Senin suyundan almadık Cenâb-ı Hak bize hazinesinden su içirdi

Senin suyundan almadık Cenâb-ı Hak bize hazinesinden su içirdi

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

MU'CİZÂT-I AHMEDİYE (asm)
...

YEDİNCİ MİSAL

Başta Buharî ve Müslim olarak, kütüb-ü sahiha, Hazret-i İmran ibni Husayn'dan haber veriyorlar ki:

İmran der: Bir seferde, Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm ile beraber susuz kaldık. Bana ve Ali'ye ferman etti ki: "Filân mevkide bir kadın, iki kırba suyu hayvana yükletmiş, gidiyor. Alıp buraya getiriniz."

Ben ve Ali beraber gittik; aynı yerde kadını su yüküyle bulduk, getirdik. Sonra emretti: "Bir kaba, bir parça su boşaltınız." Boşalttık. Bereketle dua etti. Sonra, yine suyu o hayvandaki kırbaya koyduk.

Ferman etti ki: "Herkes gelsin, kabını doldursun." Bütün kàfile geldi, kaplarını doldurdular, içtiler. Sonra ferman etti: "Kadına birşeyler toplayınız." Kadının eteğini doldurdular.

İmran diyor ki: Ben tahayyül ediyordum ki, gittikçe iki kırba doluyor, daha ziyadeleşiyor. Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm o kadına ferman etti ki:

اِذْهَبِى فَاِنَّا لَمْ نَاْخُذْ مِنْ مَۤائِكِ شَيْئًا وَلٰكِنَّ اللهَ سَقَانَا

Yani, "Senin suyundan almadık. Belki Cenâb-ı Hak bize hazinesinden su içirdi." 1

Dipnot-1: Buharî, Teyemmüm: 6, Menâkıb: 25; Müslim, Mesâcid: 312; Müsned, 4:434-435; Beyhakî, Delâilü'n-Nübüvve: 4:216, 6:130.

Bediüzzaman Said Nursi
Mektubat