Risale Haber-Haber Merkezi
İstanbul’un fethinin sembolü olarak İslami gelenek doğrultusunda şehrin en büyük kilisesi olan Ayasofya, Camiye dönüştürüldü. Fetihten sonraki ilk Cuma namazı 1 Haziran 1453 tarihinde kılındı.
O kutlu dakikaları, büyük bir heyecan ve coşku ile nakleden Askerî Müze'nin kurucusu Ferik Ahmed Muhtar Paşa'nın (ö. 1926) Feth-i Celil-i Kostantiniye adlı eserinden takip edelim:
“Fethi müteakib en mühim hadise Ayasofya'da ilk Cuma namazının kılınmasıdır. Mimarlar ve işçiler geceyi gündüze katıp çalışarak Salı günü fetholunan şehrin en büyük kilisesinde cumaya kadar lüzumlu tadilatı yaptıktan sonra Padişah, emirleri, mücahitleri, gazileri ve büyük bir alay ve erkânla gelip içeri adımını atar atmaz, mabedin içinde ilahî bir gulgule yükseldi, hafızlar okumaya, müezzinler salalara, ezanlara başladılar. Cemaat bir ağızdan tekbir alıyor ve kubbe aksisedalarla uğulduyordu. Nice dem bu lahutî avaz sürüp gittikten sonra müezzinler, “İnnallahe ve melaiketihi…” ayetini yanık seslerle okumaya başlayınca Akşemseddin Hazretleri, Sultan Mehmed Han-ı Sani Hazretleri'nin koltuğuna girip tazim ile müşarünileyh hazretlerini minbere çıkardı. Etrafa nur-i hidayet saçan seyf-i Muhammedî elinde parıl parıl parlıyordu.
Hazret-i Fatih minberde yüksek ve mehib bir sesle “Elhamdülillah, Elhamdülillah…” diye hutbe okumaya başlayıp Cenab-ı Mün'im ve Muhsin-i hakikiye teveccüh ile şükür ve mahmedet eylediği zamanda idi ki, camide mevcut bütün gaziler, mücahid-i din-i Mübin, bir acib inbisat, sürur ve zevk ile gaşyolmak derecelerine gelip feryad-ı şadümani ile gözlerinden sel gibi yaşlar dökmeğe başladılar.
Hazret-i Fatih, kaide-i üslub-ı hatib üzre hutbeyi okuyup eda ettikten sonra minberden inerek Akşemseddin Hazretleri'ni imamete geçirip Cuma namazını ol vaktin icabatına göre mücahidin-i din-i Mübin safları önünde ifa eyledi.”