Ahlakın ekonomiye eşlik etmemesi sıkıntı

Ahlaki parametreler ekonomik parametrelere eşlik edemezse çok büyük sıkıntılar yaşanabilir

Fatih Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Halil Zaim, Türkiye'nin iş dünyasında hızla büyüyen bir sürece girdiğini belirterek, ''Ekonomik parametrelerde çok güzel göstergeler var, fakat ahlaki parametreler buna eşlik edemezse daha sonra çok büyük sıkıntılar yaşanabilir'' dedi.

Zaim, Uluslararası Teknolojik, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (UTESAV) ile Fatih Üniversitesi desteğiyle gerçekleştirilen ''İş Hayatında Erdemli İnsan'' araştırmasının sonuçlarını, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) Sütlüce'deki merkez binasında, işadamlarının da katılımıyla düzenlenen toplantıda değerlendirdi.

Doç. Dr. Halil Zaim, ''İş Hayatında Erdemli İnsanlar'' çalışmasının UTESAV'ın ''İktisadi Kalkınma ve Değerler Çalıştayı''nda böyle bir ihtiyaçtan bahsedilmesi üzerine başladığını söyledi.

Erdemli insan değerlerinde bir farkındalık oluşturmak, yeni çalışmalara zemin hazırlamak ve iş hayatında bu değerlerin yeniden gündeme gelmesini sağlamak amacıyla bu çalışmaya başladıklarını ifade eden Zaim, ''Bu çalışma, kendi değerlerimizden beslenen modeller üretmemiz ve bu modelleri iş hayatında uygulamamız, sonuçlarını görmemiz ve geliştirmemiz; gerekiyorsa yeni modeller üretmemiz konusunda bize cesaret vermesi bakımından önemli'' dedi.

Bu alanda daha çok çalışma yapılması ve daha çok kafa yorulması gerektiğini kaydeden Zaim, Türkiye'deki yönetim modellerinin tamamının ithal olduğunu, bu nedenle sürekli sıkıntı çekildiğini anlattı.

Zaim, bu araştırma türü model çalışmalarının muhakkak yapılması ve iş hayatında da fiilen hayata geçirilmesi gerektiğini anlattı.

Türkiye'nin iş dünyasında hızla büyüyen bir sürece girdiğini belirten Zaim, şöyle konuştu:

''Ekonomik parametrelerde çok güzel göstergeler var, fakat ahlaki parametreler buna eşlik edemeyecekse ve edemezse daha sonra çok daha büyük sıkıntılar yaşanabilir. Bakkal dükkanında erdemli olmak daha kolay. Bakkal, 'Cuma'ya gidiyorum' levhası asıyor, gidiyor. Zaten usta-çırak ilişkisi var. Kredi almıyor, faize girmiyor. İhracat yapmıyor. Teminat mektubu, hisse senedi yok. Riskli hiçbir şeye girmeden dükkanı devam ettiriyor. Ancak o bakkal dükkanı uluslararası süper markete dönüştüğü zaman artık, 'Cuma'ya gidiyorum' levhası da asmamaya başlıyor. 'Kredi alacak mıyız, almayacak mıyız, nasıl ödeyeceğiz maaşları' denmeye başlıyor.''

''Rekabet böyle, piyasa böyle biz ne yapalım ki'' anlayışının bulunduğunu söyleyen Zaim, ''Bunun için tam da şu anda bunların konuşulması gerekiyor. Evet güzel, büyüyoruz, şirketlerimiz dünyaya entegre oluyor ama şirketlerimiz dünyaya entegre olurken bizim değerlerimizden uzaklaşıyorsa o entegrasyonun da gerçekten beklenen neticeyi vermesi mümkün gözükmüyor.'' diye konuştu.

''Türkiye bütün devletlere rol modeli''

Zaim, Türkiye'nin tüm devletlere rol model olduğunu vurgulayarak, ''Ancak bunun en az farkında olan toplum Türkiye toplumu. Çünkü bütün dünya rol model görüyor bizi. Balkanlar, Orta Asya, Afrika, Avrupa öyle görüyor, ama bir tek biz kendimizi öyle görmüyoruz. Yurt dışına çıktığınızda ayan beyan görünüyor bu'' diye konuştu.

Daha sonra, ''İş Hayatında Erdemli İnsan'' araştırmasının sonuçlarını açıklayan Zaim, şöyle devam etti:

''Modelimiz bunun üzerine kurgulandı. İster yönetici olsun, ister çalışan bu özelliklerden bir tanesi, mesleki liyakat, şimdiki ifadesiyle mesleki yetkinlikler. İşini dosdoğru, Allah'a ve Resulüne takdim edecekmiş gibi, onlar tarafından görüldüğünü bilerek işini şuurla yapan bir insan. İkincisi de ahlaki yetkinlikler. Rahmetli babam (Prof. Dr. Sabahattin Zaim) bu iki konu hakkında sürekli şunu derdi; 'Ahlaki yetkinlikler arabanın direksiyonu, mesleki yetkinlikler de motorudur. Motor ne kadar güçlü olursa olsun, direksiyonla onun hakimiyetini sağlamazsanız şarampole uçma ihtimali yüksektir. Eğer insanın ahlaki yetkinlikleri zayıfsa mesleki yetkinliklerinin güçlü olması bu insanları daha tehlikeli hale getirir.''

2 bin kişiyle görüşüldü

Zaim, araştırma kapsamında bir anket çalışmasıyla erdemli insanın en önemli özelliklerinin ne olması gerektiğine dair sorular sorduklarını ve 3 bini aşkın kişiye ulaştıklarını, bunların bir kısmını eleyerek 2 bini aşkın anket sonucunu değerlendirdiklerini kaydetti.Çalışanlar için en önemli görünen nitelikler arasında ''dürüstlük'' niteliğinin açık ara önde olduğunu vurgulayan Zaim, şöyle devam etti:

'' Çalışanlar için saygılı ve güvenilir olmak çok önemli. Yöneticiler içinse inançlı ve özgüven sahibi olmak dürüstlüğün yanında önemli görülmüş. Çalışanların sorumluluk sahibi olduğu ifade edilmiş. Çalışanların 'yenilikçi olmaları' ve 'iletişim becerileri' eksik görünen tarafları olarak tespit edilmiş. Yöneticiler de ise 'çalışanlarına karşı adil olma' konusunda bir eksiklik tespit edilmiş''

Zaman

Güncel Haberleri