Peygamber mucizelerinin iki amaç ve hikmeti vardır
Günün Risale-i Nur dersi
Bismillahirrahmanirrahim
Bakara Sûresi 31-33. âyetin tefsiri tefsiri
Ey arkadaş! Herşeyin Kitab-ı Mübînde mevcut olduğunu tasrih eden
1 وَلاَ رَطْبٍ وَلاَ ياَبِسٍ اِلاَّ فِى كِتَابٍ مُبِينٍ âyet-i kerimesinin hükmüne göre; Kur’ân-ı Kerim, zahiren ve bâtınen, nassen ve delâleten, remzen ve işareten, her zamanda vücuda gelmiş veya gelecek herşeyi ifade ediyor. Buna binaen, gerek enbiyanın kıssa ve hikâyeleri, gerek mu’cizeleri hakkında Kur’ân-ı Kerimin işârâtından fehmettiğime göre, HAŞİYE mu’cizat-ı enbiyadan iki gaye ve hikmet takip edilmiştir.
Birincisi: Nübüvvetlerini halka tasdik ve kabul ettirmektir.
İkincisi: Terakkiyat-ı maddiye için lâzım olan örnekleri nev-i beşere göstererek, o mu’cizelerin benzerlerini meydana getirmek için nev-i beşeri teşvik ve teşci etmektir. Sanki Kur’ân-ı Kerim, enbiyanın kıssa ve hikâyeleriyle terakkiyatın esaslarına, temellerine parmakla işaret ederek, “Ey beşer! Şu gördüğün mu’cizeler, birtakım örnek ve nümunelerdir. Telâhuk-u efkârınızla, çalışmalarınızla şu örneklerin emsalini yapacaksınız” diye ihtar etmiştir.
1 : “Yaş ve kuru ne varsa ap açık bir kitapta yazılmıştır.” En’âm Sûresi, 6:59.
HAŞİYE : Eğer Müellifin, tenzilin nazmından çıkardığı letâifte şüphen varsa, ben derim ki, İbnü’l-Fârıd’ın kitabından tefe’ül ederken şu beyit çıktı: كَأَنَّ الْكِرَامَ الْكٰاتِبِينَ تَنَـزَّلُوا عَلٰى قَلْبِهِ وَحْيًا بِمَا فِى صَحِيفَةٍ (Sanki Kirâmen Kâtibîn yazılı bir sayfayı onun kalbine ilhâm ediyordu.) Habib.
Bediüzzaman Said Nursi
İşaratü'l-İ'caz