Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlanan 2017 Kurban Bayramı Namazı Hutbesi
Essalâtü ve’s-Selâmu Aleyke Yâ Rasûlallah!
Essalâtü ve’s-Selâmu Aleyke Yâ Habiballah!
Essalâtü ve’s-Selâmu Aleyke
Yâ Seyyide’l-Evveline ve’l-Âhirin Aziz
Kardeşlerim! Bayramınız Mübarek Olsun!
Bizlere böyle bir bayram sevinci lütfeden Yüce Rabbimize sonsuz hamd-ü senalar olsun.
Aziz Müminler!
Yüce Rabbimiz, okuduğum âyet-i kerimede şöyle buyuruyor: “Kurbanların ne etleri, ne de kanları Allah’a ulaşır. Allah’a ulaşan, yalnızca takvanızdır, samimiyetinizdir.” Peygamberimiz (s.a.s) de yine böyle bir bayram günü, okuduğum hadis-i şerifteki şu dua ile kurbanlarını kesmiştir: “Allah’ım! Bu kurbanlar senin nimetindir ve senin rızan içindir. Benim, ailemin ve ümmetimin kurbanlarını kabul eyle!”
Kardeşlerim!
Neşe ve coşku günleri olan Kurban Bayramına hep birlikte bir kez daha ulaşmanın huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Kurban Bayramı, bizlere her yıl İslâm’ın beş temel ibadetinden biri olan haccı getirir. Rabbimize yakınlaşma vesilesi olan kurban ibadetini takdim eder. Bu bayram, bizlere Hz. İbrahim’in sadakatini, Hz. İsmail’in teslimiyetini yeniden hatırlatır. Efendimiz Muhammed Mustafa (s.a.s)’in vefasını, cömertliğini, mümince duruşunu ve örnek bir insan oluşunu bir kez daha gözlerimizin önüne getirir.
Kıymetli Kardeşlerim!
Bugünlerde milyonlarca kardeşimiz hac ibadeti için Beytullah’a, Arafat’a akın ettiler. Rabbimizle olan iman misaklarını yenilediler. Bütün dünya Müslümanları olarak bizler de bugün kurbanlarımızı Allah’ın adıyla keseceğiz. Tevhid inancımızı, kulluk şuurumuzu tahkim edeceğiz. Hacdaki kardeşlerimiz, hata ve günahlardan arınmayı ifade eden bembeyaz ihramlarıyla, en içten yakarışlarıyla Allah’tan başka hiçbir sığınağın olmadığını ikrar ediyorlar. Dünyanın dört bir yanından Kabetullah’a gelen kardeşlerimizin duaları aynı duygularla birleşiyor. Yürekten söylenen “Lebbeyk” sadaları gök kubbeyi inletiyor. Bizler de bugün kurbanlarımızı keserken, aslolanın Allah’a yakınlık olduğunu dile getireceğiz. Hacdaki kardeşlerimiz, haccın her bir aşamasında dünyevi arzu ve isteklerin esiri olmamak gerektiğini, kurtuluşun ancak takvada olduğunu ifade ediyorlar. Bizler de bugün kurbanlarımızla, bütün varlığımızı Allah’ın yolunda adamaya hazır olduğumuzu göstereceğiz. Kıymetli Kardeşlerim! Kurban bayramı, huzurun, esenliğin, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin bayramıdır. Her türlü farklılığı bir kenara bırakıp kesrette vahdete ulaşanların, kendini ve Rabbini bilenlerin, tefekkür ve tezekkür edenlerin, gönülden Rabbine teslim olanların bayramıdır. Bu bayram, zihinlerini kötülüklerden arındıranların, gönüllerini manevi kirlerden temizleyenlerin, günahlardan uzak duranların bayramıdır. Bu bayram, nefsini terbiye edenlerin, hiçbir canlıyı incitmeyenlerin ve çevresine güven verme gayretinde olanların bayramıdır. Bu bayram, sabrı ve şükrü kuşananların, varoluşumuzun hikmet ve gayesi doğrultusunda bir hayat sürenlerin bayramıdır. Bu bayram, değerlerimizi yaşatanların; yetime, yoksula, yalnıza, kimsesize yaklaşanların, çaresizlere çare olanların bayramıdır.
Kardeşlerim!
Bayramlar, Rabbimize ve birbirimize daha çok yakınlaşmamız gereken zamanlardır. Bayramlar, birlik ve beraberlik duygularının, paylaşma ve infakın zirveye çıktığı günlerdir. Bayramlar, kâh sevinç, kâh hüzünle akıp giden hayat yolculuğumuzda her şeyin bir imtihan olduğu bilincini yeniden hatırlama günleridir. Öyleyse geliniz! Bayramda anne-babamızın, eş ve çocuklarımızın, kardeşlerimiz ve komşularımızın yüzünü güldürelim. Yalnızlara, kimsesizlere, yoksullara, boynu büküklere ve yaşlılara bayram sevinci götürelim. Kırılan kalpleri, yıkılan gönülleri, bayramın bereketi ve güzellikleriyle mamur edelim. Kardeşliğimize ve bayram sevincimize gölge düşüren dargınlıklara, küskünlüklere ve çekişmelere bugün bir son verelim. Unutmayalım ki; sunduğumuz her bayram hediyesi, bizi Rabbimizin rızasına ulaştıracaktır. Birbirimize sunabileceğimiz en güzel bayram hediyesi ise kalbimizin derinliklerinden gelen selam, içten dualarımız, tebessüm ve ziyaretlerimiz olacaktır. Kardeşlerim! Hutbemi bitirmeden önemli bir hatırlatmada bulunmak istiyorum. Yaşanan trafik kazaları bayramların sevincini hüzne dönüştürüyor; millet olarak hepimizin yüreğini burkuyor. Bu kazalarda nice insanımız, nice kardeşimiz can veriyor. Nice aileler yok oluyor. Nice ümitler, nice istikballer sönüyor. Bu noktada bütün kardeşlerimizi trafik kurallarına uymaya, sabırlı ve dikkatli davranmaya, birbirimizin hak ve hukukuna saygılı olmaya davet ediyorum. Geliniz! Hem kendimizin, hem de kardeşlerimizin güvenliği için frene değil, kurala güvenelim. Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin, yurt dışında yaşayan millet varlığımızın, gönül coğrafyamızdaki bütün kardeşlerimizin ve âlem-i İslâm’ın Kurban Bayramlarını tebrik ediyorum. Kurbanlarımızın makbul, bütün kardeşlerimizin haccının mebrur, günahlarımızın mağfur, bayramlarımızın mesrur olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum. Hutbemizi hakiki bayramları dile getiren şu dizelerle bitirmek istiyorum:
Can bula cananını,
bayram o bayram ola!
Kul bula sultanını, bayram o bayram ola!
Hüzn-ü keder def ola, dilde hicap ref ola!
Cümle günah affola, bayram o bayram ola!
1 Hacc, 22/37.
2 İbn Mâce, Edâhî, 1; Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 3-4.
Kamuajans