Vakıf merkezindeki program Süleymaniye Camii Baş İmamı Ekrem Nalbant'ın okuduğu Kur’an tilaveti ile başladı ve Mütevelli Heyet Başkanı Said Yüce’nin Risale-i Nur’dan şu parçaları okumasıyla devam etti: 

“Ey üç yüz seneden sonraki yüksek asrın arkasında gizlenmiş ve sâkitâne Nurun sözünü dinleyen ve bir nazar-ı hafî-i gaybî ile bizi temâşâ eden Said'ler, Hamza'lar, Ömer'ler, Osman'lar, Tâhir'ler, Yûsuf'lar, Ahmed'ler, ve saireler! Sizlere hitap ediyorum. Başlarınızı kaldırınız, "Sadakte" deyiniz. Ve böyle demek sizlere borç olsun. Şu muâsırlarım, varsın beni dinlemesinler. Tarih denilen mazi derelerinden sizin yüksek istikbalinize uzanan telsiz telgrafla sizinle konuşuyorum. Ne yapayım, acele ettim, kışta geldim; sizler cennet-âsâ bir baharda geleceksiniz. Şimdi ekilen nur tohumları, zemininizde çiçek açacaktır.”

“Risale-i Nur’daki konuları üniversite müfredatına nasıl dönüştürebiliriz?”

Programda yapılan konuşmalar özetle şöyle:

Asya-Afrika Üniversiteler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Eşref Abdulrafi Durfili: 

“Bediüzzaman ile ilgili aklıma gelen ilk şey şudur. Barla’da Risale-i Nurlar yazılmaya başlandığında talebelerinden biri “Üstadım, bir ben varım, bir siz varsınız. Kim okuyacak bu Risaleleri?” Üstadın verdiği cevap çok manidardı. “Gün gelecek Risale-i Nur’u bütün dünya okuyacak.” Dünya sadece duymakla kalmadı. Şimdi bir çok üniversitede, enstitülerde, okullarda Risale-i Nur dersleri yapılmaya başlandı. 

Buraya 1 haftalık bir program için geldik. “Risale-i Nur’daki konuları üniversite müfredatına nasıl dönüştürebiliriz?” Bunun üzerinde çalışıyoruz. İnşallah hocalarımızın onayı ile bunu müfredata dönüştüreceğiz.” 

Vefat yıldönümü değil hayat yıldönümü

Tunus Zeytune Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdullatif Buazizi:

“Bu programın bir vefat yıldönümü için olduğunu söylemişlerdi bize. Fakat duruma bakıyorum ki vefat yıldönümü değil hayat yıldönümü. Bu kürsüye çıkmadan önce kendime şu soruyu sordum: Acaba Bediüzzaman Hazretleri gerçekten vefat etti mi? Risale-i Nur’a baktığımızda, bize bıraktığı ilme baktığımızda Bediüzzaman Hazretleri ölmemiş. Hala aramızda ve bizlere hala ders veriyor. Hazreti Ali (ra) dediği gibi “Kim yaşamak istiyorsa arkasından bir ilim bıraksın. İnsanlar ondan istifade ettikçe kendisi de hayat bulsun.” 

Bediüzzaman Batı’dan gelen cereyanlara karşı çekilmiş bir seddir

Tunus Zeytune Üniversitesi'nden Prof. Dr. Reşid Tabbah Sasi:

“Muasır İslam düşüncesinde Bediüzzaman Hazretleri’nin özel bir yeri vardır. Bediüzzaman Batı’dan gelen cereyanlara karşı çekilmiş bir seddir. Risale-i Nur insanı sadece maddiyattan ibaret görmez. Hem maddi hem manevi şekillendirir.” 

İslam düşüncesinde bir yenilik yapmak isteyen Bediüzzaman’ın kitaplarına baksın

Sudan YÖK Başkanı Prof. Dr. İntisar Sigayrun El Zein

“Eski Said çözümü ümmetin çoğunluğu gibi siyasette aramıştır. Fakat yeni Said diyor ki “Çözüm siyasette değil Kur’an’ı tefekkür etmektedir.” İslam düşüncesinde bir yenilik yapmak isteyen Bediüzzaman’ın kitaplarına baksın.

Maldivler'de Risale-i Nur Araştırma merkezi açacağız

Sudan Hartum Üniversitesi'nden Prof. Dr. Menal Mahmud Mehdi:

“Evet şuan Profesörüm fakat tekrar talebeliğe dönüyorum ve Risale-i Nur’a talebe olacağım.

Maldiv İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Zekeriya Musa:

“İnşallah Maldivler İslam Üniversitesi’nde Risale-i Nur Araştırma merkezi açacağız. Bir çok öğrenciyi bu konuda çalışma yapması için teşvik edeceğiz.”

Irak Eczacılık Fakültesi Dekanı ve Arap Eczacılar Birliği Üyesi Prof. Dr. Nihat Abdülvehhab:

“Said Nursi’nin hayatı saadetle yaşamak için güzel bir örnektir. Mutluluk arayan her insan Risale-i Nur’da bulabilir.”

Kuzey Irak Kal’a Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferhat Şiveni:

“Bediüzzaman’ı anlarken onun kullandığı metodu bilmek lazım. Risale-i Nurlar’ın bu kadar yayılmasının sebebi müsbet hareket metodudur. Bediüzzaman’ın hizmet düsturu 4'tür: Şükr-ü mutlak, fakr-ı mutlak, şevk-i mutlak ve acz-i mutlak. Biz Erbil’de iken 10 seneye yakındır Medresetüzzehra’nın kurulduğunu duyduk. Bu kadar zamandır duymadığımıza şaşırdık. Gidip baktık ve gördük ki en büyükleri 22 en küçükleri 18 yaşında birkaç genç bir daire tutmuşlar, Risale-i Nur okuyorlar. Bediüzzaman’ın ihlasının neticesini böyle görmüş olduk.”

Süleyman Demirel Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İshak Özgel

“Bediüzzaman’ın eserlerinin bu kadar yayılmasının sebebi nedir? Maddi sebeplere bakarsak gerçekleşmeyecek bir olay nasıl böyle gerçekleşmiş? İhlastır. Bu kitapları yazan talebelerin, Said Nursi’nin ihlasıdır.” 

Programın sonunda Prof. Dr. Nevzat Tarhan da canlı olarak yayına katıldı ve kısa bir konuşma gerçekleştirdi.