Merkez Yunusemre ilçesi Keçiliköy Mahallesi'nde yaşayan 3 çocuk babası İrfan Aydoğan, her sabah güneş doğmadan mesaisine başlıyor.
Ağılındaki keçileri alıp, Spil Dağı'na doğru yola koyulan Aydoğan, apartmanların, lüks binaların, iş yerlerinin, sokakta park halindeki araçların arasından, 5 yıldızlı bir otelin önünden geçiyor.
Daha sonra kentin en işlek caddesi olan Mimar Sinan Bulvarı'ndan 160 keçiden oluşan sürüsünü, sürücülerin meraklı bakışları arasında yolun karşısına geçiren Aydoğan, yaklaşık 1 saat süren yolculuğun ardından Spil Dağı eteklerine ulaşıyor.
Gününü sürüsüyle Spil Dağı'nda geçiren Aydoğan, hava kararmaya başladığında da yine aynı güzergahtan evinin yolunu tutuyor.
Aydoğan'ın sürüsüyle bu görüntüsü, kırsal ve şehir yaşamının küçük bir kesitini gözler önüne seriyor.
"BAŞTAN BERİ GÜZERGAHIMIZ BUYDU"
İrfan Aydoğan, 7 yaşından beri çobanlık yaptığını belirtti.
Yaklaşık 40 yıldır keçilere baktığını anlatan Aydoğan, "Her gün rutin bir şekilde sabah erkenden kalkıyoruz, dağa çıkıyoruz. Hastalık ya da önemli bir işimiz olmadığı sürece yılın 365 günü devamlı dağdayız, rızkımızın peşindeyiz. Bizim işimiz saatli değil, sabah gün ağardı mı çıkıyoruz, akşam gün batımında iniyoruz, yaz-kış böyle" dedi.
Sürüsünü en çok Mimar Sinan Bulvarı'nda yolun karşısına geçirirken zorlandığını dile getiren Aydoğan, ister istemez trafik yoğunluğundan etkilendiğini söyledi.
Aydoğan, insanların yaya geçmekte zorlandığı yoldan sürüsü ile geçmek zorunda kaldığını anlatarak, şöyle konuştu:
"Baştan beri güzergahımız buydu. Bir zamanlar buralar tarlaydı, sonra koca koca binalar yapıldı. Yol yoktu, ağılımız şehrin ortasında kaldı ama yapacak başka işimiz yok, bu şekilde gittiği yere kadar idare edeceğiz. İnsanlar, ana yolda sürüyü gördüğünde şaşırıyor. Kimisi telefonunu çıkarıyor fotoğraf çekiyor. İnsanlar meraklı gözlerle bakıyorlar, alışık olmadıkları bir durum."
Halen 160 keçisinin olduğunu aktaran Aydoğan, ne şehir yaşamından vazgeçebildiğini ne de çobanlığı bırakabildiğini sözlerine ekledi.
aa