Puana göre mi, sıralamaya göre mi üniversite tercihi yapılmalı?
Eğitimci Ramazan Yargı, öğrencilerin puana göre değil sıralamaya göre tercih yapmaları konusunda uyarıda bulundu.
ÖSYM tarafından 6 Ağustos'ta Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarının açıklanmasının ardından öğrenciler için üniversitelerin tercih dönemi başladı.
Öğrenciler, tercihlerini başarı sıralaması ve üniversitelerin taban puanı üzerinden yapıyor. 6 Ağustos tarihinde başlayan tercih işlemleri, 14 Ağustos tarihinde sona erecek.
Konu hakkında İLKHA'ya değerlendirmelerde bulunan Eğitimci Ramazan Yargı, öğrencilerin tercih sıralaması yaparken nelere dikkat etmesi gerektiği, şehir seçiminde izlenmesi gereken yolu, geleceğin meslekleri ile popülerliğini yitirmiş meslekleri ve öğrencilerin tercihlerini belirleyen konular hakkında önemli tavsiyelerde bulundu.
Yargı, "Öğrencilerin tercih yaparlarken dikkat etmeleri gereken en önemli şey tabi ki sıralamalarıdır. Çünkü geçen sene ile bu sene arasında sıralama ve puanlar arasında büyük farklılıklar var. 2020 YKS sınavı 2019 YKS'ye göre daha basit olduğu için özellikle AYT kısmında öğrenciler yüksek puan alsa da sıralamalar çok yüksek geldi. Geçen sene belki de ilk 100 bine girecek aynı puanlı öğrenci bu sene 150-160 bin gibi bir sıralama yakaladı. Bu yüzden öğrenciler eğer puanlarına göre tercihler yaparlarsa hata yaparlar. Bu yüzden öğrencilerin sıralamaya göre tercih yapmaları gerekir."
"Sağlık alanlarında bu sene çok tercih yapılıyor"
Yaklaşık 8 bin kontenjanla yeni bölümlerin açıldığını hatırlatan Yargı, "Pandemiden dolayı bu sene öğrenciler sınav sonuçlarından çok memnun olmadıkları için bazı öğrenciler tercih yapmayarak önümüzdeki seneye bırakacak. Özellikle 12'nci sınıf öğrencilerinin çoğu puanlarından memnun olmadıkları için tercih yapmıyorlar. Bu yüzden tercih yapacak öğrencilere tavsiyem, tercihlerini 30-40 bin önde yapsınlar. Hem kontenjanların artırılması hem yeni bölümlerin açılması hem de tercih yapmayacak öğrencileri düşündüğümüz zaman 200 bin sıralamasındaki öğrenciler 30-40 bin önden tercihe başlasınlar. İlk 100 bine girecek öğrenciler de tercihlerini 10-12 bin önde yapabilirler. Öğrencilerin, eğitim ve mühendislik fakültelerinde tercih yapabilmesi için ilk 300 bin sıralamasında bulunmaları lazım. Bunlara dikkat etmeleri gerekir. Ön lisans tercihlerinde özellikle sağlık alanlarında çok fazla önde yapmasınlar. Çünkü sağlık alanlarında bu sene çok tercih yapılıyor." ifadelerini kullandı.
"Önemli olan tercih sıralamasında istediği bölümleri öne yazmaktır"
Tercih sıralaması yaparken dikkat edilmesi gerekenleri anlatan Yargı, şunları aktardı:
Öğrenciler uzmanlardan veya rehber öğretmenlerden tercih konusunda bilgi almaları gerekir. Öğrenci tercih sıralamasını en çok istediği bölümden en az istediği bölüme doğru yazmalıdır. Önemli olan tercih sıralamasında istediği bölümleri öne yazmaktır. Özellikle tercih sıralaması yapılırken rehber öğretmenden veya uzman hocalardan üniversiteler hakkında bilgi alsınlar.
"2 yıllık bölümler göz ardı edilmemeli"
İstediği bölüm tutmadığı zaman öğrencinin özellikle 2 yıllık bölümleri göz ardı etmemesi gerektiğini söyleyen Yargı, "Öğrenciler 2 yıllık bölümlere de baksınlar. Özellikle sağlık alanında çok fazla revaçta olan bölümler var. Sivil havacılık, uçak teknolojisi gibi bölümlere yönlenebilirler. Bunlar neredeyse 4 yıllık bölümlerin puanlarıyla yarışıyor. Benim tavsiyem bir öğrenci asla istemediği bölüme gitmesin, mutlaka tekrar denesin. Çünkü sınava giren öğrenciler genellikle 18-19 yaşlarında. İstediği bölüme girene kadar sınava hazırlanmalarını tavsiye ediyorum. Sevdiğimiz mesleği yapmamız lazım." dedi.
"Tıp hiçbir zaman işsiz kalmayacak bir sektör"
Konuşmasının devamında Yargı, "Öğrencilerin 4 veya 5 yıllık bölümler yazarlarken 4 ya da 5 sene sonrasını düşünerek tercih yapması gerekiyor. Bazı bölümler 4-5 sene sonra çok değişiyor. Örneğin mimarlık bölümü daha önce tıp ile yarışan bir bölümdü fakat şu anda çok revaçta değildir. Mimarlık ve inşaat mühendisliği gibi bölümler Türkiye ekonomisine bağlı olan bölümlerdir. İnşaat sektörü durduğu zaman öğrenciler mezun oldukları zaman iş bulamıyorlar. Bizim insanlarımızda şu durum var; 'Okulu bitireyim hemen iş bulayım, atanayım.' Bu durum öğrenciye de bağlıdır. Öğrenci idealist ise idealinin peşinden gidecek. Sağlık alanındaki bölümler, örneğin tıp hiçbir zaman ölmeyecek bir sektör. Diş hekimliği de öyledir. Fakat son zamanlarda diş hekimliğine çok fazla talep olmuyor. Hemşirelik alanı çok düşük KPSS puanıyla atandığı için tercih edilen bir bölüm. Sayısal alanda önereceğim başka bir bölüm ise 'ilköğretim matematik öğretmenliği', sözel alanda 'Türkçe öğretmenliği' ve eşit ağırlıkta 'sınıf öğretmenliği'. Biliyorsunuz bu bölümlerde atamalar çok kolay oluyor. Çocuklar okuyacakları bölümleri yazarlarken staj durumlarını düşünmeleri lazım." şeklinde konuştu.
"Yazılım ve bilgisayar mühendisliği geleceğin mesleği olarak görünüyor"
Eğitim sektöründe Türkçe öğretmenliği, sınıf öğretmenliği ve ilköğretim matematik öğretmenliğinin atanmasının kolay ve özel sektörde iş imkânı olan bölümler olduğunu söyleyen Yargı, "Bunun dışında tavsiye edebileceğim bölümler; özellikle teknoloji alanında yazılım ve bilgisayar mühendisliği çok revaçta olan bölümler. Belki bütün dünya uzaktan eğitime geçti. Her şey online olacak. Yazılım ve bilgisayar mühendisleri geleceğin mesleği olarak görünüyor. Türkiye de çok az devlet üniversitesinde yazılım mühendisliği var. Toplamda 5 üniversitede var. 2 yıllık uçak teknolojisi de geleceğin bölümlerindendir. Ülkemizin her tarafında hava alanları var. Özellikle uçak alanında havacılık elektrik-elektronik, uçak, motor ve gövde bakımı bölümleri çok revaçta olan bölümlerdir. Bu bölümlerin tercih edilmesinde fayda olduğunu düşünüyorum." diyerek konuşmasını sonlandırdı.
İLKHA
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.