Demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 12 Eylül 1980 darbesi sonrası yaşanan idam, işkence ve insan hakları ihlalleri zihinlerdeki yerini koruyor. Çok sayıda kişi darbecilerin işkencesine maruz kaldı. Bazı vatandaşlar ağır işkencelere dayanamayarak hayatını kaybederken, bazıları da sakat kaldı.
TERÖRÜ BESLEDİ
Darbecilerin işkence merkezi olarak kullandığı yerlerden biri de Diyarbakır cezaeviydi. 4 Temmuz 1980'de açılan cezaevi, 12 Eylül sonrası askeri yönetime devredilerek askeri cezaevi olarak kullanıldı. O dönem yoğun işkencelere sahne olan cezaevi, insanlık dışı muameleleriyle hafızalara kazındı. Burada yaşananlar bölücü terör örgütü PKK'nın eleman kazanmasına da neden oldu. İşkenceye maruz kalan mahkumlardan bir kısmı, daha sonra terör örgütüne katıldı.
DEVİR İŞLEMİ YAPILDI
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, geçen yıl Diyarbakır'da yaptığı toplu açılışta Diyarbakır Cezaevi'nin boşaltılıp kültür merkezi haline getirileceğini söylemişti. Geçtiğimiz pazartesi günü bu konuda Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'nde ilk adım atıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'dan cezaevinin müze haline getirilmesine yönelik çalışmanın tamamlanmasını istedi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, cezaevinin müze yapılması için Kültür Bakanlığı'na devredilmesine ilişkin kararı imzaladı. Adalet Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında cezaevi binasının müze yapılmasına ilişkin protokol imzalandı.
Cezaevinin anahtarı, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a teslim edilecek.
Ulucanlar modeli
Cezaevinin restorasyonu Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılacak. Buranın da başkentte bulunan Ulucanlar Cezaevi Müzesi gibi dizayn edileceği belirtiliyor. Cezaevinin bir kısmı müze olacak, diğer kısımları ise konferans ve sergi salonu yapılacak. Binanın aslı korunarak restore edilecek, dönemin cezaevi koşulları ve yaşananlar burada yansıtılacak.
Yeni Şafak