Yine hayretler içinde kalacağınız bir konu ile sizlerle birlikteyiz.
Altın oran: Tabiat dediğimiz şu büyük eserde, sayısız canlının ve cansızın şeklinde ve yapısında bulunan özel bir orandır. Varlıklarda bir bütünün parçaları arasında gözlemlenen, yüzyıllarca sanat ve mimaride de uygulanmış, uyum açısından ‘en yetkin boyutları’ verdiği bilinen, geometrik ve sayısal bir oran bağıntısıdır.
En belirgin örneklerine; insan vücudunda, deniz kabuklularında ve ağaç dallarında rastlanır. Mr. Platon'a göre; kozmik fiziğin anahtarı işte bu orandır…
TANIMI:
Bir AB doğrusu çiziniz. Bu doğrunun ortalarına bir C noktası koyunuz.
Kısa tarafın, uzun tarafa nispeti her zaman 1,618 oranında olması mümkün müdür?
Bir doğruda, AC / CB = 1.618 olduğu gibi, AB / AC değerleri de = 1.618 … oranında oluyorsa, bu durum çok şaşırtıcıdır. Evet, tabiatta var olan bu oranın sembolü: PHI’dir.
•Bir dikdörtgen çizdiğinizde, kısa kenarın, her zaman uzun kenara 1.618 nispette olması mümkün olabilir mi? Yani, M/m=1,618 olabilir mi?
İşte bu oranın; insan dâhil bütün canlılarda ve tabiat dediğimiz varlıklarda çok net görülmesi çok şaşırtıcı ve apaçık bir mûcizedir. Açıklanınca çok daha net anlaşılacak.
Bir matematik ve geometri uzmanının, bir doğru çizgi üzerinde veya dikdörtgende bu oranı keşfetmesi belki normal karşılanabilir, fakat varlıklar üzerine bu sembolün sürekli var olması, çok-çok ince bir hesabı gösterir. Hesap ise asla tesadüfen olamaz…
Şimdi aşağıdaki mevcut örneklere bakınız:
•İnsan vücudunda; normalde ayak A, tepe B ve göbek de C noktası alındığında, yukarıda açıklanan orantı, yani 1,618 çıkar. (AC/CB=1,618 & AB/AC=1,618’dir.)
•Ayak A, göbek B, diz bükümü C alındığında, oranlar yine=1,618’dir.
•Tepe noktası A, göbek B, omuz hizası ise C alındığında oranlar yine 1,618’dir.
•El parmak ucu A, dirsek B, bilek bükümü C alındığında oranlar =1,618’dir.
•Parmak ucu A, ikinci boğum B, birinci boğum C. Oranlar yine=1,618….
•Parmak ilk boğumu A, üçüncü boğum B, ikinci boğum C. Oranlar=1,618…
•Orta parmağın, serçe parmağa oranı da 1,618 yani altın orandır.
İnsan yüzünde de altın oran estetiği işlemektedir:
•Yüzümüzün boyu AB, enine (ab) altın oran nispetindedir. Yani, 1.618’i…
•Ağız boyu AB, burun genişliği (ab) altın oran nispetindedir. 1,618…
•Ön üst iki diş genişliği AB, ön dişlerin boyu (ab) altın orandadır. 1,618…
•Ön üst iki dişlerin her birinin eni AB, bitişiğindeki diş eninin altın oranıdır.
Amerikalı fizikçi B. J. West ile doktor A. L. Goldberger, 1985-1987 yılları arasında yürüttükleri araştırmalarında, akciğerlerin yapısındaki altın oranının varlığını ortaya koydular. Akciğeri oluşturan bronş ağacının bir özelliği de, asimetrik olmasıdır…
Bilim adamlarının, insan vücudundaki bu altın oran hakkındaki tespitleri, ancak kitap veya ansiklopedi boyutunda anlatılabilir. Biz sadece birkaç örnek gösterdik.
•Çok önemli bir belge daha: Dünyamızın kuzey kutbu A, güney kutbu B ve KÂBE’Yİ de C noktası alalım. Oran yine 1,618’dir.
•Mekke’nin Gündönümü çizgisine batı uzaklığı /Mekke’nin gündönümü çizgisine doğu uzaklığı arasındaki oran yine=1.618’dir. (Mimarların tespitlerine göre; 1.618 civarındaki [1.5-1,7 gibi] bazı kaymalar, estetiği asla bozmaz ve yine altın oran kabul edilir.)
•Mekke ve Kâbe’yi anlatan ayetteki (Âli İmran/96.: İnsanlar için inşa edilen ilk mabet, şüphesiz MEKKE'deki mübarek ve toplumlar için kılavuz olan Kâbe’dir.) Mekke’ye kadar olan harf sayısı (Arabî harflere göre) 29’dur. O ayetin toplam harf sayısı 47’dir. Yani yine altın orandadır.
Kar kristalleri: Altın oran, kristal yapılarda da kendini gösterir. Bunların çoğu gözümüzle göremeyeceğimiz kadar küçük yapıların içindedir. Ancak kar kristali üzerindeki altın oranı gözlerinizle görebilirsiniz. Kar kristalini oluşturan kısalı uzunlu dallanmalarda, çeşitli uzantıların oranı, hep altın oranı verir...
Bir vites büyülterek, altın dikdörtgen ve helezon sarmallara bir göz atalım:
Kenarlarının oranı altın orana eşit olan bir dikdörtgene "altın dikdörtgen" denir. Uzun kenarı 1,618 dm. kısa kenarı 1 dm. olan bir dikdörtgen altın dikdörtgendir. (PH1/1)
Bu dikdörtgenin kısa kenarının tamamını kenar kabul eden bir kare ve hemen ardından karenin iki köşesi arasında bir çeyrek çember çizelim. Kare çizildikten sonra yanda kalan küçük bir kare ve çeyrek çember çizip bunu asıl dikdörtgenin içinde kalan tüm dikdörtgenler için de yapalım. Bunu yaptığınızda karşınıza helezoni bir sarmal çıkacaktır. Temelinde ALTIN ORAN yatan bu sarmallar, tabiat dediğimiz eserde şahit olabileceğiniz en eşsiz tasarımları da barındırırlar.
Ayçiçeği, kozalak, salyangoz, galaksiler, koçboynuzları, iç kulak, DNA üzerindeki sarmal dizilimler bu konuda verilebilecek ilk örneklerdir.
Bunun; sarmaldaki yayların daima aynı biçimde olması ve yayların büyüklüğünün değişmesine karşın esas şeklin (sarmalın) hiç değişmemesidir.
Matematikte bu özelliğe sahip başka bir şekil yoktur…
•Tabiat dediğimiz eserde, birbiriyle ilişkisiz canlı veya cansız pek çok yapının, belli bir matematik formülüne göre şekillenmiş olması, onların özel olarak tasarlanmış olduklarının en açık delillerinden biridir.
Sanatçıların taklit ettikleri; bu kuralla tasarlanan bitkiler, galaksiler, mikroorganizmalar, kristaller ve canlılar, Allah'ın üstün sanatının birer örneğidirler.
•Tek bir taburenin bile kendi kendine olmadığı ve mutlaka bir fâili olduğu halde, hattâ var olan iki taburenin kendi kendine üst üste çıkamayacağı bilindiği halde, var olan bu ince hesaplamalar hiç tesadüf sayılabilir mi?...
***
O Allah ki seni yarattı, seni düzgün ve dengeli kılıp, ölçülü bir biçim verdi. Seni istediği her hangi bir şekilde parçalardan oluşturdu. (İnfitar Sûresi, 7-8. Âyetler.)
Biz, her şeyi bir ölçüye göre yarattık. (Kamer Sûresi, 49. Âyet.)
Rahimlerde sizi dilediği gibi şekillendiren O'dur. O'ndan başka ilâh yoktur. O mutlak güç ve hikmet sahibidir. (Âli İmran sûresi, 6. Âyet.)
İşte Allah (başlangıçta bu şekilde yarattığı) insanı, tekrar yaratmaya da kadirdir. (Târık S.,8. Âyet.)