Siyonist İşgal Rejimi Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Türkiye'nin "şamar oğlanı" olmayacaklarını söylüyor... "Karşı taraf bize istediğini yapacak ama biz hiçbir karşılık vermeden oturacağız, öyle mi?" diye soruyor... "Bu hallere düştüysek İngiliz mandasına geri dönelim!" diyor...

Dikkat buyrun, İsrail'in en sert damarı söylüyor bunları.

Belli ki psikolojisi fena halde bozulmuş, özgüveni fena halde sarsılmış.

"Şamar oğlanı olmayacağız" derken, aslında şamar oğlanı olma korkusunu –veya çoktan şamar oğlanı olmuş olmanın acısını- dışa vuruyor.

"Bu hallere düştüysek İngiliz mandasına geri dönelim!" derken güya ironik takılıyor, ama aslında Siyonist proje için bir gelecek perspektifine sahip olmamanın yol açtığı panik halini ortaya koyuyor.

Siyonist proje bir tasavvurla başlamış ve bir tasavvur üzerinde yükselmişti...

Kendini "şamar oğlanı" ve "İngiliz mandası" olarak tasavvur etmeye başlamışsa, İsrail çöküşe geçmiş demektir.

HAŞA

TRT'de bir programın adı: "Futbol her şeydir".

Ekranda okuduğumda tüylerim diken diken oldu, "Haşa!" dedim, Kelime-i Şahadet getirip iman tazeledim.

Geçenlerde İstanbul Mecidiyeköy'deki stadyumda da okudum aynı cümleyi; meğer çoktan slogan haline gelmiş.

Bir İslam ülkesinde böyle slogan mı olur?

"Allah ne der?" diye sormaz mı insan?

Diyelim ki bu sloganı bulanlar Allah'ın ne dediğini umursamıyorlar; "Futbol her şeydir" sloganının futbol uğruna kavga etmeyi ve hatta kan dökmeyi mazur göstermesi de mi umurlarında değil?

Öyle ya; madem "futbol her şeydir", öyleyse yaşasın holiganizm!

Yeri gelmişken söyleyeyim: Ben AK Parti'nin "Her şey Türkiye için" sloganını da tehlikeli buluyorum, onu da Müslüman'a yakıştıramıyorum, ona da "Haşa!" diyorum.

Türkiye canımızıdr, ama canımızın üstünde de değerler var.

Allahu ekber.

La havle ve la kuvvete illa billahi'l aliyyi'l azîm.

Yeni Şafak