylelikle her öğrencinin kendi kulvarında yarıştığının altını çizdi. Kocatepe Camii Kur’an Kursu’ndaki eğitimden bahseden Kabaoğlu, öğrencilerin sabah saat 07.30’da başlayıp, akşam 17.30’a kadar hafızlık eğitiminin yanısıra,  temel dini bilgileri de aldığını belirtti.

Öğrencilerinin ayrıca Halk Eğitim Merkezi’nin desteği ile lise okuduklarını belirten Kabaoğlu, 17.30-19.30 saatleri arasında da öğrencilerin matematik, fizik ve kimya gibi okul derslerini aldığını vurguladı. Akşam saatlerinde de 1 saat konuların üstünden geçildiğini ifade eden Kabaoğlu, bu saatler arasında sosyal faaliyetler için de aralar verildiğini söyledi. Kabaoğlu ayrıca öğrencilerin bilgisayar dersi gördüklerini ve ders bitiminde başarılı oldukları takdirde sertifika almaya hak kazandıklarını da vurguladı.

SOSYAL FAALİYETLER GÖZ DOLDURUYOR

Öğrencilerin eğitimde başarılı olması için sosyal faaliyetlere dikkat ettiklerini ifade eden Genel Koordinatör Kemal Efdal Kabaoğlu, kurslarında masa tenisleri, fitness salonu, bilgisayar odası ve sınıflardaki projeksiyonlar sayesinde sinema gösterimleri olduğunu söyledi. Kabaoğlu, "Öğrenciler hafızlık icazeti aldıklarında ise Umre ödülü kazanıyor. Bunların haricinde bahar futbol turnuvaları yapılıyor. İl içi ve il dışı geziler düzenleniyor. Son bir ay içerisinde Tarsus, Konya, Afyon, Bursa, Çanakkale ve Edirne’ye geziler düzenlendi. İstanbul içinde ise Eyüp Sultan, Sultanahmet, Topkapı Sarayı, Yerebatan Sarnıcı, Miniatürk, Suriçi, İstanbul tanıtım gezileri ve müzeler gibi yerlere geziler düzenlenirken, belediyelerin sergi, seminer gibi faaliyetleri takip ediliyor ve ayrıca kursumuza yurt içi ve yurt dışından konuklar getirilip seminerler veriliyor. Çatalca Karaburun’a da yaz dönemleri haftalık kampa gidiyoruz " diye konuştu.
Öğrencilerin 4 yıllık eğitimlerini bitirdikleri takdirde hafızlıkla birlikte lise eğitimlerini de tamamladıklarını vurgulayan Genel Koordinatör Kabaoğlu, bunların haricinde bilgisayar sertifikası aldıklarını, hitabet dersi gördüklerini söyledi.

“8 YILDA 89 HAFIZ YETİŞTİRDİK”

Kocatepe Camii Kur’an Kursu’nun 8 sene içinde 48 kişinin hafız olmasına vesile olduğunu söyleyen Genel Koordinatör Kemal Efdal Kabaoğlu, 29 Mayıs tarihinde yapılacak olan icazet programıyla da 41 öğrencinin daha hafız olacağını belirtti. Kabaoğlu, Kocatepe’deki kursta 100 öğrencinin, Soğanlı’daki kursta ise 64 öğrencinin eğitim gördüğünü kaydetti. Bütün eğitimlerinin ve sosyal faaliyetlerinin planlı ve programlı yapıldığına dikkat çeken Kabaoğlu sözlerinin devamında, öğrencilerin kursa ödedikleri ücretin gönüllü olduğunu, herhangi bir ücret olmadığını, kendileri için ücretten ziyade beklentilere cevap verilmesinin daha önemli olduğunu belirtti.

Akit