Risale Haber-Haber Merkezi
(Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin Barla Lâhikası adlı eserinden bölümler.)
Niyetim büyük, tevfik Hüdâdan. Yalnız oda cemaatimize Yirmi Beşinci Söze kadar okudum. Ve inşaallah devam edeceğim. Emrinize tebean ve duanıza binaen fütur getirmiyorum. Maddî vazifem oradakinden daha ağırdır. Fakat her umurumda Allah’a istinad ettiğim için, ümitsizliğe düşmüyorum. Oradan ayrıldıktan sonraki füyuzattan istifade etmeyi cân ü yürekten arzu ediyorum. Nâtamam kalan Otuz İki ve Otuz Üçüncü Sözlerin de itmâmına muvaffak olmanızı eltâf-ı İlâhiyeden niyaz eylerim.
Hulûsi
***
Ben burada inşaallah emanetçi olduğum Sözler’i inâyet-i Hakla ve duanız berekâtıyla lâyıklı kulaklara duyurabileceğimi ümit ediyorum. Üstadım, müsterih olunuz, bu Nurlar ayak altında kalamazlar. Onları Dellâl-ı Kur’ân’dan enzâr-ı cihana vaz eden Hâlık (Celle Celâluhu) bizim gibi kimsenin ümit ve tahayyül etmeyeceği âciz insanlarla bile neşir ve muhafaza ettirir. Bu işi ben sa’yimle, kudretimle kazandım diyen huddâm o gün görecekler ki, o mukaddes hizmet, zahiren ehliyetsiz görünen, hakikaten çok değerli diğerlerine devredilmiş olur kanaatindeyim. Bu sebeple oradaki kardeşlerimizden Risale-i Nur’la çok alâkadar olmalarını rica etmekteyim.
Hulûsi
***
Risaletü’n-Nur, Mektubatü’n-Nur’un mütalâası, tahrir edilmesi, başkalara neşir ve tebliğe alâ-kadri’l-istitâa çalışılması gibi emr-i hayr-i azîme havl ve kuvvet-i Samedanî ve inâyet ve lûtf-u Rabbânîyle muvaffak olduğum zamanlar ki, bu evkatta evvelen ve bizzat bu fakir istifade, istifâza, istiâne etmiş oluyor; bu itibarla mezkûr saatleri çok mübarek tanıyor, firakına acıyor, o yaşayışın devamını, tekrarını, kesilmemesini ez-can ü dil arzu ediyorum.
Fakat ne çare ki, iğtinam edebildiğim kısacık vakitlerde zihnimi safîleştirip Nurların karşısına, dolayısıyla Kur’ân’ın mu’cizeleri mecmuasına ve aziz, muhterem Üstadımın medresesine ve ol Seyyidü’l-Kevneyn Peygamberimiz Efendimiz (a.s.m.) Hazretlerinin ravza-i saadetlerine ve nihayet Rabbü’l-Âlemîn Teâlâ ve Tekaddes Hazretlerinin huzur-u lâmekânîsine çıkıyorum. Bu sebeple cidden “O Nurlarla iştigal etmediğim zamanlar, keşki enfâs-ı ma’dude-i hayattan olmaya idiler” diyorum.
Hulûsi
***
Geçen hafta muhtelif iki cemaate Yirmi Dördüncü Mektubun Birinci ve İkinci Zeyillerini okudum. Dinleyenler hayran ve bu fakir de o parlak i’câz-ı Kur’ân’dan adeta gaşyoldum. Bu eserinizi Risale-i Nur ve Mektubatü’n-Nur’un en münevverleri safında mütalâa ediyorum. Bugün Cuma idi. Komşumuz Fethi Beye on bir ve on üç numaralı Sözler’i okudum. Dünyevî işlerden tahlîs-i nefîsle iğtinam edebildiğim vakitlerde, o mübarek nurlu pencerelere koşuyorum. Ruhî ve mânevî gıdamı almaya ve bulabildiğim böyle bir muhatabı da hissedar etmeye çalışıyorum.
Hulûsi
Devam edecek
ÖNCEKİ BÖLÜMLER
Lâhika mektupları hizmet-i Kur’âniyenin esaslarını ders veriyor
Hulûsi Bey ve Sabri Efendinin mektuplarının Risale-i Nur'a dahil edilmesinin beş sebebi var
Üstadın vazifesinin bitmediğine dair burhanlar
Risale-i Nur mektuplarının bendeki tesirleri
Size bu eseri yaptırtan o Nurları ayak altında bıraktırmaz
Ömrümde ilk defa olarak Üstad dedim
İhtiyaca ve hâl-i âleme göre yazdırıldığına asla şüphe kalmamıştır
Doğrudan doğruya nur-u Kur’ân olan mübarek Sözler
On Dokuzuncu Mektup ile yeniden hayata dönmüş gibi oldum