Uğur Öztürk'ün haberi
Sigarayla mücadelede alınan yüksek seviyedeki önlemlere rağmen alkolün zararlarının görmezden gelindiğine dikkat çekilen raporda, alkol kullanımının boyutu, zararları, hukuki düzenlemeler ve alınması gereken önlemler sıralandı. Alkolle mücadelenin devletin Anayasal görevi olduğunu belirten Tüketiciler Birliği, alkol probleminin çözümü için bir an önce önlem alınması gerektiğini belirtti.
Tüketiciler Birliği Genel Başkan Vekili Mehmet Muta Şahin, Türkiye'de alkol kullanımının kırmızı alarm verdiğini açıkladı. Şahin, Genel Merkez binasında hazırladığı "Alkol Raporu"nu kamuoyuna duyurdu. Son yıllarda Dünya Sağlık Örgütünün başını çektiği dünyanın alkole karşı savaşında alkol alışkanlığının artışının dikkat çekici bulunduğunu belirten Şahin, gerek bireysel, gerekse toplumsal zararlarının net bir şekilde bilinmesine rağmen görmezden gelinen alkol probleminin neredeyse önlenemez bir hal aldığını söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 58. Maddesinde yer alan "…Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır" hükmünün yerine getirilmemesinin problemin büyümesinde en büyük etken olduğuna dikkat çeken Şahin, "Gerek devlet ve devlete bağlı ilgili kurum ve kuruluşların ihmalkârlığı, gerekse özel sektör alkollü içecek üreticilerinin sadece para kazanmaya yönelik yaklaşımları ile alkol sorununun günden güne daha da rahatsız edici boyuta varması, bizi bu raporu hazırlamaya sevk etmiştir. Tüketiciler Birliği tarafından hazırlanan bu raporda, Türkiye'deki alkol tüketim miktarlarını, alkolün zararlarını, devletin sorumluluklarını; toplumun bu konuda bilinçlenmesi için gerekenleri ve daha güzel bir dünya için önerilerimizi bulacaksınız." dedi.
Türkiye'deki alkol tüketimindeki artışın istatistiki verilerini aktaran Şahin, "Türkiye'deki alkol tüketimi son beş yıl içerisinde giderek artmaktadır. Medya ve pazarların küreselleşmesi ile gelişen satış ve pazarlama teknikleri, alkol gibi potansiyel zararlı maddelerin tüketimi de dahil olmak üzere, tüketimi arttırmak için saldırgan hale gelmiştir. Bu tetikleyici sebep yanında, hızlı sosyal ve ekonomik değişiklik, sivil çatışma, yoksulluk, evsizlik ve izolasyon da alkol tüketimini artırmış ve insanların hayatlarında alkolün yıkıcı bir rol oynama ihtimalini yükseltmiştir. Alkol alışkanlığının bazı kesimde sınıf atlama aracı olarak yorumlanması; genç ve güçlü olmanın göstergesi olarak sunulması; dostluğu pekiştirici, dertleri unutturucu olarak gösterilmesi sonucu her kesimin bilinçaltına alkol kullanma zorunluluğu yerleştirilmiştir. Özellikle yılbaşı kutlamaları, gençlik partileri, doğum günü partileri ve kokteyller ile insanlar ve özellikle gençler alkol kullanımına teşvik edilmiştir. Acı gün, mutlu gün derken alkolün hayatımızdaki yeri günden güne artmakta ve alkol kullanım yaşı da sürekli düşmektedir." şeklinde konuştu.
ALKOL'E BAŞLAMA YAŞI 11'E DÜŞTÜ
Türkiye'de de Yeşilay'ın, yaptığı araştırmalara göre 2006 yılı itibariyle alkole başlama yaşının 11'e kadar düştüğünü hatırlatan Şahin, "Aile Yapısının Bozulması, Toplumsal Yapının Bozulması, Ülke Ekonomisine Negatif Etkileri" başlıkları altında alkolün zararlarından bahsetti.
Halka açık alanlarda alkol kullanımının yaygın hale gelmesi sonucu, ailelerin çocukları ile birlikte şehrin ortak kullanım alanı parklar, piknik alanları ve mesire yerlerinin aile ortamı olmaktan çıktığına vurgu yapan Şahin şöyle konuştu: "Alkol reklamları ile ilgili önemli sınırlamalar olmasına karşın kamu kurumlarının denetim eksikliği ve gizli reklamlarla özenti oluşturulması sonucu içki kullanımı teşvik edilmektedir. Alkol kullanımının satın alma harcaması yanında, sağlığa zararları, tedavi harcamaları, ka-zalardaki maddi hasarlar, suç oranlarındaki artışlar, gençlerin ve çocuklarımızın geleceğine olumsuz etkileri, aile ve toplum açısından zararları dikkate alındığında sıfır faydaya karşılık yüksek bedeller ödediğimiz görülmektedir."
ALKOLLE MÜCADELEDE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
Sigarayla mücadelede uygulanana yüksek seviyeli önlemlerin alkolün zararlarının önlenmesi içinde uygulanması gerektiği belirtilen raporda alınması gereken önlemler ise şöyle sıralandı:
"Gençlerin içki içmeye başlama yaşını geciktirmek ve alkol tüketmeye başlayan genç insan sayısını azaltmak amacıyla, alkol ve madde kullanımına anlamlı alternatifler sağlanmalı ve özellikle gençlerin alkol konusundaki eğitimi artırılmalıdır. Alkol promosyonları, ücretsiz dağıtımlar, reklamlar, sponsorluk ve kolay erişilebilirlik gibi gençleri içki içmeye yönlendiren baskılar en aza indirilmelidir. Özellikle okul ve diğer eğitim kurumlarının alkolden arındırılmış çevrelerde olması sağlanmalıdır. Yasadışı alkol satışının ve üretimin önüne geçilmelidir. TV'lerde özendiricilikten kaçınılmalıdır. Yasalara aykırı yapılan alkol reklamları ile ilgili cezai yaptırımlar arttırılmalı ve mutlaka uygulanmalıdır. Devlet, kanunların uygulanmasını sağlamalı ve yerinde denetimlerle aksaklıklar giderilmelidir. Özellikle şehirlerarası yollardaki benzin istasyonları mülki amirlik tarafından periyodik olarak denetlenmelidir. Alkollü içkilerin satışı için ruhsat standartları yükseltilmeli ve sıkı denetime tabi tutulmalıdır. Piknik alanları ve mesire yerleri gibi halka açık yerlerde alkol kullanımı engellenerek özellikle çocuk ve gençlerin alkole teşvikinin önüne geçilmelidir."