Risale-i Nur okuyarak nefis terbiyesi mümkün mü?
Nefis, insanın mahiyetinde maddî, cismanî ve hayvanî yönü temsil eden, nuranî ve latif duyguların terakki ve tekemmülünde vesile olan bir cihazdır
Nefis, insanın hayvanî bütün istek ve arzularını cem eden bir histir. Nefis kesafetli olduğu için Allah’ın isim ve sıfatlarının tamamının anlaşılmasında ehemmiyetli bir miyardır. İnsan bu kesafetli olan nefsi, ıslah ve terbiye ile nuranî ve latif bir surete çevrilebilir.
İnsan nefis ile mücadelesi sayesinde terakki eder ve meleklerden üstün olur. Eğer nefsine mağlup olursa hayvandan daha aşağıya düşer. Melekler sadece ibadetle meşgul olup ondan zevk alırlar. Hayvanlar ise sadece nefsin tatmini ile meşguldürler. İnsan ise bu ikisi arasında bir imtihana tâbi tutulmuştur.
Allah, insanları hidayete ve hakka davet edip bir istikamete sokmak için kitaplar ve suhuflar göndermiştir. Ve milyarlarca insan bu kitaplar sayesinde imana, hidayete ve hakka girmiştir.
Şayet bu ilahi kitaplar olmamış olsa idi, insanlık yolunu ve yönünü asla bulamazdı. Dolayısı ile nefis terbiyesinde kitapların payı çok büyük ve önemlidir.
Bugün Nakşiler Nakşiliği anlatan kitaplar sayesinde tatbik edebiliyorlar. İmam-ı Rabbani Hazretlerinin Mektubat'ı olmasa idi bidat ve sapkınlıklar Müslümanları perişan edecekti.
İmam-ı Gazali Hazretlerinin eserleri olmasa idi felsefe ve batıl mezhepler İslam toplumunu istila edecekti. Mürşitler müritlerini terbiye ederken bu büyük İslam evliyalarının o çok değerli kitapları ile terbiye ediyorlar. Kitap okuma olmadan ne adam olunabilir ne alim olunabilir ne de mürşit.
Risale-i Nur bu zamanda bir mürşid-i kamildir, girdiği yeri aydınlatır, hidayete vesile olur, nefislerin terbiye olmasında kısa ve kolay bir yol sunar, velayet makamına çıkaracak bir güce ve ruhsata sahiptir.
Eski zamanda 15 yılda elde edilecek imani ilimleri kabiliyeti olanlara bir yılda verebilecek bir medrese gücüne de sahiptir. Bunlar birer iddia değil örnekleri çoklukla görülen bir gerçektir.
Risale-i Nurlar İmam-ı Gazali, İmam-ı Rabbani, Şah-ı Geylani gibi mürşid-i kamilin zatların kitaba bürünmüş şeklidir.
Risale-i Nuru ciddiyetle okuyan, mütalaa eden, müzakere eden birisi bu zatların bizzat manevi terbiyesine ve riyasetine girmiş demektir.
“Allah, göklerin ve yerin nurudur. O’nun nurunun temsili, içinde lamba bulunan bir kandil gibidir. O lamba bir billur içindedir; o billur da sanki inciye benzer bir yıldız gibidir ki, doğuya da batıya da nispet edilemeyen mübarek bir zeytin ağacından çıkan yağdan tutuşturulur. (Bu öyle bir ağaç ki) yağı, nerdeyse, kendisine ateş değmese bile ışık verir. (Bu ışık) nur üstüne nurdur. Allah dilediği kimseyi nuruyla hidayete iletir. Allah insanlara (işte böyle) misal verir; Allah her şeyi bilir.” (Nur, 24/35)
“...(Bu öyle bir ağaç ki) yağı, nerdeyse, kendisine ateş değmese bile ışık verir...” Risale-i Nurlar bu zamanda medrese ve tekkenin zorlu ve meşakkatli yollarına müracaat etmeden hidayeti bahşeden yani neredeyse, kendisine ateş değmese bile ışık verir bir kitab-ı mürşittir.
Sorularla Risale
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.