İzmir’de ve Ankara’da 600 bin ekmek, İstanbul’da ise günde 2 milyon ekmek çöpe atılıyor. Türkiye’de her gün Somali’deki aç insanları doyuracak kadar yiyecek çöpe dökülüyor.
Ekmek israfıyla ilgili ortaya çıkan çarpıcı rakamlar ülkemizdeki kaynakların nasıl boşa harcandığını gözler önüne serdi. Ülkemizde her yıl yaklaşık 44 milyar adet ekmek üretildiği, bu ekmeklerin yüzde 16’sının evlerde olmak üzere, yaklaşık 40 milyarının tüketildiği, 4 milyarının de israf edildiği kaydedildi. Türk halkının her yıl ekmeğe 7 milyar dolar para ödediği, israf edilen ekmeğin yıllık ekonomik kaybının ise 700 milyon doları bulduğu bildirildi. Her gün 2 milyon ekmeğin çöpe atıldığı İstanbul’un, en fazla ekmek israf edilen illerin başında geldiği kaydedilen raporda, Ankara ve İzmir’de ise toplam 600 bin ekmeğin çöpe atıldığı belirtildi.
12 milyon ekmek çöpe gidiyor
Türkiye’de her gün üretilen 120 milyon ekmeğin yaklaşık 12 milyonunun israf edildiğini belirten sektör temsilcileri, bunun ekonomiye zararının günlük 3.5 milyon TL olduğu bildirildi. Türkiye’de üretilen ekmeğin 6 milyonunun çöpe gittiğini belirten sektör temsilcileri, “Bu israf, halkımız tarafından yapılan israf. Bunun dışında fırın enflasyonundan kaynaklanan israflar da var. Bunun da yaklaşık yüzde 40’ı fırınlarımızda meydana gelen israflardır. Esnafımız belirli bir miktarda ekmeği çıkarma gayretinde olduğundan dolayı, satılmayan ekmekler de israfa yol açıyor” görüşünü dile getiriyorlar.
İsraf bazı ülke nüfusunu geçiyor
Türkiye’de israf edilen ekmek adedi ülkelerin nüfuslarıyla karşılaştırıldığında ortaya ilginç sonuçlar çıkıyor. Türkiye’de israf edilen ekmek miktarı 4 milyon 495 bin 404 nüfuslu Hırvatistan, 4 milyon 300 bin nüfuslu Gürcistan ve 3 milyon 596 bin nüfuslu Moldova’dan daha yüksek. Ayrıca, israfın ulaştığı boyut, 2 milyon nüfuslu Kosova, 625 bin 266 nüfuslu Karadağ, 398 bin 534 nüfuslu Malta ve 300 bin 101 nüfuslu İzlanda’nın nüfusunun toplamından daha fazla.
Yiyeceğiniz kadar ekmek alın
İnsanların her gün ömür boyu zevkle yedikleri ve asla vazgeçmedikleri tek gıda ürünü ekmek, zengin-fakir ayrımı yapmaksızın bütün sofraların tamamlayıcı parçasıdır. Karbonhidrat, mineral, protein ve B grubu vitaminler açısından da zengin olan ekmek, en ucuz besin ve enerji maddesi olması açısından da önemlidir. Yiyeceğiniz kadar ekmek alın çağrısında bulunan Türkiye Fırıncılar Federasyonu Genel Başkan Vekili ve İzmir Fırıncılar Esnaf Odası Başkanı Nejdet Durmuş, sektörün yaşamakta olduğu sorunlarında bu durumda önemli bir faktörü olduğunu dile getirerek, sektörde ki atıl kapasite, haksız rekabet, üretim girdilerindeki artışların temel sorunların başında geldiğini vurguluyor. Ülkemizde başta atıl kapasite, haksız rekabet ve kalitesiz malzeme kullanılması nedeniyle her gün üretilen her 10 ekmekten biri, yani 12 milyon ekmeği çöpe atıldığını dile getiren Durmuş “Tüm bunların temelinde ise kapasite kullanım oranlarının düşüklüğü gelmektedir” diye konuştu.
Sektör yüzde 30 kapasiteyle çalışıyor
Ülkemizde fırınların halihazırda kapasite kullanım oranlarının yüzde 30’larda seyrettiğini kaydeden Durmuş, sektörde yüzde 70 civarında bir atıl kapasitenin söz konusu olduğuna dikkat çekti. “Bu oranın bu denli yüksek olmasının en önemli nedeninin her önüne geleninin istediği yerde rahatça fırın açabiliyor olmasıdır” diyerek görüşlerini dile getiren Durmuş, “Eğer ülkemizdeki fırın sayısı şu an bulunduğundan daha az sayıda olsaydı mevcut fırınların kapasite kullanım oranı yüzde 30’lar seviyesinde değil de daha yüksek seviyelerde olsaydı hem fırıncılarımız hem tüketicilerimiz daha kazançlı çıkacaktı.Üretim izni belgeleri alınmadan faaliyete geçen ve maliyetini düşürme adına; gerekli teknolojik ve hijyen koşullarından uzak kaliteli hammadde kullanmadan kalitesiz ekmek ve ekmek çeşitleri üreten ve bu yüzden ürettikleri ürünlerin kısa sürede bozulması vatandaşın hem ödediği paranın boşa gitmesi, hem de sağlığının bozulması ve ekmek israfına neden olmakta bu da ülke ekonomisi adına önemli bir kayıp olmaktadır” diye konuştu.
Türkiye Fırıncılar Federasyonu Genel Başkan Vekili ve İzmir Fırıncılar Esnaf Odası Başkanı Nejdet Durmuş, ekmek israfının çeşitli nedenleri bulunduğunu belirterek, “Ekmek fırını enflasyonu nedeniyle kapasite kullanım düşüklüğü önemli etkendir. Diğer taraftan ekmeğin büyük gramajlı olması da bunda önemlidir. Değişken gramajlarda ekmek üretilebilmelidir. Bu sayede vatandaş, ihtiyacı kadar ekmek almış olur. Merdiven altı üretime dur denilmeli, undaki kalite yükseltilmelidir. Soğuk ekmeğin bayat ekmek olmadığı bilinmelidir” diye konuştu.
Başbakan’a rapor sunulacak
İsrafın önüne geçilmesi için sektörün sorunlarının çözüme kavuşmasının önemli olduğunun altını çizen Durmuş “Sektörün tüm girdilerin zamların esnafa en az ölçüde yansıtılması gerekir. Bugün halen cadde, sokak ve pazaryerlerinde kimin tarafından üretildiği ve içinde ne olduğu belli olmayan ekmekler, ne yazık ki hijyen olmayan koşullarda satılmakta ve tüketicilerimizde maalesef bu ekmekleri satın almaktadır. Bu hem gıda güvenliği açısından riskli hem de kalitesiz üretim nedeniyle çabuk bayatlayıp israf olmaktadır” dedi. Sektör olarak ülkemizin ekonomik kaynaklarının boşa heba edilmesi ve israf olmasının önüne geçmek ve asgariye indirmek için hükümete öneri paketi hazırladıklarını kaydeden Durmuş, konuyla ilgili Başbakan’dan randevu isteyerek hazırladıkları raporu sunacaklarını kaydetti.
Bayat ekmek yemeğe dönüşüyor
Türk mutfağının zenginliği ve Türk kadınlarının marifeti sayesinde, bayatlayan ekmekler hünerli ellerde hayat buluyor. Bayat ekmekle hazırlanan yemekler, bir nebze de olsa ekmek israfını önlemiş oluyor. Bayat ekmek ya da pidelerle etli yemeklerden, hamur işlerine ve tatlılara kadar birçok çeşit lezzete ulaşılabiliyor.
Afrika’da kıtlık ve açlık dolayısıyla binlerce çocuğun yaşamını yitirdiği, annelerin çocukları arasında tercih yapmak zorunda kaldığı günümüzde Türkiye’de ekmek israfı hem vicdanları sızlatıyor hem de ciddi bir ekonomik kayba sebep oluyor. 12 milyon ekmeğin çöpe atıldığı ülkemizin birçok yöresinde bayat ekmekler kullanılarak birbirinden lezzetli ve farklı yemekler ya da tatlı yapmak mümkün. Birçok farklı yörede, yörenin damak tadına uygun yemekler bayat ekmeklerin de kullanılmasıyla daha da lezzetli hale geliyor. Tirit’ten Papara’ya, Yalancı Paça’dan Ekmek Karıştırması’na Türk Mutfağı’nın önemli lezzetleri arasına giren ve bayat ekmek kullanılarak yapılan 30’u aşkın yemek ya da tatlı tarifi bulunuyor. Tereyağı ve zeytinyağında kavrulan soğanların üzerine tuz, biraz su ve tulum peyniri dökülerek oluşturulan karışımın kuşbaşı şeklinde doğranan bayat ekmekle buluşmasıyla yapılan Papara, Trakya’nın yöresel lezzetinden biri. Kastamonu yöresine ait Tirit ise bayat ekmeğin haşlanmış kemikli et suyuyla ıslatılmasıyla özellikle küçük çocuklar için çok yararlı bir besin haline geliyor.
Bayat ekmekten yapılabilecek yemekler
Malatya’nın yöresel yemeklerinden “Sıkma” ya da eski adıyla “Kandırık Böreği” de bayat ekmeklerin israfını önemli ölçüde engelliyor. Bayat pide ya da ekmeğin suda ıslatılmasının ardından unla karıştırılarak tekrar hamur haline getirilmesiyle yapılan Kandırık Böreği, hem pratik, hem de sac böreği tadında bir lezzet. Börek, içine konulan malzemenin çeşidine göre, peynirli, kıymalı ya da patatesli olabiliyor. Bayat ekmeklerden yemekler dışında tatlı yapılarak da yararlanılabiliyor. Hem yapımı kolay hem de misafire bile sunulabilecek lezzetteki bayat ekmek tatlıları, özellikle yaz aylarında dondurma ile servis edilebilecek tatlar sunuyor. Ekmeklerle ayrıca pizzalar, köftelerde kullanılmak üzere galeta unu ya da çorbalar için kıtırlar yapmak da mümkün. Konya yöresinde ise, bayat ekmekten yumurtalı aşı, ekmek helvası, kalaçuş, ekmek kavurması, muhammara, ekmek tatlısı, Şiran, tirit veya papara, omaç, ekmek köftesi, kritonlu pilav, ekmek çeşnili çorba ve daha pek çok yemek yapılıyor.
Star