'Bilge tarihçi' Risale-i Nur okuyordu
“Bilge tarihçi” Ziya Nur Aksun adına İstanbul Türk Ocağı'nda bir anma toplantısı düzenlendi
Şamil Kucur'un haberi
Toplantıya Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Prof. Dr. Saadettin Ökten, Dr. Mehmet Niyazi Özdemir, Dr. Cezmi Bayram, kardeşi Belma Aksun ile Aksun'un sevenleri, çok sayıda öğrenci, akademisyen ve gazeteci katıldı
Osmanlı tarihi, İslam tarihi, mezhepler ve tarikatler tarihi ile gayrı resmi tarihimiz hakkında yazdığı kitapların yanı sıra sohbet adamı, ressam olan 'Alim ve Arif' Ziya Nur Aksun adına düzenlenen toplantıda dostları, arkadaşları ve öğrencileri 'Bilge tarihçi' Aksun'un ilim, irfan, hoca ve dost kimliğini dile getirdiler. Divanyolu'ndaki İstanbul Türkocağı Konferans Salonu'na Ziya Nur Aksun ve yıllardır ağabeyiyle birlikte yaşayan kardeşi Belma Aksun'un yanı sıra Aksun'un sevenleri, çok sayıda öğrenci, akademisyen ve gazeteci katıldı.
BİLİNMEYEN TARİHİMİZİ ANLATTI
Programda Ziya Nur Aksun'un hayatı sinevizyonda gösterildi. Sinevizyonda Aksun'un resmi tarihten öte, Türk halkına bilinmeyen tarihi anlattığı ve ciltler dolusu kitap yazdığı vurgulandı. 1960'larda ve 70'lerin başında Beyazıd'taki Marmara Kıraathanesi adı verilen mekanda memleketin hali ve yakın tarih hakkında konuşulduğunu ve bu ortamda merkezdeki insanın Aksun olduğu anlatılan gösterimde, Aksun'un yakın tarihe ışık tuttuğu belirtildi. 1976 yılında geçirdiği kaza sonrası konuşma ve yazma melekesini yitiren Ziya Nur Aksun'un 34 yıldır gazeteci kardeşi Belma Aksun'la yaşadığı anlatılan gösterimde, kardeş Aksun'un ağabeyinin her konuda eli ve ayağı olduğu dile getirildi.
KONUŞAMIYOR, YAZAMIYOR, RESİM YAPIYOR
Sinevizyonda Aksun'un rahatsızlığına da değinildi. 1976 yılında geçirdiği felçten dolayı konuşma ve yazma melekesini önemli ölçüde kaybetti. Ziya Nur tarihe olan merakının yanı sıra resim sanatına özel bir ilgi duydu ve bu alandaki kabiliyetini de yaptığı eserlerle ortaya koydu. Aksun rahatsızlandıktan sonra duygu ve düşüncelerini, daha önce hiç kullanmadığı sol elini kullanarak, resim diliyle aktarıyor.
PROF. DR. HAYRETTİN KARAMAN
Ziya Bey ne kazanmışsa mektep dışında kazanmıştır. Sohbet yoluyla (sohbet esnasındaki kitap tavsiyeleri ile) ve kitap okuyarak Ziya Nur olmuştur. Onunla ilk tanıştığımda hem resim yapıyor, hem hukuk, hem tarih, hem de Risale-i Nur okuyordu. Siz vefa gösterirseniz Allah'ın da size vefa gösteren birilerini karşınıza çıkardığını bu toplantıyla bir kez daha gördüm.
DR. MEHMET NİYAZİ ÖZDEMİR
Bir milleti ipotek altına almak isterseniz onun hafızasını ipotek altına alırsınız. İlk defa milli tarih anlayışı bizde Ziya Nur Aksun'la başlar. Maalesef bu millet geçmişte kendi destanını yazacak tarihçilerden mahrum kalmıştır. Bir gün niye milletiniz tarihini yazacak adamlar yetiştiremiyorlar diye sordular. Ben de yapan yaptığını anlatmaz, yapmayan yaptığını anlatır dedim. Hakikati bulup çıkarmak bizim görevimizdir. Tarih dikiz aynasıdır derler. Evet ama dikiz aynası doğruyu gösterdiği ölçüde makbuldür. Aksi halde arabayı çarpmaktan kurtulamazsınız. Bir televizyon kanalında bana 'Biz ne zaman adam oluruz' diye sordular. 'Biz ne zaman haine hain demeyi öğrenirsek o zaman adam olacağız' dedim. Tarih vicdan ve idraktır. Bu vicdan ve idraktan mahrum kalırsak tarihi gerçek manasıyla kavrayamayız. İlk olarak tarih idrakımız Ziya Nur Aksun ile olmuştur. Tarihimizi doğru bilmemiz için o dili bütün safahatı ile bilmemiz gerekiyor. Biz tarihimizi kendi kaynağından olarak ilk defa Ziya Nur Aksun'dan öğrendik.
PROF. DR. SAADETTİN ÖKTEN
Bizim medeniyetimizin akıl, gönül ve muhabbetten oluştuğunu Ondan öğrendik. Bizim medeniyetimiz rasyonel bir medeniyet değildir. Akıl, gönül ve muhabbet medeniyetidir. Ziya Bey tarihe gönül boyutuyla yaklaşmıştır. Duygusal boyut insanı insan yapan boyuttur. Diyelim bir deprem olsun, kimimiz bilimsel açıklamalar getirirken, kimiz de kader takdiri ilahi deriz. Tarihe de böyle bakarız. Bizim kuşağımız bu bilinci biraz da Ziya Nur Aksun'a borçlu olduğunu söyleyebilirim.
ZİYA NUR AKSUN KİMDİR?
Ziya Nur Aksun, 29 Mayıs 1930'da Konya'da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimi Konya'da yaptı. İstanbul Teknik Üniversitesi'ne (İTÜ) imtihansız kabul edildi. Bir yıl sonra ise Ankara Hukuk Fakültesi'ne geçti. 1955 yılında Ankara Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Osmanlı ve İslam tarihi hakkında geniş bilgisi, günlük siyasetin muhtelif gelişmelerini sağlam bir tarih muhakemesiyle değerlendirmesi, Osmanlı-Türk devlet telakkisi hakkındaki görüş ve tespitleriyle her kesimden insanları etkilemeyi başardı. Tarihçi Aksun 1976 yılında geçirdiği trafik kazası sonrasında konuşma ve yazma melekesini büyük ölçüde yitirdi. Aksun duygularını, düşüncelerini daha önce hiç kullanmadığı sol eliyle resim diline aktararak paylaşmaya çalışıyor. Tarihçi, hukukçu, matbaacı, yayıncı ve sohbet adamı Ziya Nur Aksun'un şimdi konuşabildiği tek dil resim dili ve onunla da Osmanlı'yı anlatıyor. Ziya Nur Aksun 2001 yılında Türkiye Yazarlar Birliği tarafından Türk tarihi üzerine çalışmalarıyla üstün hizmet dalında Yılın Kültür Adamı seçilmiştir.
Yeni Şafak