Fazlı mert'in haberi:
Yeni eğitim ve öğretim yılı başlarken, Emniyet, Milli Eğitim ve sivil toplum kuruluşları, uyuşturucu ve madde bağımlılığına karşı seferberlik başlattı. Gençleri korumak için ‘Gençlere El Kitabı’ hazırlayan uzmanlar, bağımlılığa karşı en büyük adımın ‘hayır!’ diyebilmek olduğunu belirtti.
“Okuduğum lisede en yakın arkadaşım madde bağımlısıydı. Ben de kullanabilirdim. Daha sonra ‘Bir kereden bir şey olmaz! Ben bağımlı olmam’ diye düşündüm. ‘İstersem bırakırım’ demeye başladım. Kendimi kontrol edebileceğimi düşündüm ama çok yanıldım. Daha sonra bırakmak istedim ama bırakamadım. ‘Bıraktım, bir daha başlamam’ diyor insan ancak bu meret bırakılmaz ki!” Bu sözler, Madde Bağımlılığı Önleme Şubesi’ne gidip uyuşturucuyu bırakmak istediğini söyleyen A.D.’ye ait. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube Müdürlüğü Madde Bağımlılığını Önleme ve İzleme Büro Amiri Dr. Ali Ünlü ve Uzman Psikolojik Danışman Uğur Evcin “Gençlere El Kitabı” adlı kitapçık hazırladı. Kitapçıkta alkol, sigara, uyuşturucu türlerinin gençleri nasıl cezbettiği ve gençlerin, ailelerinin, eğitimcilerin nasıl tedbirler alacağı sıralandı. Kitapçığın İstanbul’daki tüm okullara dağıtılacağı kaydedildi. Kitapta gençleri tuzağa düşüren yöntemler ise arkadaş çevresi, okul çevresi gibi yeni ortamlar olarak belirtiliyor.
Gençler arasında olumsuz durumlar karşısında hayır demenin çok önemli olduğuna değinen Uğur Evcin, gençlerin uyuşturucu kullanan arkadaşlarına karşı da çok dikkatli olmaları gerektiğini söylüyor.
Evcin, “Çoğumuz madde bağımlılığının yakınlarımızda olamayacağını düşünür. Oysa madde kullanım problemi hiç de zannedildiği kadar uzağımızda değil. Çoğu kez sigara ile başlayan, alkol ve diğer bağımlılık yapıcı maddelerle devam eden bir zincir etrafımızı sarmış durumda. Madde kullanımı ve bağımlılıkla mücadelenin başarıya ulaşmasında Milli Eğitim Bakanlığı, medya, adalet teşkilatı, sağlık kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının ortak dayanışma içerisinde olmaları son derece önemli.” ifadelerini kullanıyor. Uzman Evcin, “Bağımlı kişi maddeyi alabilmek için önce mevcut parasını bitirir. Çevresindeki insanların değerli eşyalarını ve paralarını çalmaya başlar. Hırsızlık, gasp, yankesicilik gibi suçlara karışır ve suç işlerken yakalanır, özgürlüğünü kaybeder. Maddenin vücuduna verdiği zarardan dolayı da sağlığını ve en sonunda hayatını kaybeder.” diyor. “Yaşam becerilerinden biri olan ‘Hayır!’ demek, güvenli davranışın bir göstergesidir.” diyen Evcin, istenmeyen tekliflere hayır demeye başladıkça kişinin hayat üzerindeki kontrol duygusu ve kendine olan güveninin artacağını kaydediyor. ‘Hayır’ demeyi öğrenemeyen kişinin, ilk adım olan deneme basamağı ile karşı karşıya kalacağını vurgulayan Evcin, şu uyarılarda bulunuyor: “Ne zaman ve nasıl ‘Hayır!’ demeli; istenilen şey öncelikleriniz ve yapmak istedikleriniz ile çelişiyorsa, karşınızdaki kişi sizin üzerinizde baskı kurmaya çalışıyor ve çok ısrarcı davranıyorsa, sizden istenen şey size veya başkalarına zarar verebilecek bir şeyse mutlaka ‘Hayır’ demelisiniz.” Uzman psikolog, arkadaşı madde kullanıcısı olanlara şu uyarılarda bulunuyor: “Madde kullanım problemi hakkında herhangi bir bilgiye sahip olmadan arkadaşınızı suçlamaktan kaçının. Madde kullanımına başlama sürecini ve nedenlerini dinlemeden ve algılamadan doğrudan ahlak dersi vermeye kalkışmayın. Arkadaşınızın her söylediğine güvenmeyin. Çünkü madde kullanan kişiler çok fazla yalan söylerler. Onun tıbbi anlamda bir hasta olduğunu unutmayın. Ona karşı öfke gibi duygularınızı kontrol altında tutun. Arkadaşınızı, okul rehber öğretmeni ile görüşmeye teşvik edin.”
Gençler, bu sözlerle tuzağa düşürülüyor!
Yağcılık; sen gidince buranın tadı tuzu kaçar.
Yalnız bırakma; eğer gidersen bir daha yüzüne bakmam.
Yalvarma; ne olur hatırım için bir kez. Beni kırma.
Ödül vaat etme; bak bunu yaparsan seni o kızla/erkekle tanıştıracağım.
Aşağılama; hadi süt çocuğu sen de. Ana kuzusu.
Zaman