Yalnız kalınca... anladı ki... yalnız değil!
***
Ben de anlamıyorum sabırsızları; gittiğin yerde de sen olmayacak mısın! O zaman kime/neye yetişmek istiyorsun ki...
***
Ağaçların saçlarını tarıyor rüzgâr... Hep bir şeyler arıyor ki... bulutları sıyırıyor gökyüzünden, denizlerin yüzünü üfürüyor.
***
Okuma yazma öğren/e/meden mezun oluyor çocuklar; okullar n/asıl beceriyor bu işi!
***
Cehaleti, fukaralığı yenememiş bu okullara bu diplomayı kim verdi?!
***
Hayret! Anneler, babalar ağlıyor; çocuklar gülüyor; annelerinin babalarının ağladığına!
***
Bu apartman biriktirenlere bir çift sözüm var: Şu çaldığınız güneşimi, gökyüzümü geri verin! Hem, size ne başkasının oturacağı kalkacağı yerlerden! Kendine yıkılmaz mekan yapabiliyor musun; ondan haber ver!
***
Bugün yarın gidiyoruz; sen hâlâ gazoz kapaklarıyla oynuyorsun; hiç büyümemişsin!
***
Bak, yol kıvrılıyor; yavaşla! Dikkat et, önüne bak! Git; gözlerini, kulaklarını muayene ettir; melekelerin epeyce lekelenmiş. Bir y/anında geçmiş zaman, bir y/anında gelecek... Önünde "şimdiki zaman..." Zamanların efendisi... Şu an... Hey, geçmişle gelecekle çok içli dışlısın. Hey, önüne, şimdiye baksana! Bak, sana sesleniyor "şimdi!"
***
...o zaman, zamanlar ikiye ayrılıyor: Şimdiki zaman ve diğerleri... Belki de teke: Şimdiki zaman!
***
Bizim; "rahat"a, "hazır ol"a alıştırdığımız çocuklardan "rahat" ve "hazır" adamlar çıkar mı dersiniz?! Sıkı sıkıya tembih ediyoruz da: "Zincirlerinizi kırmayın!" diye!Zincirlerini bizi/sizi "kırmıyor" onlar da... Hayatı kırma pahasına... Soldurduğumuz hayatlarından belli değil mi? Bir de çok "tören" sesi var duyulmasın diye açlığın gurultusu. Pöh be!
***
Şu Japonlar/Almanlar kurtarıcısız nasıl kurtulmuşlar; şart değilmiş demek ki totem. Adamlar "orta yerde..." Biz de...
***
Az okuyorsun gibime geliyor gökyüzünü. Yeryüzünü çiğneyip geçme! Hakkını ver göz açıp kapayışlarının! Okul sıralarının sıradanlığından çık da kekemece hallerden/dillerden sıyrılmaya ç/alış!
***
Nefes alıyorsan geç kalmamışsın demektir. Hayıflanma! Geç kalmadın; kaldığın yerden başla!
***
Söylemiş miydim: "Yıldız satın alamayan herkes fakirdir." diye. Sözlüğe bakacak mısın; zengin,fakir kimmiş, neymiş diye?!