Öncelikli bazı konular

1- Devlet, kendi görev alanına çekilerek diğer alanları sahiplerine devretmelidir. Bu cümleden olarak:

a- Manevi değerleri ihtiva eden bütün konuların hem yaşama dökülmeleri hem de kurumsallaştırılmaları sivil inisiyatife bırakılmalıdır. Buna, Diyanet Teşkilatı'na yüklenen misyon da dahil olmalıdır.

b- Ahlaki değerlerin açılımları, fert-aile ve topluma taşınmaları tamamen sivil örgütlenmelerin eliyle gerçekleşmelidir. Cemaatlerin çalışmaları bu yönde değerlendirilmeli ve asla bu tür çalışmaları engelleme gibi bir yanlışa düşülmemelidir. Bilhassa, ahlaki çöküntüleri, manevi erozyonları önlemede cemaatlere ait dinamiklerden azami ölçüde istifadenin yolları açılmalıdır. Tarihi süreçte böylesi işlevler görmüş kurum ve kuruluşlar legalleştirilerek devreye sokulmalıdır.

c- Genel anlamda "Tevhid-i tedrisat" meselesi dikkatle gözden geçirilerek eğitim- öğretim, baştan sona yeniden yapılandırılmalıdır.

2- Devlet, varlık gayesi olan kendi milletiyle barışık olmalıdır. Bu bağlamda devlet, ne kadar güçlenirse güçlensin, eylem planında aksine emare bir durum olmadığı sürece sivil çalışmaları asla kendine rakip, hele düşman görmemelidir. Ve rical-i devlet, öz benliklerini, vatan sevgisini kendilerine has ezeli ve ebedi bir nasip payı vehmetme zaafından arındırmalıdır. Bütün milletin müşterek varisi bulunduğu devlet yapısı, bazı kişi ve odakların özel mirasına dönüştürülmemelidir. Zaten cumhuriyet ve demokrasi de sistem olarak bunu amirdir.

3- Ülke bütünlüğünü zedeleyici her türlü eylem ve fiile devlet-millet işbirliği içinde karşı durulmalıdır. Irkçılığı, menfi milliyetçiliği çağrıştıracak tutum ve davranışlardan kaçınıldığı gibi, şimdiye kadar mağdur edildiği dillendirilen etnik grup veya grupları aşırı isteklere heveslendirecek şımartıcı ve kışkırtıcı üsluptan da kaçınılmalıdır. Hukukun üstünlüğü esas alınmalı, vatandaşlık anlamına gelen milli kimlik üst başlık yapılarak korunmalıdır.

4- Dış politika ile ilgili hassas meseleler söz konusu olduğunda, "devletin ali menfaatleri" doğrultusunda bütünleşmeli, aykırı ve ayrılıkçı söylem ve fiillere asla geçit verilmemelidir. Hizipçilik tutkusu, kişisel çıkar kaygısı, vatan ve millet sevdasının önüne çekilmemelidir. Özellikle kaderin yolumuza su serptiğinin açık delili son açılımlardaki başarılar bütün taraflarca sahiplenilmeli, ilahi bir lütuf olan bu fırsatlar, şahsi hırs, ihtiras ve kıskançlıklara feda edilmemelidir.

5- İşsizlik sorunu kalıcı bir çözüme kavuşturulmalıdır. Bu bağlamda, işsiz vatandaşlarımız, bakımlarıyla yükümlü bulundukları aile bireyleri de göz önünde tutularak normal standartta yaşamlarını sürdürebilecekleri bir maaşa bağlanmalıdır.

Vatandaştan alınan vergiler, hizmet halinde ve bütünüyle yine vatandaşa döndürülmeli; başka sahalara hele gereksiz yerlere sorumsuzca harcanarak telef edilmemelidir.

Sendikalar yanında mevcut hayır kurumları, dernekler, vakıflar da ülkemizin en önemli problemlerinden biri olan ve olumsuz yansımaları bütün sosyal çevreyi derinden etkileyen bu konuyla doğrudan ilgilenmeli ve aktif katılımlarla işsiz ve yoksul vatandaşlarımızın yanında yer almalıdır. Ve medya, bu sahada gerçekleşecek bütün olumlu gelişmeleri yakından takip etmeli ve elde ettiği tüm verileri toplumla paylaşmalıdır.

6- Nanoteknoloji daha yakından, daha yaygın izlenilmeli, konuyla ilgili araştırmalara daha büyük yatırımlar yapılmalı ve elde edilen bulguları uygulamada günün gerisinde kalınmamalıdır. Bu cüce eski devleri yutacağa benziyor, agah olunmalıdır...
Bugün

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.