Rabbim, sonraki ümmetler içinde bana güzel bir medihle anılmayı nasîb eyle
Ayet meali
Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Şuara Suresi 83-89. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
83 . “Rabbim! Bana hikmet ihsan buyur ve beni sâlih kimseler arasına kat!”
84 . “Sonraki (ümmet)ler içinde benim için bir lisân-ı sıdk (güzel bir medihle anılmayı) nasîb eyle!” (*)
85 . “Ve beni Naîm Cennetinin vârislerinden kıl!”
86 . “Babama da mağfiret eyle; çünki o dalâlete düşenlerdendir.”
87 . “Ve (insanların) diriltilecekleri gün, beni utandırma!”
88 . O gün ki, (onda) ne mal fayda verir, ne de evlâd!
89 . Ancak Allah’a selîm (sağlam) bir kalble gelen müstesnâ.
(*) “Rızâ-yı İlâhî (Allah’ın rızâsı) kâfîdir. Eğer o yâr ise, herşey yârdır. Eğer O yâr değilse, bütün dünya alkışlasa beş para değmez. İnsanların takdîri, istihsânı, eğer böyle işte, böyle amel-i uhrevîde (âhirete yönelik amelde) illet (asıl sebeb) ise, o ameli ibtâl eder. Eğer müreccih (tercîh ettirici) ise, o ameldeki ihlâsı (samîmiyeti) kırar. Eğer müşevvik (teşvîk edici) ise safvetini izâle eder (sâfîliğini giderir). Eğer sırf alâmet-i makbûliyet olarak, istemeyerek Cenâb-ı Hakk ihsân etse, o amelin ve ilmin insanlarda hüsn-i te’sîri (güzel te’sîri) nâmına kabûl etmek güzeldir ki, وَجْعَلْ ل۪ي لِساَنَ صِدْقٍ فِي الْأٰخِرِينَ [Sonraki (ümmet)ler içinde benim için bir lisân-ı sıdk (güzel bir medihle anılmayı) nasîb eyle!] (âyeti) buna işarettir.”(Barla Lâhikası, 82)