Bab-ı Nûn iki yaşında

Bursa'da İslam sanatlarını genç kuşakla tanıştıran Bab-ı Nun ikinci yılını kutladı.

Bursa’da Klasik İslâm sanatlarının icra edilerek genç kuşaklara aktarıldığı Bab-ı Nun Gelenekli Sanatlar Atölyesi, kuruluşunun ikinci yılını bir dizi sanat etkinliğiyle kutladı.

 Bursa’da Irgandı köprüsünün üzerinde faaliyet gösteren Bab-ı Nun Gelenekli Sanatlar Atölyesi’nde bir yandan Türkiye’nin önde gelen hat, tezhip, ebru ve naht ustaları sanatlarının inceliklerini yeni nesillere öğretiliyor, diğer yandan da yüreğinde musikiye açık kapı bulunanlara ney dersleri veriliyor.

30 Mart Salı günü Bursa Ördekli Hamamı Kültür Merkezi, Bab-ı Nun Atölyesi’nin kuruluş yıl dönümü merasimine ev sahipliği yaptı. Program için Türkiye’nin dört bir yanından klasik İslâm Türk Sanatı sevdalıları Bursa’ya akın etti. Ulu Camii gezisiyle başlayan program, Ördekli Hamamı Kültür Merkezi’nde devam etti.

Bursalı sanat sevdalılarına “Bugünün penceresinden hat sanatı” serlevhalı konuşmayla hitap eden Hattatların Şeyhi Hüseyin Kutlu, hat sanatının gönül işi olduğunu belirterek bu sanatta terakki etmenin sabır, emek ve uzun yıllar istediğini belirterek sözlerini şu cümlelerle sürdürdü: “Biz, birileri gibi Kültür Bakanlığı’ndan yardım istemiyoruz. Kimseden bir şey beklemiyoruz, sadece bu sanatın kıymetinin anlaşılmasını istiyoruz.

Hattatlık bir defa, her şeyden önce gönül işidir. Bu gönül sevdasına düşmeyen hat sanatını anlayamaz. Bununla birlikte hat sanatını anlayamamak başka bir şeydir; bu güzel sanatın kıymetini bilmemek ise daha başka bir şeydir.

İnsanlarımızın hat sanatına sahip çıkması lazım. Bu sanat, senin, benim değil; hepimizin sanatıdır. Dedelerimiz yıllarca bu sanata emek vermiş, şimdiki mesuliyetsizlik, insanın ciğerini yakıyor. Ceddimizden kalan yadigârlara gören gözle bakabilenler, nasıl büyük bir mirasa sahip olduğumuzu anlar.

Hattatlarımıza tavsiyem, kimseden bir şey beklemesinler, sabırla yollarına devam etsinler. Bu sanat Türkiye’de bir zamanlar bitmek üzereydi, tükenmek üzereydi. Hocam Hattat Hamit Aytaç bu sanatı bizlere intikal ettirdi.”

Merasimin onur konuğu Hattat Hüseyin Kutlu, talimatı üzerine Bursa’da hat dersleri veren icazetli öğrencisi Hattat Mahmut Şahin’in emeklerine vurgu yaparak, Şahin’in Bursa’da hat sanatı için güçlü bir ışık yaktığını söyledi.

Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Hattat Mahmut Şahin, Bursa’nın Osmanlı döneminde hat sanatı açısından velüd bir merkez olduğunu, Bursalı hattatların sanat tarihimize çok önemli eserler armağan ettiğini; Bursa Ulu Camii’nin bir hat sanatı müzesi olduğunu belirterek Bab-ı Nun’un ikinci kuruluş yıldönümüyle ilgili hissiyatını “Bab-ı Nun’daki tüm çabalarımız, Bursa’nın yakın tarihte olduğu gibi bir İslâm sanatı merkezine dönüşmesi içindir. Haftada bir gün de olsa Bursa’ya gelerek Bursalı sanat dostlarıyla birlikte olmak, Irgandı köprüsü üzerinde, kamış kalemden zikir sesi almak, Gökdere’nin çağıltısını işitmek ve ders verdiğimiz talebelerin sanatta ilerleyişine şahit olmak bizleri mutlu ediyor.” cümleleriyle tamamladı.

Bestekâr hattatların sanat ve tasavvuf musiki konseriyle sona eren kutlama programında Hattat Mahmut Şahin, hocası Hattat Hüseyin Kutlu’ya Bab-ı Nun Gelenekli Sanatlar Atölyesi çalışanlarının ortak mesaileriyle hazırladıkları hat ve kat’ı sanatı eserlerinin takdiminde bulundu.

Dünya Bülteni

Edebiyat Haberleri