Öğr. üyeleri başörtüsüne hakaretle başladı
Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği, başörtüsünü ‘cins ayrımcısı’ olarak nitelendirdi.
Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği, başörtüsünü ‘cins ayrımcısı’ olarak nitelendirdi.
Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği, başörtüsünü ‘cins ayrımcısı’ olarak nitelendirdi. Öğretim üyeleri, başörtüsü için şu açıklamayı yaptı: “Hocası ve aynı sınıftaki erkek arkadaşlarını bile kendi namusu için tehdit olarak algılayan bir anlayış bilim ve eğitim ortamını, hoca-öğrenci ilişkisini zedeleyen bir ortam yaratıyor.”
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Genel Koordinatörü Nurcan Aktay, öğretim üyelerine açıklama sonrası tepki gösterdi, hocaların başörtülü öğrencilere hakaret ettiğini, tercihlerin sorgulanmasının söz konusu olmadığını açıkladı.
Üniversitelerin açılmaya başlamasıyla başörtüsü tartışmaları yeniden alevlendi. Başörtüsünden dolayı bazı hocalarının soruşturmaya alındığını düşünen Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği, kampüs önünde basın açıklaması yaptı.
Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Uysal, aydınlanmacılığı, bilimi, hukuku yok eden başörtüsü olgusunun büyük bir sorun olarak karşılarına çıktığını ileri sürdü. Kadının namusunun korunmasının başörtüsüyle somutlaştırıldığını savunan Uysal, başörtüsünün kadın aleyhine eşitsizlik oluşturan ‘cins ayrımcısı’ olduğunu ifade etti. Hilmi Uysal, başörtüsünün aynı zamanda hoca öğrenci ilişkisini zedeleyen bir ortam oluşturduğunu kaydetti. Üniversitelere başörtülü öğrencilerin alınmasının hukuksuz olduğunu belirten Uysal, “Yapılan bu uygulamaya bir an önce son verilmelidir. Bu konuyla ilgili haklarında soruşturma açılan, tehdit ve rahatsız edilen öğretim üyelerinin her bakımdan yanında olacağımızı bildiriyoruz.” dedi.
‘ÖĞRETİM ÜYELERİ BAŞÖRTÜLÜ ÖĞRENCİLERE HAKARET EDİYOR’
Öğretim üyelerinin düşüncelerini hakaret olarak değerlendiren MAZLUMDER Genel Koordinatörü Nurcan Aktay, inançların sorgulanamayacağını, tercihlerin sorgulanmasının söz konusu olmadığını ve hocaların yaklaşım tarzının militarist olduğunu ifade etti.
Başörtüsünün neden takıldığı sorgulanamaz
Başörtüsünü insan hakları sözleşmelerinde kabul gören hak olarak nitelendirdiklerini ifade eden Nurcan Aktay, “ İnanç hakkı sorgulanamaz. Bir kadın, başörtüsünü moda olsun diye de takabilir inandığı için de takabilir. Biz onu neden taktığını hiçbir şekilde sorgulanmasını doğru bulmuyoruz.” diye konuştu.
Aktay, şöyle devam etti: “Başörtüsünü bir sembol olarak kabul edersek, açıklığın da başka bir ideolojinin sembolü olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Dolayısıyla semboller üzerinden kategorileştirmeler çok yanlıştır. Demokratik toplumda anayasalar hiçbir kimsenin kişisel tercihine müdahale etmediği gibi başkaları tarafından müdahale gördüğü takdirde onların haklarını güvence altına almakla mükelleftir.”
Aktifhaber