Merkez adına açıklama yapan Avukat Nurullah Küçükoğlu, Said Nursi'nin naaşının bulunarak Şanlıurfa'da ilk defnedildiği ve ziyarete açık olan yere getirilmesi gerektiğini söyledi.

Küçükoğlu, "Bediüzzaman Said-i Nursî'yi vefatının 65. Yıldönümünde rahmet ve minnetle yad ediyoruz. Bilindiği üzere Bediüzzaman Said-i Nursî/Kürdî 23 Mart 1960'ta Urfa'da vefat ettikten sonra 24 Mart'ta burada defnedildi. Bütün dünyanın gözü önünde, kamuoyunun gözü önünde buraya defnedildi. Defnedildikten 110 gün sonra dönemin askeri cuntası tarafından bir gece yarısı Urfa'da adeta olağanüstü hal ilan edilerek fiili bir durum oluşturularak Urfa'nın etrafı tanklarla, toplarla çevrildi ve bir gece yarısı mezarı balyozlarla parçalanarak, buradaki mezar balyozlarla parçalanarak naaşı bilinmeyen bir yere götürüldü. Ve naaş maalesef 65 yıldır hâlâ kayıp. Naaşın hâlâ kayıp olması gerçekten bütün bir insanlık için, bütün bir memleket için tam bir utançtır. Bu vesileyle biz buradan bir kez daha çağrı yapıyoruz. Kayıp naaş her nerede ise bulunup, getirilip buradaki mezarına iade edilmeli. Bu utançla, bu ayıpla daha fazla yaşanılmamalı" dedi.

Yazar Abdulkadir İkbal, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un kendisine bu mesele hakkında söz verdiği ancak henüz bir adım atmadığını belirtti ve hükümete çağrıda bulunarak arşivlerin açılmasını ve Said Nursi'nin naaşının Urfa'ya getirmesi gerektiğini söyledi.