Bu çalışma ile hekimlerin tanıya uygun ilaç yazıp yazmadığı tespit edilecek. İzlemeler sonucunda klinik rehberlere uygun reçete yazmadığı ortaya çıkan hekimlere, akılcı ilaç kullanımı konusunda internet ortamında eğitim verilecek. Bakanlığın 6 ilde toplam 5 bin reçete üzerinde yaptığı ve geçen yıl yayınladığı çalışmada bademcik iltihabı teşhisi ile yazılan reçetelerin yüzde 86 oranında rasyonel olmadığı tespit edilmişti. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre dünya genelinde akılcı olmayan reçete oranı ise yüzde 50.
Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Hakkı Gürsöz, Bakanlık bünyesinde son 10 yıldır reçete değerlendirme çalışmalarının devam ettiğini, sağlık bilişimine yapılan yatırımlar neticesi elektronik sistemlerin yaygın kullanılmaya başlanması ile bu çalışmaların daha kolay yapılabilir hale geldiğini belirtti. Gelişen teknoloji ile birlikte milyonlarca reçete üzerinden raporlama çalışmaları yapılabildiğine dikkat çeken Gürsöz, "Sisteme kayıtlı olan hasta bilgileri, tanı ve tanıya ilişkin yazılan reçeteler veri bankasında depolanıyor. Veri madenciliği yaparak reçete analizlerini çıkartabiliyoruz." dedi.
Bu imkanlardan faydalanarak akılcı ilaç kullanımı konusunda Türkiye'deki mevcut durumu görmek üzere harekete geçtiklerini aktaran Gürsöz, "Tanılar ile reçeteleri karşılaştırarak tanıya uygun ilaç yazılıp yazılmadığına bakıyoruz. Burada da klinik rehberleri baz alıyoruz." diye konuştu. Her hastalık için tavsiye edilen ilaç gruplarının belli olduğunu kaydeden Gürsöz, bunun dışında yazılmış reçeteleri irrasyonel olarak kabul ettiklerini söyledi. Bu durumun tedavide başarısızlığa yol açtığını, yan etkileri dolayısı ile hastaya zarar verebileceğini aktardı.
"BADEMCİK İLTİHABI TEŞHİSİ KONULAN 691 REÇETENİN YÜZDE 86'SI İRRASYONEL"
Bartın, Bayburt, Denizli, Eskişehir, Gümüşhane ve Karabük'de aile hekimlerinin reçeteleri üzerinde yapılan ve geçen yıl yayınlanan bir çalışmada, toplam 4 bin 942 reçetenin incelendiğini aktaran Gürsöz, "Bu reçetelerin 691'inde bademcik iltihabı tanısı vardı. Yazılan ilaçların yüzde 86'sı klinik rehberlere uygun değildi. Sinizüt tanısı konulan 159 reçetenin yüzde 43'ü, orta kulak iltihabı tanısı konulan 31 reçetenin ise yüzde 64'ü uygun çıkmadı. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre dünya genelinde akılcı olmayan reçete oranı yüzde 50." şeklinde konuştu.
AİLE HEKİMLERİNİN REÇETELERİ İZLENECEK
Reçeteler üzerindeki izleme değerlendirme çalışmalarının tüm Türkiye'ye yaygınlaştırılmasının gündemde olduğunu aktaran Gürsöz, şöyle devam etti: "Bu durumun önüne geçmek, aile hekimlerimizi akılcı reçeteleme konusunda bilgilendirmek ve teşvik etmek için bir müdahale planı da oluşturduk. Akılcı ilaç kullanımının anlatıldığı uzaktan eğitim modülü geliştirdik. Reçete değerlendirme projesinin de pilot çalışması tamamlandı. 2013 ile beraber bunu daha çok sayıda hekime ulaştıracağız. Sağlık personeli ve halka yönelik tanıtım faaliyetleri gerçekleştireceğiz. Bu amaçla kamu spotları hazırlanacak. Olur verilmesi halinde izleme değerlendirme çalışmaları yaygınlaştırılarak, aile hekimliği bilgi sistemi üzerinden reçete analizleri yapılacak. Toplam 22 bin aile hekiminin reçeteleri izlenecek. Problem tespit ettiğimiz noktalarda hekimlerimize pozitif yönde geri bildirimler olacak. Bu geri bildirimler destekleyici yönde olacak."
Gürsöz doktorların klinik rehbere uygun olmayan reçetelemelerinde, maruz kaldıkları yoğun tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinin de etkili olabileceğinden hareketle ilaç mümessillerinin de akılcı ilaç kullanımı konusunda eğitileceğini aktardı. Akılcı ilaç kullanımının tıbbi, ekonomik ve sosyal bir gereklilik olduğunun altını çizen Gürsöz, konunun tıp fakültelerinde de ele alınması için YÖK'ten bir randevu talep ettiklerini söyledi.
Cihan