Nur talebeleri bin dille ibadet ederler

Nur talebeleri bin dille ibadet ederler

Günün Risale-i Nur dersi...

Bismillahirrahmanirrahim

Aziz, sıddık kardeşlerim,

Lâtif ve mânidar ve beşaretli bir hâdiseyi beyan ediyorum.

…..

Bugünlerde hatırıma geldi ki, hayat-ı içtimaiyeye giren hangi şeye temas etse, ekseriyetle günahlara mâruz kalıyor. Her cihette günahlar serbestçe insanı sarıyorlar.

“Bu kadar günahlara karşı insanın hususî ibadeti ve takvâsı nasıl mukabele edebilir?” diye meyusâne düşündüm.

Hayat-ı içtimaiyedeki Risale-i Nur talebelerinin vaziyetlerini tahattur ettim.

Risale-i Nur şakirtleri hakkında necatlarına ve ehl-i saadet olduklarına dair kuvvetli işaret-i Kur’âniyeyi ve beşaret-i Aleviyeyi ve Gavsiyeyi düşündüm.

Kalben dedim ki: “Herbiri bin yerden gelen günahlara karşı bir dille nasıl mukabele eder, galebe eder, necat bulur?” diye mütehayyir kaldım.

Bu tahayyürüme mukabil ihtar edildi ki:

Risale-i Nur’un hakikî ve sadık şakirtlerinin mâbeynlerindeki düstur-u esasiye olan iştirak-i a’mâl-i uhreviye kanunuyla ve samimî ve hâlis tesanüd sırrıyla herbir hâlis, hakikî şakirt, bir dille değil, belki kardeşleri adedince dillerle ibadet edip istiğfar eder.

Bin taraftan hücum eden günahlara, binler dille mukabele eder. Bazı melâikenin kırk bin dille zikrettikleri gibi, hâlis, hakikî, müttakî bir şakirt dahi kırk bin kardeşinin dilleriyle ibadet eder, necata müstehak ve inşaallah ehl-i saadet olur.

Risale-i Nur dairesinde sadakat ve hizmet ve takvâ ve içtinab-ı kebâir derecesiyle o ulvî ve küllî ubudiyete sahip olur.

Elbette, bu büyük kazancı kaçırmamak için, takvâda, ihlâsta, sadakatte çalışmak gerektir. (Kastamonu Lahikası)

Bediüzzaman Said Nursi

LÜGAT:

Alâmet : İşaret
Beşaret-İ Aleviye Ve Gavsiye : Hz. Abdulkadir Geylanî Ve Hz. Ali’nin Müjdesi
Cihet : Yön, Taraf
Düstur-U Esasiye : Esas Düstur, Temel Prensip
Ehl-İ Saadet : Mutluluğa Erenler
Evliya-I Azîme : Büyük Veliler
Galebe : Üstün Gelme
Hakikî : Asıl, Gerçek
Hâlis : İçten, Samimi
Hayat-I İçtimaiye : Sosyal Hayat
Hazret-İ Mevlânâ Zülcenâheyn :
Hususî : Özel
İcâzet : Diploma, Yetki Belgesi
İçtinab-I Kebâir : Büyük Günahlardan Kaçınmak, Sakınmak
İhlâs : İbadet Ve Davranışlarda Sadece Allah Rızasını Gözetme; Samimiyet
İhtar : Hatırlatma, İkaz
İnşaallah : Allah İzin Verirse
İstiğfar : Af Dileme, Tevbe
İşaret-İ Kur’âniye : Kur’ân’ın İşareti
İştirâk-İ A’mâl-İ Uhrevî : Âhirete Âit İşlerde Mânen Ortak Olma
Kisve : Elbise
Küllî : Büyük, Kapsamlı
Mâbeyn : Ara
Mâni : Engel
Melâike : Melekler
Meyusâne : Ümitsizcesine
Mukabele : Karşılık Verme, Karşı Koyma
Mukabil : Karşılık
Müstehak : Hak Etmiş, Lâyık
Mütehayyir : Şaşkın, Hayrete Düşen
Müttakî : Takvâ Ehli; Allah’tan Korkup Emir Ve Yasaklarını Titizlikle Uygulayan Kimse
Necat : Kurtuluş
Sadakat : Bağlılık, Doğruluk
Sadık : Bağlı, Doğru
Saniyen : İkinci Olarak
Şakirt : Talebe, Öğrenci
Tahattur : Hatırlama
Tahayyür : Hayrette Kalma
Takvâ : Allah’tan Korkup Emir Ve Yasaklarına Titizlikle Uyma
Tesanüd : Dayanışma
Teslimiyet : Bağlılık
Ubûdiyet : Kulluk, İbadet
Ulvî : Yüce, Büyük
Üstadlık : hocalık