Sıcak seçim yakıcı etkisini göstermeye başladı; polemik rüzgarı zihinleri alt üst ediyor, kalbi ziyadesiyle meşgul ediyor!
“Bu seçim çok önemli!” Kendimi bildim bileli seçimlerde hep duydum bu cümleyi. Evet, bu seçim de önemli; Türkiye Başkanını seçecek!
Sistem ne kadar iyi olursa olsun onu uygulayacak insandır. İyi insanlar ne kadar çok olursa, ne kadar çok iyi insan yetiştirilirse; iyi sistemlere o kadar kolay geçilir ve uygulanır; Bu kadar sıcaklık yaşanmadan, bu kadar gerilmeden, bu kadar yaralanmadan!
Yetişmiş insana her daim ihtiyaç var; darlıkta da, genişlikte de. İnsana çalışmak en önemli mesele, en önemli gündem, en önemli ihtiyaç…
Günlük rüzgârlara kapılmak bu ihtiyacın önemini örtebiliyor; okçuların yeri sabit nöbettir, onlar nöbetten düşmez! Bu yalın gerçekliği parıltılı gündem unutturabiliyor ne yazık ki!
Böylesi sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz.
Maddenin ve makamın parıltısı çoklarımız aldattı, aldatıyor. Sade derinliğe razı olmuyoruz nedense; iktisat, rıza ve memnuniyet dillerimizde geziyor da içimizi işlemiyor!
Kominizim bu ülkeye girmedi fakat kapitalizm girmedi diyebilir miyiz? Hem de kimlerin eliyle? Büyük sorular sormadan büyük cevaplar üretemeyiz.
Neye alet oldum, neye alet oluyorum ve neye alet olabilirim sorgulama ve endişesi derin iç gündemlerimizi doldurmuyorsa doldur boşalt kabilinden yürür gider, duvarlara çarpıp çarpıp geri döneriz!
24 Haziran önemli; 23 Haziran da, 25 Haziran da, bugün de, bu “an” da önemli. Önemsiz bir an yok ki!
Ruh dairesi, kalp dairesi, şehir, ülke, dünya daireleri birbiriyle iç içe ve geçmeli. Her daire kendine göre önemli; ruh zaman ve mekân üstü ve ebed yolcusu.
Buraya seçim samimiyeti için gelmiş, kalıcı değil, ne diye aldansın serap ışıklara.
Pencerelerden seyretmek yeterli onun için. Çivisi çıkmış gündemin derinliğine dalmak boğar insanı, unutturur yolcu olduğunu.
Vahidiyet içinde ehadiyet tecellisini kendi üzerinde bulmak; büyük bulmacayı çözmek ve seçim selametini ermek gibi bir mesele varken diğer bütün meseleler bunun alt meselesi kalır vesselam.