Said Nursi Atatürk'e bile takiyye yapmadı
ODTÜ Felsefe Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Yasin Ceylan, “İslam, Said Nursi ve Yeni Dünya Düzeni” seminerinde konuştu
Risale Haber-Haber Merkezi
ODTÜ Felsefe Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Yasin Ceylan, "Said Nursi Mustafa Kemal'e bile yüzüne karşı ona muhalif olduğunu, düşüncelerini beğenmediğini, farklı düşündüğünü ortaya koymuştur" dedi.
İstanbul İlim Kültür Vakfı'nda “İslam, Said Nursi ve Yeni Dünya Düzeni” seminerde konuşan Ceylan, Nur cemaati ile çocukluğunda tanıştığını söyledi. Nur medreselerine sık sık gittiğini, Said Nursi’nin külliyatının çoğunu imam hatip öğrencisi iken okuduğunu ve çok yararlandığını ifade eden Ceylan, "Hatta bir yaz tatilimi komple Sözler'e hasrettim, baştan sona tekrar tekrar okudum ve anladım. Çünkü Arapça da okuyordum o zaman. Seyit Kutup’un Arapça eserlerini de Arapça okumaya çalışıyordum. Dolayısıyla Said Nursi’nin ağır Arapça kelimelerini öğrendim. Bana yabancı gelmezdi hatta bazen "Bize anlat ne diyor" diyen Nur Cemaatine Lemaat'i açıklardım. Ama belli bir süreden sonra İmam hatip okulunu bitirdim. Yüksek İslam Enstitüsünde, Üniversitede Risale-i Nur'dan koptum başka kitaplara daldım. Yabancı dil öğrendim, yabancı kaynaklar okudum. Fakat Said Nursi’ye minnettarlığım devam ediyor" şeklinde konuştu.
Prof. Yasin Ceylan'ın seminerden bazı sözleri şöyle:
SAİD NURSİ BENİM HOCAMDIR
"Said Nursi her şeyden önce benim hocamdır. Çok şey öğrendim ondan çok zaman ayırdım örgenciyken kitaplarını anlamak için. Mesela işarat'ül İcaz'ı okudum. Çok zor bir kitaptır, onu bile anlamaya çalıştım ve çoğu zaman anladım.
"Said Nursi'nin yaşadığı dönem İslam âleminin bir zelzele içinde olduğu dönemdir. 19.asrın sonu 20.asrın başı, İslam alemi batı dünyası karşısında her alanda yenik düşmüş. Askeri, bilimsel, sanat, kurumlar alanında geri kalmış bir İslam alemi ve buna çare bulmaya çalışan entellektüeller. Karşımıza kim çıkıyor? Cemalattin Afgani onun öğrencisi Abduh karşımıza çıkıyor. Yine bir şahsiyet olarak Türkiye’de Said Nursi. Abduhun ve Afgani’nin mirası fazla sürmedi. O reformist İslam batı uydurma düşüncesi pek tutmadı. Fakat Said Nursi'nin bakış açısı ve eserleri gittikçe etkili oldu ve bugün büyük bir alanda müessir olduğunu görmekteyiz."
NURSİ NEDEN ŞİİR VE EDEBİYAT YAZMADI?
Said Nursi İslam’ı, Kur’an'ı yeniden öğreterek batıdaki değişikliği İslam nokta-i nazarından görebilme teşebbüsüdür. Yoksa durup dururken bu kadar eser yazmazdı klasik tefsiri yazardı, şiir yazardı, edebiyat yazardı. Ama o an acil olan mesele batının fikriyatına karşı İslami bir müdafaa gerekiyordu ve onu yaptı.
Gazali'nin yaptığı bir hatayı Said Nursi yapmamıştır. Said Nursi'nin üniversite projesinde fen bilimleri vardır Gazali'de bu yoktur. Medresetüz-zehra Said Nursi’nin üniversite projesinde dini bilimler yanında dünyevi bilimler batı bilimi dersler müfredatta görünüyor. Dolayısıyla Said Nursi batıdaki bilimlerin ne derece olduğunun farkında; ama Gazali 12. asırda Yunan düşünce tarzını Yunan felsefesini dışlamakla İslam’a hizmet edeyim derken belki de bilmeden İslam’a zarar veriyor.
M.KEMAL'E BİLE MUHALİF OLDUĞUNU YÜZÜNE SÖYLEMİŞTİR
Said Nursi'nin kişiliği fevkalade bir kişiliktir. Ben yazdığım makalelerde bunu belirttim. Hatta belirttiğim için bazı sol dergiler makalelerimi yayımlamadılar daha önce yayımlıyorlardı. 'Bu nurcuymuş dediler haberiniz olsun.' Hâlbuki kişiliğini överken fikirlerinin çoğuna da katılmadığımı söylemiştim o makalede; ama gene de herkes gibi onlar da makaleyi yarım okurlar, hepsini okuma zahmetine girişmezler.
Şimdi asıl yaşam, pratik yaşamdır amellerdir. Said Nursi de biz bunun en büyük örneğini görüyoruz. Dünyevi hazlardan uzak kalmıştır, düşünceleri uğruna her türlü mahrumiyete katlanmıştır. Takiye denen şeye hiçbir zaman başvurmamıştır. Karşısında kim olursa olsun düşüncesini net olarak ortaya koymuştur. Muhalif olduğunu net bir şekilde koymuştur. Mustafa Kemal'e bile yüzüne karşı ona muhalif olduğunu, düşüncelerini beğenmediğini, farklı düşündüğünü ortaya koymuştur. Onun dışında bunu yapabilen bir din adamı var mıdır? Hilafet kaldırılsın mı diye kanun ortaya koyulduğunda en başta meclisteki mollalar el kaldırmışlarıdır korkularından. Dolayısıyla böyle bir kişilik hangi meşrepten gelirse gelsin hangi düşünce tarzının sahibiysen ol böyle bir kişilik karşısında insanın hayrette kalmaması mümkün değil. Yani herhangi bir kültürden birisi Said Nursinin yaşamını okuyup anlamaya çalışırsa müdafaalarını, mahrumiyetlerini gördüğü zaman ona hayran kalmaması mümkün değil.
SAİD NURSİ'DE HİÇ BİR ZAMAN ŞİDDET UNSURU OLMAMIŞTIR
Said Nursi'nin ortaya koyduğu İslam modelinde hiçbir zaman şiddet unsuru olmamıştır. Güzel ahlak ve ikna çünkü bir doğruyu bile şiddetle yerleştiremezsin. Yani iki kere iki dördü bir örgenciyi ikna etmeden bunu bir örgenciye kabul ettirmek mümkün değil, şiddetle mümkün değil ikna ile İslamı anlatmak ve İslamı yaşamak bence İslamın batı felsefesindeki karşısındaki en büyük olumlu mücadeledir.