Filistin yönetimi BM'e üyelik için destek toplama girişimlerini sürdürürken, Arap Birliği'nin Kahire toplantısında 'Filistin devleti' konusu gündemdeydi. Ancak gündemin, Filistin yönetiminin Birleşmiş Milletler üyeliği için başvurmasından öteye gittiği, bunun zaten beklendiği ve Filistinlilerin Birliğe üye Arap ülkelerinin desteğini alacağı kaydediliyor. Arap Birliği'nin tartıştığı konu, Filistinlilerin bu hedefi nasıl gerçekleştirecekleri. Filistin yönetimi, tam adaylık başvurusunda bulunacak olursa bunun için Güvenlik Konseyi'nin onayını almak zorunda. Güvenlik Konseyi'ndeyse Amerika Birleşik Devletleri, bu yöndeki bir talebi veto edecek. Bunun ise Filistinlilerin ABD ve İsrail'le ilişkilerinde önemli etkilere yol açacağı kaydediliyor.
'ÜYE OLMAYAN' ÜLKE STATÜSÜ
Filistinlilerin önündeki bir diğer seçenek ise, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na başvurarak, statüsünü, 'gözlemci' olmaktan, 'üye olmayan ülke'ye dönüştürmesi. Bu süreçte, Arap Birliği ve Avrupa Birliği'nin de katılımıyla dikkatli bir diplomasiye gerek duyulduğunu kaydeden gözlemciler, varılacak bir uzlaşmanın Orta Doğu'da görüşme fırsatlarını bile geliştirebileceği vurguluyor. Filistin yönetimi lideri Mahmud Abbas önceki gün AB'nin Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'la bir görüşme yaptı. Ashton, AB'nin "görüşmeler yoluyla bir Filistin devleti kurulmasını desteklediğini" söyledi.
GÜVENİLİRLİĞİN KALMAZ
Suudi Arabistan'ın eski istihbarat başkanı Prens Turki El Faysal ise, "ABD'nin, BM'de devlet olarak tanınmak isteyen Filistin'e destek olması gerektiğini, yoksa Arap dünyasında zaten az olan güvenilirliğini iyice kaybedeceğini' belirtti. Suudi Arabistan'ın eski Londra ve Washington büyükelçisi de olan, Kral Faysal Vakfı'nın kurucu başkanlarından El Faysal, New York Times gazetesinde, "Bir Devleti Veto Edersen, Bir Müttefikini Kaybedersin' başlığıyla çıkan makalesinde, "ABD'nin, BM'de devlet olarak tanınmak isteyen Filistin'e destek vermesi, veto etmemesi gerektiğini, aksi takdirde hem bölgedeki müttefiki Suudi Arabistan'ı, hem de Arap dünyasındaki güvenilirliğini kaybedeceği' görüşünü dile getirdi.
Yeni Şafak