Arafat DENİZ
Pabucu yarım
Oyun, oyalanma… Biri dünyaya, biri de insana bakar. Çocukların en ciddi işi oyundur. Çünkü oyuncaklar, sahip olma duygusunu; oyun, birey ile birliktelik ve oynamak, keyifli zaman geçirme hazzını verir. Başka ifadeyle oyun, küçüklerin yaşam denemesidir. Onun için oyunlarda ciddi tartışmalar, rekabetler, küsmeler ve stratejik barışmalar gerçekleşir.
Biz yetişkinler bu oyunu devam ettiririz. Evcilik, arabacılık, doktorculuk, yakartop, yakalamaca ve saklambaç her gün oynadığımız oyunlardan birkaçıdır. Çocuklardan farkımız ise onlar kadar ciddiye almayız bunları. Çocuklar öğrenmeyi gerçekleştirdikleri oyunları önemserler. Biz ise yaşam öğretisini oyalanma olarak anladık. Alışılmış, denenmiş ve bildik hareketlerden ibarettir bizim için ve küsmeler ile kıskançlıklar da bunun cabasıdır.
Oysa insana yaşam istasyonunun ölüm durağına gelmeden canı sıkılmasın diye dünya meşguliyeti verilmiştir. Ancak kendimizle birlikte başkalarını da oyalama gayreti içine girdik. Bazen de ölümcül oyunları takip etmenin ve kurmanın felaketine düştük.
Sineklerin Tanrısı’ndaki gibi çocuktuk ama yine de katil olabiliyorduk. Çete kurup tahakküm ve statüko kurabiliyorduk. Onun için oyuncular üçe ayrılır. Oyun kuranlar, oyuna dahil edilenler ve oyundan dışlananlar. “Bana ne top benim değil mi”, dercesine dünya topunu sahiplendiğini düşünenler hep çıkmıştır. Dediğim gibi oyun deneyimdir ama tek başıyla yaşam değildir. Dünya hayatı da bunun için bazılarına hep oyun ve oyalanma olurken; bazılarına da olgunluğun provası.
Kendini yetiştirememiş, kendi kendine yetmeyecek veya başkasına fayda sağlamayan kişiler, başkalarına sataşırlar. Oyunlarda atmak için uğraşırlar. Çocukluğun saflığını devam ettiremeyip kötülüğün saltlığını ilkel olarak yaşama eğiliminde bocalar, sendeler ve başkalarını da kendiyle düşürmeye çalışırlar.
Oysa her çocuk hayata bir arif, bir filozof ve bir alim olma kapasitesiyle başlar ve büyüdükçe oyunları öğrenir. Ötesi, oyalanma ve oyalandırma ile temel değerlerini ve çocukluğunun saf cevherlerini ıskalar.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.