Ömer Çiftçi'nin haberi

RİSALEHABER-Rusya, geçmişte Komünist bir rejim ile yönetildiği bir dönem yaşamıştı. 1990'larda sona eren ve Rusya öncesi hüküm süren Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (S.S.C.B) insanlığa karşı pek çok suç işleyen katı ve zalim bir devlet olarak tarih sayfalarındaki yerini aldı.

Örneğin 20.yüzyılın ortasına damga vuran zalim diktatörlerin belki de en zalimi olan Josef Stalin, pek çok farklı ırk, dil ve dinden insanın ölümüne neden olmuştu. Bu katliamlardan ve cinayetlerden Müslümanlar da payını almıştı. Bu Müslüman isimlerden en bilineni 1937 yılında bizzat Stalin'in emri ile idam edilen Muhammat-Safar Bayazitov. Bayazitvov, 1917'de gerçekleşen Bolşevik Devrimi'ne karşı olması ile bilinen bir isimdi.

Moskova'nın Müslümanlarının Müftüsü olan Muhammat-Safar Bayazitov, Komünizm'in ve ilkelerinin İslamiyet'e zıt olduğunun bilincindeydi ve bu nedenle Komünizm karşıtı eylemlerde ön sıralarda yerini almıştı.

O tarihten beri Rusya'da İslamiyet inancı için hayatını ortaya koymuş Müslüman sayısı bir hayli fazla. Üstelik sadece Sovyet döneminde değil, Rusya Federasyonu döneminde de İslam inancı nedeniyle öldürülmüş Müslüman sayısı da fazla.

Bundan 4 yıl önce, 2013'te Dağıstan’ın Untsukul bölgesinde katledilen Sait Atsayev ismi de Rusya gündemine oturan Müslümanlardan. Dağıstan'ın Sufi liderlerinden biri olan Atsayev, Müslüman düşmanı kişiler tarafından 'intihar saldırısı' ile öldürülmüştü.

Rusya'da İslam gerekçesiyle öldürülen isimler ile ilgili Dünya Rus Popüler Meclisi'nden öneri geldi. Rusya Hükümeti'ne sunulan teklifte, inancı ve gelenekleri nedeniyle öldürülen Bayazitov ve Atsayev başta olmak üzere pek çok Müslüman şehidin isimlerinin Moskova'da sokaklara verilmesi istendi.

Projenin başında Moskova Müftüsü Albir Krganov bulunuyor. Krganov'a göre bu son derece önemli ve sembolik bir eylem olacak. Bu eylem aynı zamanda Rusya'nın tarihi ile yüzleşmesi anlamına gelecek.

Windowoneuroasia'nın haberine göre müftülükten yapılan resmi açıklamada ise şu ifadelere yer verildi: "Toplumu istikrarlı bir şekilde geliştirmenin yalnızca ülkenin ekonomik büyüme ile değil aynı zamanda çeşitli kültürlerin ve iyi komşuluk ilişkileri tarafından sağlanacağını düşünüyoruz ve bu tür yeniden adlandırmalar hem sembolik hem de teşvik edici."