Risale Haber-Haber Merkezi
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Osman Çakmak, ortaokul ve lisenin 3+3 şeklinde düzenlenmesi gerektiğini söyledi. Çakmak, 4+4'ün 2 yıllık bir zaman kaybına yol açtığını belirtti.
SamanyoluHaber'de Dr. Kemal Çiftçi'ye konuşan Çakmak, özetle şunları söyledi:
"Öncelikle şunu ifade edeyim ki ilköğretimin dört yıla indirilmesi ve orta kısımdan ayrılması ne kadar yerinde bir düzenleme ise orta okul ve lisenin 4+4 olarak planlanması ve lise eğitiminin zorunlu hale getirilmesi de o kadar yanlış bir düzenleme olduğunu söyleyebilirim. 3+3 olması gereken ortaokul ve lise eğitiminin 4+4 olarak düzenlenmesi, gençlerin hayata atılmasını boş yere 2 yıl geciktirmiş olacaktır diye düşünüyorum. Boş yere diyorum, çünkü merkezi sınavlar vesilesi ile lise eğitiminin içinin nasıl boşaltıldığını, bir nevi liselerin dershaneleştiği ve lise diplomasının üniversiteye girişten başka bir fonksiyonun kalmadığını hepimiz görüyoruz. Bu haliyle içini doldurmadan lise eğitimini zorunlu kılmak insanımızı üniversite önünde yığmak ve meslek öğreneceği en önemli yıllarını çalmak olacaktır.
Eğer ülkemiz insanlarının hepsini de üniversite mezunu yapmak gibi bir politikamız olsaydı lise eğitimini zorunlu yapmanın bir anlamı olabilirdi. Diğer okulları bir yana bırakalım da ülkemizin en gözde okulları olması gereken Fen Liselerine bakalım. İlköğretim döneminde sınavını kazanmak için öğrencinin üç senesini, dört senesini harcadığı Fen liseleri ve Anadolu liselerinde beyin gücümüzü yapacak ve geleceğimizi şekillendirecek bilim adamı ve araştırmacıların yetiştirildiğini düşünüyorsunuz herhalde. Bugünkü şekliyle fen liseleri ileri düzeyde üniversiteye hazırlık dersanesi gibi çalışıyor. Öğrenciler, bu liselerinde ileri fen ve teknoloji dersleri ve uygulamaları değil, fen dallarında hazırlanmış en az 3- 4 takım test külliyatını bitirmeye odaklanmış vaziyetteler. Amaç ise sınavda çıkması muhtemel tüm soruları ezberlemek. Tabi böyle olunca müfredatta yer alan çoğu dersler aksıyor, örneğin laboratuar ve uygulama, sanat-spor, gezi -gözlem, kültür dersleri göz ardı ediliyor. Fen lisesinde öğrenci belki de çoğu kere tek bir deney yapmadan mezun oluyor.
Dersanelerin liselerin yerini aldığı gerçeğinin görülmemesi ülkemize pahalıya mal olmaktadır. Eğer lise eğitiminin amacı üniversiteye hazırlık ise, dersaneler o işi daha iyi yapmıyor mu? O zaman liseleri kapatalım. Bunca masraf yapmanın anlamı var mı? Lise eğitimini zorunlu kılmak, üniversitede okuma ihtiyacı duymayanı zorla okutmak anlamına gelebilir.
Bir ülke evladı düşünün ki, 12 yıl okuyor ardından 4 yıl üniversite daha okuyor, yani hayatının 16 yılını eğitime ayırıyor. 16 yıl boyunca aile bunca masrafa giriyor. Haftanın 5 günü okula gidiyor, yazıyor ve çiziyor. Düşünebiliyor musunuz? Bu 16 yılın sonunda bu kişi, mesleğini doğru dürüst öğrenemiyor. Mezun olunca da iş bulamıyorsa eğitimde ciddi bir sorun var demektir.
Üniversiteler de eğitimi genelde üç yıla indirmeli. Gerçek öğrenmenin adı olan tezli Yüksek Lisansı ve doktorayı yaygınlaştırmalı. İlk ve ortaöğretimin yeniden yapılanmasının söz konusu olduğu şu günlerde bu da tartışılması gereken bir konuydu. Lise eğitimini üniversiteden bağımsız ve ayrı ele almak konuya bütüncül bakmamak ve resmin bütününü görememek demektir. Liselerde yapılacak eğitim reformunu yüksek öğretimle birlikte düşünmek gerekirken, bu arada YÖK'ün sessizliği düşündürücü. Üniversitelerimizde şimdiye kadar neden hala yapısal ve muhtevaya yönelik reformlar yapılamadı?