Said Nursi'nin Şam Hutbesinde verdiği müjde

Said Nursi'nin Şam Hutbesinde verdiği müjde

Sorgun Postası yazarı Ali Demirdağ, okunuşunun 100. yıldönümü olan Bediüzzaman Said Nursi'nin Hutbe-i Şamiye'sini yazdı...

RisaleHaber-Haber Merkezi

Yozgat'ın Sorgun ilçesinde yayın yapan yerel gazete Sorgun Postası yazarı Ali Demirdağ, okunuşunun 100. yıldönümü olan Said Nursi'nin Hutbe-i Şamiye'sini yazdı...

İşte Ali Demirdağ'ın yazısı...

Bundan tam bir asır önce, Bediüzzaman Şam’a gittiğinde Şam ulemasının ısrarı üzerine Cami’ül Emevi’de on bin kişilik bir cemaate ve içlerinde de yüz ehl-i ilim bulunan muhteşem bir kalabalığa tarihi bir hutbe irat eder.Bu hutbenin aslı Arapça olup daha sonra kitap haline getirilmiş ve bu eser bugün pek çok dile çevrilip neşredilmiştir.

Hutbe-i Şamiye ;İslam Alemi’nin içinde bulunduğu maddi ve manevi hastalıkların nelerden ibaret olduğunun, bu felaketlere neden olan hususların gösterildiği bir eserdir ki bu eserde Bediüzzaman bir de müjde veriyor ve diyor ki: “İstikbalde,insanlık layık olduğu medeniyete ulaşacak ve sulh-u umumi temin edilecektir.”

Yine adı geçen eserinde: “Ben, bu zaman ve zeminde beşerin hayat-ı içtimaiye medresesinden ders aldım ve bildim ki:Ecnebiler(yabancılar),Avrupalılar terakkide istikbale uçmalarıyla beraber bizi maddi cihette “Kurun’u Vusta’da” (orta çağ) durduran ve tevkif eden;altı tane hastalıktır.O hastalıklar da bunlardır:”

1-Ye’sin(ümitsizliğin) içimizde hayat bulup dirilmesi.

2-Sıdk’ın(doğruluğun) hayat-ı içtimaiyye-i siyasiyede ölmesi.

3-Adavete (düşmanlık) muhabbet.

4-Ehli imanı birleştiren , o kopmaz rabıtaları bilmemek.

5-İstibdat(baskı-zulüm).

6-Şahsi menfaatine himmetini hasretmek.

İşte bu altı hastalığın çarelerini de şu şekilde beyan ediyor:

1-El-Emel:Yani Rahmet-i İlahiye’den kuvvetle ümit beslemek.

2-Sıdk:Yani doğruluğu,doğru konuşmayı,doğru davranmayı,gerek ferdi ve gerekse toplumsal hayatımızda ciddi bir düstur edindiğimiz takdirde pek çok manevi hastalıklarımızı tedavi edeceğiz.Yalancılık.dalkavukluk,riyakarlık, hem ulvi hisler taşıyan insan fıtratına ve hem de İslam’a yakışmayan çok çirkin bir davranıştır.

3-Muhabbet:Evet, kalb muhabbet için yaratılmıştır.Onun fıtri ihtiyacı sevgidir, düşmanlık değildir.Muhabbete en layık şey muhabbet olduğu gibi,adavete en layık şey de adavettir.

4-İman tevhid’i,İslam da tevhid-i kulubu  ister. Evet bir Allah’a inanan insanların elbette kalb ve gönüllerinin bir olması zarureti vardır.

5-Evet, hürriyet imanın lazımıdır.Allah’a hakiki kul olan,başkasının abdiyetine rıza gösteremez.İnsanlar hür doğar ve hür yaşarlar.Ekmeksiz yaşanır, ama hürriyetsiz yaşanmaz.Bununla beraber,sınırsız hürriyette yoktur.

6-İnsan, fıtraten medeni olduğu için bir toplum içinde yaşama mecburiyeti vardır.Bundan dolayı; himmetini,gayretini ve varlığını şahsi menfaatine hasredemez.Toplum için,milleti için yaşar.Evet,kimin himmeti milleti içinse, o tek başına bir millettir.