İngiltere'de yayınlanan haftalık Economist dergisi, Ayasofya'nın tekrar ibadete açılıp açılmayacağı yönündeki tartışmalara yer ayırdı.
Derginin yazısı şöyle başlıyor: "20 Mayıs 1453'te Sultan II. Mehmet uzun zamandır arzuladığı şehre girdi ve bir avuç toprak almak için yere eğildi. Artık Hagia Sophia katedrali Ayasofya camii olmuştu. Türkiye'nin dindar Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fethin 561'inci yıldönümünde Ayasofya'da namaz kılacağı söylentilerinin çıkması, 1453'teki sahnenin tekrarlanacağı yönünde ümitleri artırdı."
Economist'in makalesinde, her ne kadar hükümetin bu planları "fantazi" olarak nitelediği belirtilse de, "Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) içerisinde eski Bizans katedralinin camii olarak tekrar ibadete açılması gerektiğini açık biçimde dile getirenler var" deniyor.
Yazı şöyle devam ediyor: "Ancak bu söylentilerin ortaya çıkması dahi Ortodoks Kilisesi'ni rahatsız ediyor. Patrik Bartolomeo, 'Ayasofya katedrali Hıristiyanlığın bir sembolü olarak inşa edilmişti. Eğer ibadete açılacaksa bu Hıristiyanlık'tan başka bir din için olamaz' diyor. İslamcılar ise, Ayasofya'nın camii olarak açılmasının yasal dayanağı olduğu görüşünde. Ayasofya'nın Sultan II Mehmet'e ait olduğu hatırlatılıyor ve Sultan'ın vasiyetinde 'Ayasofya ahirete kadar camii olarak kalacak' dediği hatırlatılıyor."
'Gülen'in yeni hamlesi mi?'
Makalede Ayasofya tartışmalarının güncel siyasi bir ayağı olduğu da vurgulanıyor ve "İlginç bir şekilde Fethullah Gülen hareketine yakınlığı ile bilinen Milletvekili Hami Yıldırım 3 Mayıs'ta Ayasofya'nın camii olarak ibadete açılması için bir yasa teklifi sundu." deniyor.
Economist'in yazısı şöyle sonlanıyor: "Yargıdaki öğrencileri aracılığı ile hükümete karşı yürüttüğü yolsuzluk soruşturması hükümeti sarsamayınca Sayın Gülen iktidarın din vurgusunun altını oymaya çalışıyor. AKP Milletvekili Bülent Turan 'Önümüze Ayasofya'yı yem olarak atıyorlar. Ancak bu tuzağa düşmeyeceği' diyor. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise, Ayasofya yasa teklifi sorulunca sadece yavan bir şekilde 'Hükümetin gündeminde yok' diyor.
BBC