Allah, güneşe 'Cehenneme git' diyecek

Günün Risale-i Nur dersi...

Bismillahirrahmanirrahim

İşte, اِذَا الشَّمْسُ كُوِّرَتْ (Güneş dürülüp toplandığında. Tekvir Sûresi, 81:1.) şu kelâm, tekvir lâfzıyla, yani “sarmak ve toplamak” mânâsıyla parlak bir temsile işaret ettiği gibi, nazirini dahi ima eder.

Birinci: Evet, Cenâb-ı Hak tarafından adem ve esir ve semâ perdelerini açıp, güneş gibi dünyayı ışıklandıran pırlanta-misal bir lâmbayı, hazine-i rahmetinden çıkarıp dünyaya gösterdi. Dünya kapandıktan sonra, o pırlantayı perdelerine sarıp kaldıracak.

İkinci: Veya, ziya metâını neşretmek ve zeminin kafasına ziyayı zulmetle münavebeten sarmakla muvazzaf bir memur olduğunu ve her akşam o memura metâını toplattırıp gizlettiği gibi, kâh olur bir bulut perdesiyle alışverişini az yapar, kâh olur ay onun yüzüne karşı perde olur, muamelesini bir derece çeker; metâını ve muamelât defterlerini topladığı gibi, elbette o memur bir vakit o memuriyetten infisal edecektir. Hattâ hiçbir sebeb-i azl bulunmazsa, şimdilik küçük, fakat büyümeye yüz tutmuş yüzündeki iki leke büyümekle, güneş, yerin başına izn-i İlâhî ile sardığı ziyayı emr-i Rabbânî ile geriye alıp, güneşin başına sarıp, “Haydi, yerde işin kalmadı,” der. “Cehenneme git, sana ibadet edip senin gibi bir memur-u musahharı sadakatsizlikle tahkir edenleri yak” der, اِذَا الشَّمْسُ كُوِّرَتْ fermanını lekeli siyah yüzüyle yüzünde okur. (Sözler-Onuncu Söz-Zeylin Dördüncü Parçası)

Bediüzzaman Said Nursi

SÖZLÜK:
emr-i Rabbânî : herşeyin Rabbi olan Allah’ın emri
ferman : emir, buyruk
infisal etmek : görevinden ayrılmak
izn-i İlâhî : Allah’ın izni
kâh : bazan
memur-u musahhar : emre itaat eden memur
muamelât : işler
muamele : davranış, iş
sadakat : bağlılık
sebeb-i azil : memurluktan çıkarılma sebebi
tahkir : hakaret, aşağılama

Risale-i Nur Haberleri