Risale Haber-Haber Merkezi
Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan, Bediüzzaman'ın İslamiyeti, büyük insanlık olarak yorumladığını söyledi.
İslâmî duyarlıkları gelişkin birinin, güyâ karşısındakini ikna edebilmek kaygısıyla, "Sadece İslâmî açıdan değil, insanî açıdan bakıyorum meseleye" cümlesini kurduğunu ifade eden Kaplan, "Böylelikle, 'insanî olan'ı, evrensel / aslî; 'İslâmî olan'ı, 'yerel' / arızî bir yere yerleştirdiğini fark edemiyor bile. Oysa bu, hakikati örten, yıkıcı bir psişe bozulması ve zihin savrulması hâlidir. Böyle bir -müslüman- zihnin, insanlığa verebileceği bir şey olabilir mi?" diye sordu.
Bediüzzaman'ın "İslâmiyet, insaniyet-i kübrâ [büyük insanlık]dır" dediğini hatırlatan Kaplan, "Bediüzzaman, bu gerçeği derinlemesine kavrayarak hareket edebilen düşünürlerin başında geliyor ve bu gerçeği enfes bir dille şöyle ifade ediyor 23. Söz'de: "İman, insanı insan eder. Belki insanı sultan eder. [Çünkü seküler-kapitalist Batı uygarlığı gibi, bütün tabiî varlıkları, cansız, hükmedilecek bir nesne olarak konumlandırarak, tabiatı -ve diğer insanları- yok eden bir sürecin temellerini atmak yerine, Yaratıcı'yı tesbih eden canlı varlıklar olarak kabul eder; insanı, Yaratıcı'yla ve kâinât'la dost hâline getirir; cemâl ve kemâl noktasına ulaştırarak insanın idrak kapılarını sonsuza -kadar- açar]. Küfür, insanı [nefsine, egosuna, arzularına, fetişlerine, araçlara teslim ederek] gâyet âciz bir canavar hayvan eder" dedi.