KARDEŞLERİMDEN İSTİRHAMIM ŞUDUR Kİ
Fitneye sebebiyet verecek sıkıntılı hadiselere karşı müsbet duruşumuzu, Kur’an Sünnet ve Risale-i Nur’un ders verdiği ölçüleri muhafaza etmemizi istirham ediyorum. Böyle zamanlarda itidal-i dem, sabır ve tahammülle mukabele etmek elzemdir; ateşe odun atmak nevinden konuşmak, yazmak, tartışmak ve benzeri fiiliyatta bulunmak zarardır kanaatindeyim.
Ezcümle, Resûl-i Zişan Efendimiz (a.s.m) ferman buyurmuş:
"Bahtiyar, fitneden kaçınan kimse ile belalarla karşılaşınca sabreden kimsedir. Ne mutlu ona!" (Ebu Davud, Fiten 2)
"Kıyametten hemen önce karanlık gecenin parçaları gibi fitneler var. Kişi o fitnelerde mü'min olarak sabaha erer, akşama kafir olur; mü'min olarak akşama erer, sabaha kafir çıkar. O fitnede oturan, ayakta durandan hayırlıdır. Yürüyen koşandan hayırlıdır. Öyleyse yaylarınızı kırın, kirişlerinizi parçalayın, kılıçlarınızı da taşa vurun. Sizden birinin evine girerlerse Hz. Adem'in iki oğlundan hayırlısı ol Ebu Davud, Fiten 2

Muazzez Üstadımızın emir ve tavsiyesi ise şöyle:

Sakın, sakın münakaşa etmeyiniz; casus kulaklar istifade ederler. Haklı olsa, haksız olsa bu halimizde münakaşa eden haksızdır. Bir dirhem hakkı varsa, münakaşa ile bin dirhem bizlere zararı dokunabilir. (On Üçüncü Şuâ, Şuâlar)



Ayrıca İslâmî ölçüler dâhilinde nasıl tenkit yapılacağına dair kaleme alınmış yazı, aşağıda verdiğimiz sitemizin linkinden okunabilir.

http://www.sorularlaislamiyet.com/blog/247515/tenkit-ve-elestiri-usulu-nasil-olmalidir.html

Hâsıl-ı kelâm kardeşlerimizin bu hususu gündemlerine almamalarını hassaten istirham ediyorum.

Selâm, hürmet ve dualarımla.

Mustafa Karaman

EN BÜYÜK ZARAR MUHALİFTEN DEĞİL ARADAKİLERDEN GELİR

karaman diyor ki başka hesap başka defterler var. nur talebelerin ne hesabı var izah etsin tamamen cerbeze dolu.

Mustafa Karaman abi sıkıntılı zamanlarda müsbet hareket ve münakaşadan kaçınılmalı konusu üzerine yeni bir yazı yayınladı. Bu münakaşaya sebep olan sadeleştirmeye karşı hala ne yazık ki net bir ifade kullanamadı. Demek ki hala bunun arkasında.Nur talebeleri müsbet hareket etmeyi zaten biliyor. Bence cıkıp sadelestirme ile ilgili ne düşünüyor buna acıklık getirmeli.

Bu sadeleştirme meselesi devasa nur talebeleri nur cemaatı ile malum cemaat arasında bir kırılma noktasıdır.Mustafa beye diyorum ki eveleyip geveleme mertçe yerini tayin et ne oldugunu bilelim.

adam 2 sene önceki dersimde diyor. peki 2 senedir aklın nerede idi sormazlar mı adama?
2 sene o videosu sadeleştirme namına iş gördü. haberi olsun karaman bey!

mustafa karaman bey işi başka yerlere çekeceğine yanlış anlaşıldı de özür dile meseleyi bitir yoksa senin yüzünden suffa vakfı zarar görüyor

Mustafa Karaman'ın İstirhamı diyor ki; "ben ortalığı karıştırıyorum, risaleinur sadeleştireceğiz, herkes sussun, kimse konuşmasın, yoksa fitne olur, ateşe odun atmak olur.."
kendisi konuşunca, risaleinurun en hassas konusuda olsa, fitne olmuyor, oduna ateş atmak olmuyor. Nur talebesi olunca fitne oluyor, o yüzden herkes sussun.
Böyle bir şey olur mu ya... Cerbezeyle insaları aldatmayın..Herkes haddini bilmeli...

karamanin konusmasi kadar kamuoyu duyurusu da problemli. Insan uzuluyor. diyecek birsey bulamiyorum. sadece yazik. Bunlar kesinlikle mesveret cemaatinin gorusu degildir ve olamaz. kendilerine farkli bir yol cizmisler. uzucu. Mesveret ciddi kararlar almali kanaatindeyim.

herkes elini vicdanına koysun sadeleştirme yapanlara itiraz ettiğiniz gibi risale i nurları kemalist devlete bırakıp bandrole mahkum eden ve bunu destekleyenlerden bir açıklama bekliyorum

Yahu bu insanlarda ne anlamazlik vardir. Bir eserin Yazari'nin veya Yayin Evinin izni olamadan, o eserde tahrif yapildigi zaman, Ingilizce'de "Plagiarism" yani "Eser Hirsizligi" diye tarif edilmektedir ve tesebbus eden bilim adami ise bilim adamligindan, yayinci kurulus ise ticaretinden oldugunu bildikleri halde, neden halen Risale-i Nur'a tesebbus ediyorlar. Bunun iki sebebi var. 1- Ya Badilli Agabeyin dedigi gibi kendi Efendisinin eserleri revac bulsun diye veya
2- Mason, farmason veya zindika cetesinin sinsi bir planini, revac bulmus bazi seyh ve efendilerinin ellleri ile bu dehsetli plani yapmak istiyorlar.
Masum insanlarin telefonlarini dinlemekle "Kulak Hirsizligi", kasetlerini cekmekle "Mahremiyet Hirsizligi"ni, hedefe giden bu munker yollari mesrebinizce mubah gorebilirsiniz, ama "Eser Hirsizligi" ile amaca giden bu cinayeti azimeye karsi, Gadab-i Illahiyi'den "Tokat-i Azimeyi" yediginiz halde, uslanmamis cocuk gibi yine "gadab-i Illahiyeyi" celbe calisiyor

Mesela Ingilizce Adam Smith'in 1776'da yayinlanan "the Wealth of Nations "Uluslarin Zenginligi" kitabini Ingilizcesi tam anlasilmiyor diye, yayinci kuruluslardan habersiz ve eser hirsizligi seklinde ingilizce olarak tahrif etmeye kalkisanlar oldugunu bir an varsayalim. Bakin, Ingilizler o Eser Hirsizlarina dunyanin kac bucak oldugunu gostermezlerse namerdiz...

Çam Dağını Ziyaret ettiğimizde Ovaya bakan betonlu katran ağacını ve hala sağlam çam ağacının resimlerini çekerken çevrede durmadan Risale okuyan gençleri görmüş,sorumlu yaşlı ağabeyleriyle konuştuğumda o geceyi orada geçireceklerini öğrenmiştim.Aklıma Hz.Ömerin kestirdiği Rıdvan Ağacı gelmişti.Tuhaf düşüncelerle Dağdan inmiş, Kainatın var oluş sebebini Kur'anın Nuruyla en veciz şekilde açıklayan NURLARA;iyi niyetle de olsa yaklaşım tarzından rahatsız olmuştum.Ritüelleşmenin Engin Tefekkür Denizini sınırlayacağından endişe etmiştim.Bu görüntü Sevgili ÜSTADIN-kendisininde dile getirdiği-SKOLASTİK MEDRESE bataklığına hapsedilmesinin emareleri gibi gelmişti.KUR'ANImız Cemaatsiz kalırsa neyleyim CENNETİ diyen ÜSTADIMIZIN talebeleri, Risaleleri;Ritüel-Zikir ekseninde terennüm etmeye mi başlamıştı?İKi-Üç yıldır gittikçe dozunu artıran SADELEŞTİRME tartışmaları,Bence artık mecrasından çıktı.Susamış gönüllere tebliğle uğraşacağımıza dipsiz bir kuyuda yol yol alıyor gibiyiz...

Meseleyi takip eden samimi gardeslerime seleniyorum ve soruyorum, acaba iki yil once Karaman agabey tarafindan velev hata ile soylenmis cumleler, şu ana kadar neden elestrilmedi yada gunyuzune cikarilmadi arkadaslar lutfen oyuna gelmeyin, bu hareket maksatli ve planli nifak eylemleridir, herkez kendi kusuruna nazaretsin, Karaman abide ciddi manada sadelestirmeye karsidir, hicbir akliselim nur sakirdide bu ise yesilisik yakmaz, bu konu sanki yeni bir konusmaymis gibi lanse edilerek milleti ayaga kaldiriuorlar, uyanik olalim, oyuna gelmeyelim, hicbir ehli hizmet agabey e yorum yapmayalim, bu agabeyler nur hizmetinin fedakar cengaverleridir, Karaman abi nezdinde tum samimi nur sakirtlerinin hizmetlerini tebrik ediyor muvaffakiyetlerine de dua ediyorum , vesselam.

Abdullah Serdengecti kardesimizin yorumlarina katiliyor, diger kardeslerinde yorumlari okumalarini ve ders almalarin Allahtan niyaz ederim.

HZ.öMER R.A Hacca gidenlerin;Rıdvan Biatının yapıldığı ağacı ziyaret ettiklerini görünce TAZE İSLAMA cahiliyye adetlerinin nüfus etmesinden endişe etmiş,ağacı kestirmiştir.Ebu Hüreyre nin Hadis Rivayet etmesini yasaklamış,Hristiyanların İNCİL e İnsan kelamını karıştırmalarına benzer hadisenin olmasından çekinmiştir.En büyük musibet dine gelen musibettir.Ahir zamanda KUR'ANIMIZIN yeryüzünden kalkacağı rivayetini,Sevgili ÜSTADIMIZ yani KALPLERDEN ve AKILLARDAN kalkacak şeklinde tevil etmiştir.Demekki ESAS olan İMAN VE KUR'AN dır.Kainatta en büyük dava İMANI kurtarma davasıdır.
Risaleler İCAZİ bir tefsirdir ama KUR'AN(Vahiy) değildir.Bu tartışmalar Nur talebelerinin asıl vazifelerini engellemekte sanki kasti olarak gündemde tutulmaktadır.KUR'ANA ve İSLAMA maddi manevi saldırılar yapılırken KUR'anın yaşam tarzı;terörle özdeşleştirilirken,islam ve risalelerin önünde önyargılara dayalı devasa manialar koyulurken NUR talebelerinin SADELEŞTİRME adı altında sürekli tartışmaları çok TUHAF

Muhterem Abdulkadir BADILLI ağabeye hürmet eder, ellerinden öperim.Üstad-ı Azam Bediüzzaman-ı ahir-i zamanın varisi ve vekili olarak gayet kamilane ifadeleriyle ETRAFINA TOPLANDIĞIMIZ HİZMET-İ KUR'ANİYE'NİN ENEYİ KABÜL ETMEDİĞİNİ VURGULAYAN ÜSTADIN HAKİKİ VE SADIK BİR MENSUBU VE NADİRATTAN OLDUĞUNU göstermesi alkışlanacak ve tebrik edilecek bir haldir.CENAB-I ALLAH EBEDİYYEN RAZI OLSUN...Cenab-ı Hak tul-i ömürle muammer eylesin...AMİN.

biri yada birilerinin, risalei nurları ; sadeleştirmeye çalışmalarını takdir ve tebrik edecek değiliz ve dahi tasvibde etmiyoruz , dahası meşgul de olmak istemiyoruz . ehilleri hariç kimsenin bu meseleyle uğraşmasını zamanını harcamasınıda hiç doğru görmüyoruz. biz yada bizler bu memlekette , nurlarla hem hal olan ümmeti muhammedi, nurlarla meşgul- okuyarak , yazarak, dinleyerek, dinleterek vs - olanları ; binde birlerden , binde ikilere çıkartma gayretinde olabilirsek nurun ala nur. başkalarının sadeleştirme adı altındaki hasareti azimesi , bizim hatalarımızı,yanlışlarımızı,neme lazımcılıgımıza,umursamazlıgımıza,vefasızlıgımıza, gayretsizliğimize, ferasetsizligimize,basiretsizligimize vs vs... herhalde bir mazeret teşkil etmeyecektir ve edemezde .. birilerin sadeleştirmeyle nurlara perde olduklarını anladığımız kadar birazda kendimizin perde olduğunu anlayabilirsek herhalde epey yol alırız gibi geliyooor.

TÜRKÇEYE HERGÜN UYDURUKÇA KELİME EKLEYEN DİN DÜŞMANLARININ OYUNUNU BOŞA ÇIKARMANIN BAŞKA YOLU VARMI,STRATEJİST BİR ÜSTADIN TALEBESİ NASIL BÖYLE DÜŞÜNÜR ALLAH AŞKINA.BUNDAN 70 YIL EVVEL TÜRKİYENİN FELAHI ERMENİLERLE BARIŞA BAĞLIDIR DİYEN ÜSTADIM SENİ BENİM GİBİ AVAMIN TANIMASINI İSTEMİYORLAR.

KARDEŞLERİME SESLENİYORUM. BANDROL YASAĞINDAN DOLAYI RİSALE İ NURLAR 203 GÜNDÜR BASILAMIYOR BU KONUDA BİR ŞEY SÖYLEYECEK YOKMU

risalelerin sadeleştirilmesi nedeni ile hizmet ile diğer risale grupları arasında küslük oldu; hatta hakaretler yağdı.




işte bu küslüktür; herkesin doğrusu kendine ama

burada bir sıkıntı vardı.




işte bu sıkıntıyı bu hadisle aşabileceğiz inşallah.




Enes İbn Malik'den (rivayet edildiğine göre) Peygamber (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Birbirinize düşmanlık beslemeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah'ın kulları! Kardeş olun! Bir müslümanın bir din kardeşine üç günden fazla küsmesi helâl değildir."[473]