Haber Yorum: Hüseyin Gozan
RİSALE HABER - ÖZEL
The Independent gazetesinin yazarlarından Peter Oborne İngiltere’de ana akım medyanın temsilcilerinden The Sun gazetesinin manşete taşıdığı haberlerde Müslümanları gereksiz ve orantısız bir şekilde suç işleme potansiyelleri güçlü bir kesim olarak tanımladıklarını iddia etmektedir. Georgetown Üniversitesi Asya Araştırmaları ve Medya bölümünün şefi Nathan Lean, İslmofobyanın dünya ölçeğinde yaygınlaşmasında medyanın temel bir rol oynadığını dile getirmektedir. Bir diğer uzman Prof. Humayun Ansari ise medyanın yanı sıra politikacıların da bu fobinin yaygınlaşmasını pekiştirdiklerini, münferiden işlenmiş suçların İslam’a mal edilerek sorunun daha karmaşık bir hal almasına yol açtıklarını ifade etmektedir.
Medya ombudsmanı Max Fisher ise Amerika Birleşik Devletleri’nde Fox News’in İslamofobya konusunda mesleki etik ile uyuşmayan bir yayıncılık yaptığına dikkat çekti
Irk ve Etnik Çalışmalar Ansiklopedisi (Encyclopedia of Race and Ethnic Studies) yazarlarından Elizabeth Poole’a göre Islamofobyanın yaygınlaşmasında medyanın rolüne dair yaptığı bir araştırmada 1994 ile 2004 yılları arasında İngiltere’de günlük yayın yapan gazetelerin haber, makale ve yorumlarında İslam ve Müslüman algısını ele aldı. Bu gazetelerde yaygın yaklaşımın negatif bir bakış açısından beslendiğini ve haberler dizayn edilirken Müslümanların görüşlerinin pek de gözetilmediğini tespit etti.
Aynı araştırmanın diğer sonuçlarından biri de Müslümanların Batı’nın güvenliği ve değeleri açısından bir korku ve tehdit algısı ile birlikte değerlendirildikleri ortaya çıktı.
Javad H. ve Benn T. İse Batı medyasında İslam’a ve Müslümanlığa yönelik düşmanlığın kökeninde İslam algısının “barbarlık, akıl dışılık, ilkellik ve cinsiyet ayrımcılığını gözeten” bir anlayışla ele alınmasıdır.
Medya ve kimlik konularında çalışan yazarlardan Yulia Egorova ve Tudor Parfitt Avrupalı araştırmacıların kitle iletişim araçlarında sıklıkla dolaşıma soktukları “İslami terör”, “İslami bombacılar, “İslami şiddet” kavramıyla Müslüman olmayanların İslama ve Müslümanlığa ilişkin olumsuz bir algının yaygınlaşmasına yol açtıklarını dile getirmektedir.
John E. Richardson'ın 2004 yılında yayımladığı İslamın Yanlış Temsili: İngiliz Medyasının Söylemive Irkçılk (Mis)representing Islam: the racism and rhetoric of British broadsheet newspapers) adlı kitabında ele aldıkları olumsuz örnekler üzerinden Müslümanlığa karşı önyargıların yaygınlaşması konusuna dikkat çekmektedir.
Bu alana ilişkin bir diğer çalışma ise John E. Richardson tarafından yapıldı. Bu araştırmanın en önemli bulgularından biri İngiliz toplumunda ana akım medyanın haberlerinin, makalelerinin ve yorumlarının % 85’inin Müslümanları korku ve tehditin kaynağı biçiminde tanımlamış olmasıdır.