New York Üniversitesi öğrencisi Çinli Namir Xia, "Bu benim ilk ramazanımdı, çok heyecanlıydım. Son 10 gün her akşam camide kıldığım teravih ve teheccüdlerle de Kadir Gecesini yakalamış olduğumu düşünmek beni daha da mutlu ediyor." dedi.
İslam dinine 7 hafta önce kelimeyi şehadet getirerek giren 20 yaşındaki Xia, Müslümanlığa uzanan hikayesini AA muhabirine anlattı.
ABD'nin saygın okullarından New York Üniversitesinde (NYU) Finans ve Bilgisayar bilimleri alanında çifte kariyer eğitimi alan Xia, Müslümanlığa giden yolda ilk adımın 8 yaşındayken okuduğu İncil ile başladığını anlattı.
Xia, 8 yaşındayken, "Günde bir kitap okuyan çocuk" programı çerçevesinde her gün okuyabildiği kadar bir kitap okumaya çalıştığını belirterek, "Bir gün ailem bana İncil’deki hikayeleri içeren bir kitap verdi. O güne kadar herhangi bir dine bağlı olarak büyümediğim için insanın kökenini anlatan bu kitap beni etkilemişti, İbrahimi dinlere ilgi duymaya başladım. Lisede Tevrat’ı ve Gospel’i okurken televizyonda 'İslam ve terör' ifadelerinin geçtiği bir haber gördüm. Hatırladığım kadarıyla, Türkiye’nin başkentinde 92 kişinin öldüğü araç bombalamalarıyla ilgiliydi. Terörü nasıl destekliyor diye Kuran’ı merak ettim ama okumaya başlayınca içinde teröre dair hiçbir şey bulamadım, aksine haberlerde kullanılan dilin tam tersi öğretiler görünce daha da ilgimi çekmeye başladı." diye konuştu.
Xia, Kuran-ı Kerim'i okuma ve araştırmalarını ABD'ye gelene kadar sürdürdüğünü belirterek, “NYU yurdunda oda arkadaşım Bangladeşliydi, o da beni etkiledi. Daha sonra taşındığım New Jersey’deki Jersey City, Müslümanların yoğun olarak yaşadığı bir bölgeydi. Zaten ilgim olan İslam’ı seçeceksem destek için bu bölgeden daha iyi bir ortam bulamam diye düşünmeye başladım." dedi.
"Bu benim ilk ramazanımdı, çok heyecanlıydım"
Yaklaşık 1,5 yıl süren düşünme ve araştırmalardan sonra Xia, 7 hafta önce, ramazana girmeden bulunduğu bölgedeki yerel bir mescide giderek şehadet getirdiğini ve Müslüman olduğunu söyledi.
"Bu benim ilk ramazanımdı, çok heyecanlıydım." diyen Xia, oruç tutmaya başladığında okuldaki finaller nedeniyle de ilk hafta biraz zorlandığını belirterek, "Ama bir hafta sonra oruca alıştım, yiyeceklere karşı kendimi tutmaya başlayınca çok iyi hissetmeye başladım." dedi.
Xia, okulda sınavları bitince ramazanın geri kalan günlerinde vaktini Kuran ile bağ kurmaya ve okuduğu ayetler üzerine düşünmeye ayırdığını söyledi.
Ramazanda bir arkadaşı sayesinde bulunduğu bölge dışındaki camilere de gitmeye başladığını aktaran Xia, "Bu kadar cami olduğunu bilmiyordum, harika teravih namazları kılıyorlardı." ifadelerini kullandı.
Xia, ramazan ayının son 10 gününü, dünyaca ünlü hafız Şeyh Hasan Salih’in bulunduğu Kuzey Hudson İslami Eğitim Merkezinde geçirdiğine işaret ederek, "Son 10 gündür her akşam teravih ve gece teheccüd kılmak için vaktimi camide geçirdim. Kendimi gerçekten çok iyi hissediyorum. Özellikle ilk ramazan ayında Kadir Gecesini de yüzde 100 yakalamış olduğumu düşünmek beni daha da mutlu ediyor.” ifadelerini kullandı.
"İslam hayatıma anlam kattı"
Müslüman olmasından dolayı şimdiye kadar zorluk yaşamadığını belirten Xia, okulda ve çevresinde herkesin kararını anlayışla karşıladığını, hatta desteklediklerini söyledi.
Xia, şöyle devam etti:
"İslami seçmek bana birçok şey kazandırdı. Müslüman olmadan önce hafta içi okul, hafta sonu da ödev, internet gibi şeylerin dışında bir uğraşım yoktu ama şehadet getirdikten sonra İslam hayatıma anlam kattı, düzen verdi. Artık gün doğmadan her sabah namaza kalkıyorum, kendimi çok zinde hissediyorum, günüme anlam katıyorum. İslam’ın çok güçlü bir toplumu olduğunu düşünüyorum, en azından şu ana kadar edindiğim tecrübe bu. Eğer Müslüman olmasaydım bu toplumun dışında bir hayat sürüyor olacaktım. 'Para, sosyal ortamdan daha az mutlu eder' denir. İslam’ı seçmekle şu ana kadar beni milyon dolardan daha fazla mutlu edecek güzel dostluklar kazandım."
"Dini olan ile kültürel olanı ayırt etmeye çalışıyorum”
Xia, NYU’da ikinci sene Modern Arap Toplumu üzerine Lübnanlı bir profesörden seçmeli ders aldığını belirterek, birbirine girmiş olan kültür ile dinin nasıl ayırt edilmesi gerektiği konusunda ufuk açıcı okumalar yaptığına dikkat çekti.
Özellikle Orta Doğu bölgesinde tartışmalara neden olan kadın erkek ayrımcılığının dini değil Arap kültürü ile alakalı olduğunu anladığını vurgulayan Xia, "Kadın erkek eşit olan bir ailede büyüdüğüm için bu beni sevindirdi, İslam'ın kadın erkek eşitliğini savunan bir din olduğunu düşünüyorum." dedi.
Xia, şunları kaydetti:
"İslam dinini yaşadığım Çin kültürüne nasıl adapte edeceğim konusunda bazı endişelerim var çünkü Çinliler çok batıl inancı olan insanlardır. Mesela; adımı Arapça 'kaplan' demek olan 'Namir' ismi ile değiştirdim çünkü ben Çin takvimine göre kaplan yılında doğmuşum, bunu dini bir inançtan ziyade kültürel bir olgu olarak değerlendirdim. Bazı Müslümanlar 'İslam buna müsaade etmez, İslami olmayan her şeyden kurtulmalısın' diyor ama dini olan ile kültürel olanı ayırt etmeye çalışıyorum. Kültürümüzdeki festivallere böyle bakıyorum, dinime karşı olduklarını da düşünmüyorum."
aa