Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, özellikle dijitalleşme öncesinde, toplumlarda sosyal dengeyi sağlayan geleneklerin ortadan kalktığını belirterek, "Güvenin merkezi, sığınılan son kale olan aileyi korumamız gerekiyor. Aileyi koruyamazsak gelecek nesilleri kaybederiz." dedi.
Tarhan, Avusturya'nın başkenti Viyana'da Türk Akademik Eğitim Topluluğu tarafından düzenlenen "Değerler Psikolojisi, Güzel İnsan Modeli" konulu konferansta değerlendirmelerde bulundu.
Ülkede yaşayan Türklerin yoğun ilgi gösterdiği etkinlikte, Sanayi Devrimi ile başlayan değerler değişimine işaret eden Tarhan, Batı medeniyetinde yaşanan krizin temel nedenlerine dikkati çekti.
Batı'da insanların zevk ve ben merkezli bir yaşam sürdüğünü vurgulayan Tarhan, dijitalleşmenin yaygınlaşmasıyla insanların yalnız yaşamı tercih ettiğini, bu durumun da mutsuzluğa neden olduğunu anlattı.
Modernizmin insanların yaşama gayelerini olumsuz yönde etkilediğini dile getiren Tarhan, insanların dünyevileşerek manevi değerlerden uzak daha bencil bir yaşam tarzına yöneldiğini söyledi.
"Modernizmin sorunlarının çaresi Anadolu irfanı"
Tarhan, Batı toplumlarında bilhassa genç bireylerin toplumsal sorumluluklardan kaçarak daha izole bir yaşam sürmeyi hedeflediğini kaydederek, "Batı medeniyeti sayısı çok fazla olan bu insanlara çareler üretmiyor. Buna çözüm üretecek kaynaklar bizim değerlerimizde var, Anadolu irfanında, Yunus Emre'de, Mevlana'da var." ifadelerini kullandı.
Başarılı olarak nitelediği kapitalizmin mutsuz insanlar yığınına yol açtığını belirten Tarhan, yine kapitalizm yüzünden ölçüsüz tüketimin dünyada gelir dağılımı eşitsizliğine neden olduğunu aktardı. Tarhan, bugün dünyayı etkileyen göç hareketliliğinin temel sebeplerinden birinin de ölçüsüz tüketim kaynaklı gelir eşitsizliği olduğuna dikkati çekti.
Özellikle dijitalleşme öncesi toplumlarda, sosyal dengeyi sağlayan örf, anane, gelenek ve adetlerin ortadan kalktığını söyleyen Tarhan, "Güvenin merkezi, sığınılan son kale olan aileyi korumamız gerekiyor. Aileyi koruyamazsak gelecek nesilleri kaybederiz." görüşünü paylaştı.
Değerlerin temelinde dürüstlüğün yattığını vurgulayan Tarhan, güven, karşılık beklenmeden yapılan iyilik, şefkat, merhamet gibi değerlerin toplumda yeniden güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kötülük karşısında iyiliğin etkin olması gerektiğini anlatarak, şöyle konuştu:
"İnsanlığın geleceğini kurtarmak ve kötülüğü azaltmak için karşılıksız iyilikler yapılması gerekiyor. Menfaat ve çıkarcılığın etkili olduğu böyle bir dönemde iyilik yapmak çok daha etkili oluyor. Batı toplumunda yaşayan Müslümanların elinde bulunan en etkili silah, rastgele iyilik yapmaktır. Burada yaptığınız iyiliklerle insanların kalplerinin Allah'a ısınmasına vesile olabilirsiniz."
aa