Said Nursi 'dinlerarası diyalog' dedi mi?

Said Nursi 'dinlerarası diyalog' dedi mi?

Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in dinler arası diyalog sözleri ve Bediüzzaman'ın görüşleri...

İbrahim Mert'in haberi:

RİSALEHABER-Medya Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in sözlerini eksik gördü. Kazakistan'ın başkenti Astana'da gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandıran Görmez ''Dinler arası diyalog olmaz, din adamları arasında diyalog olur. Yani iki farklı dinden din adamı oturup örneğin çevre ile ilgili, savaşlarla ilgili bir konuyu görüşebilir, bu diyalogdur. Ancak dinler arası diyalog olmaz. Dinler birbirine dönüştürülmez, din adamları dünya ile ilgili yaşanan sorunlarla ilgili sorunlarını tartışır'' dedi.

Medya Görmez'in "Dinler arası diyalog olmaz" sözünü manşete çekerken "din adamları arasında diyalog olur" sözlerine ise haber detayında yer verdi.

Dinler arası diyalog kavramı üzün zamandır tartışılıyor. Dini temsilcilerin biraraya gelerek farklı din mensuplarının birbirlerini tanımaya, anlamaya ve bir anlamda dünya barışına giden yolu tesis etmeyi amaçlayan "diyalog" bazı kesimlerce yanlış anlaşılıyor. Son din İslam'ın tahrif edilmiş diğer dinlerle içiçe geçmesini anlayan çevreler eksik bilgiden kaynaklanan tepkiler veriyor.

BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ DİYALOGUNUN ÇERÇEVESİ

Bediüzzaman Said Nursi, Müslümanların kendi aralarında yaşadığı ihtilaflara dikkat çektiği 20. Lem'a adlı eserinde değil sadece Müslümanlarla "Hıristiyanların hakikî dindar ruhanîleriyle" dahi ittifak edilmesi gerektiğini belirtiyor. İttifakın temel noktasını "dinsizliğe karşı" olarak belirleyen Bediüzzaman bunu "müşterek düşmanları olan mütecaviz dinsizlere karşı ittifaka muhtaç" şeklinde belirtiyor.

Bediüzzaman Said Nursi'nin söz konusu ifadesi kamuoyunca daha çok "dinlerarası" olarak bilinen diyalogun temelini oluşturuyor. Ancak burada da görüleceği gibi Bediüzzaman dinlerarası değil din temsilcileri arasında, dinsizliğe kaşrı diyalog ve ittifak yapılması gerekliliğine vurgu yapıyor.

Bediüzzaman'ın Yirminci Lem'a eserinde geçen orijinal ifadeleri şöyle:

"Hadis-i sahihle, âhirzamanda İsevîlerin hakikî dindarları ehl-i Kur’ân ile ittifak edip, müşterek düşmanları olan zındıkaya karşı dayanacakları gibi; şu zamanda dahi ehl-i diyanet ve ehl-i hakikat, değil yalnız dindaşı, meslektaşı, kardeşi olanlarla samimî ittifak etmek, belki Hıristiyanların hakikî dindar ruhanîleriyle dahi, medar-ı ihtilâf noktaları muvakkaten medar-ı münakaşa ve nizâ etmeyerek, müşterek düşmanları olan mütecaviz dinsizlere karşı ittifaka muhtaçtırlar."