Bu önemli tarihi mekanın Türk-İslam ve Hıristiyan dünyası için önemi neydi? Prof. Dr. Semavi Eyice’ye sorduk, daha önce duymadığımız yanıtlar aldık.
Prof. Dr. Semavi Eyice, dünyanın sayılı Bizans sanatı uzmanlarından biri. Söz konusu Ayasofya ve yeniden ibate açılıp açılamayacağı olunca, ona meselenin özünü sorduk. 15 asırlık Ayasofya’nın müzeye çevrilerek ruhaniyetinin bozulduğunu Hıristiyan bilimadamlarının bile söylediğini belirten Prof. Eyice, yapıdaki Türk-İslam izlerinin ‘görünmeyen bir el’ tarafından sürekli yok edildiğine de dikkat çekiyor.
Fatih’in bedduası var
Ayasofya’nın dünya tarihindeki simge yapılardan biri olduğuna dikkat çeken Prof. Eyince, önce bunun nedenini açıklıyor: “Burası bin yıl dünyanın en büyük kilisesiydi. Fetih sonrası beş asır cami kalmış. Fatih, Ayasofya Camii Vakfiyesi’nde de amaç dışı kullanmak isteyenler için ‘Allah’ın gazabı onların üzerinde olsun’ bedduası etmiş. İstanbul’un işgalinde bile kimse Ayasofya’da namazı engellemeyedi”
Türk izleri siliniyor
Prof. Eyice, Ayasofya’daki ‘görünmeyen ele’ de dikkat çekiyor:“Ayasofya’da Hıristiyanların sultana hediye için duvarlardan düşen mozaiklerden yaptığı bir tuğra vardı, birden yok oldu. Tesadüfen Topkapı Sarayı deposunda buldum da yerine asıldı. Arapça levhalar restorasyon gerekçesiyle indirildi. Rahmetli Ayverdi cebinden parayla 10 yıl sonra astırdı. Kiliseden çevrilen camilerde imam hutbeye Müslüman Türklüğü temsil eden yeşil sancak-kılıçla çıkardı. Sancak depoda çürümüş bulundu, kılıç kayıp. Neler, neler! Görünmez bir el Türk izinin olmasını istemez Ayasofya’da”
50’lilerde ibadete açıldı
Trabzon’daki Ayasofya’nın ibadete açıldığını belirten Prof. Eyice “O zaman kıyamet kopmadı. İstanbul’daki Ayasofya’nın da en azından eskiden ibadet edilen bölümü açılabilir. Ayasofya müzeye çevrildikten sonra, aslında 50’li yıllarda da ibadete açıldı, namaz kılmaya izin verildi ama o da uzun sürmedi”
HRİSTİYAN UZMANLAR BİLE ‘CAMİ KALSIN’ DEDİ
Bin sene kilise ve 481 sene camii olarak ‘ibadethane’ görevi gören Ayasofya, 1934’te gerçekliği tartışmalı bir kararnameyle müzeye çevrildi. Restorasyonu yapan bilim kurulundaki Alman profesör Erchard Ungar bile “Ayasofya’nın ibadet edilen kısmı aynen ibadete açık kalmalı” görüşü bildirmişti. O dönem tartışmalara dünyadaki ünlü Hıristiyan Bizans uzmanlarının da katıldığını belirten Prof. Eyice “Dünyanın en önde gelen Bizans uzmanlarından Hıristiyan Prof. Dr. Schweinfurth ve Prof. Diehl’de Ayasofya’nın cami kalmasını savunmuştu. Asistanlığını yaptığım Berlin Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Schweinfurt ‘Ayasofya’nın camilikten çıkarılması, binanın ruhaniyetini kaybettirdi. Keşke cami olarak kalsaydı’ görüşündeydi” diyor.
Star