Bediüzzamanın fikirlerini batıya yayacağız

Latiç: Söz veriyoruz. Bediüzzaman’ın düşüncelerini yayacağız

Umut Yavuz'un haberi:
 
Bosna Hersek’in başşehri Saraybosna’da Risâle-i Nur Enstitiüsü tarafından organize edilen 7. Risâle-i Nur Kongresi çerçevesine Uluslararası Saraybosna Üniversitesinin konferans salonunda bir panel düzenlendi. Yöneticiliğini Kadir Akbaş’ın yaptığı panelde Bosna Millî Şairi Prof. Dr. Cemalettin Latiç, Medeniyetler İttifakı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Recep Şentürk, Turgut Özal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Battal ve Yeni Asya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Kâzım Güleçyüz söz aldı.

Paneli Bosnalı üst düzey yöneticiler, Boşnak üniversite öğrencileri, halk ve Türkiye’den de kalabalık bir grup dinleyici olarak iştirak etti.
Panelde konuşan Bosna Millî Şairi Prof. Dr. Cemalettin Latiç, “Bediüzzaman büyük bir âlimdir, bir müceddiddir. Hatta biz onu Boşnak bir müceddid olarak kabul ediyoruz” sözleriyle salondan büyük bir alkış aldı.

Felsefecilerin Kur’ân medeniyetinin ölümünü öngördüklerini hatırlatan Latiç, Bediüzzaman gibi müceddidlerin ise Kur’ân medeniyetinin kıyamete kadar baki kalacağını müjdelediğini hatırlatarak, “Kur’ân medeniyeti bizzat Allah tarafından kurulan bir medeniyet olduğundan gelecekte hükümferma olacak tek medeniyet olacaktır” dedi.

Bazı Batılıların dinimize saldırdıklarını belirten Latiç, “Peygamber Efendimizi (asm) terörist ve İslâmı da öcü gibi gösteren bu propagandalara karşı dinimizi doğru bir şekilde anlatmak ümmet olarak boynumuzun borcudur” dedi.

Latiç sözlerini şöyle noktaladı: “Söz veriyoruz. Bediüzzaman’ın düşüncelerini yayacağız. Batıyı dönüştüreceğiz ve onların yüzlerini yeniden Allah’a ve Rasulü’ne döndüreceğiz…”

Kâzım Güleçyüz ise, “Bediüzzaman yeryüzünün küçük bir köy haline geleceğini daha geçen yüzyılın başlarında görüp dikkat çektiği globalleşme çağına girilirken, Müslümanları kimliklerinden taviz vermeden bu çağın gereklerini karşılayabilecek donanıma sahip kılmaya yönelik izah, irşad ve ikazlarda bulunmuştu. Aynı şekilde, insanlık âleminin kaydettiği sosyal gelişmeler de dikkatle takip etmiş, gidişatın varacağı yeri büyük bir isabetle öngörmüş, bunun sonucu olarak demokrasi, hukuk, hak ve hürriyet kavramlarını samimiyetle sahiplenmişti” dedi.
Bediüzzaman’ın bunalımlardan çıkış yolu olarak fen, sanat ve ittifakın başarılmasını işaret ettiğini vurgulayan Güleçyüz, “İşte Medresetüzzehra İslâm toplumunda bütün bu manaları yoğuran bir medeniyet hamlesinin ilmî, fikrî ve sosyal altyapısını hazırlarken bölge ve dünya barışının da temellerini inşa edebilecek güç ve muhtevaya sahip bir projeydi” dedi.

Yeni Asya

Bediüzzaman Haberleri