Risale Haber-Haber Merkezi
Risale Akademi ve Akademik Araştırmalar Vakfı tarafından 4 Şubat 2012'de Ankara'da düzenlenecek olan "İslam Birliği ve Küresel Barış Konferansı"nın sorularını yayınlıyoruz.
Bu konuda fikir beyan etmek isteyenlere açık olan sorulardan biri şöyle:
Genç Osmanlıların ve Sultan Abdulhamid’in İttihad-ı İslam politikalarının karşılaştırıldığında, Bediüzzaman’ın İttihad-ı İslam anlayışı hangisine daha yakındır? Neden?
İlgili parçalar:
“Çok yerlerden telgraf ve mektublarla bayram tebrikleri aldığım ve çok hasta bulunduğum için, vârislerim olan Medresetü’z-Zehra erkânları benim bedelime hem kendilerini, hem o has kardeşlerimizin bayramlarını tebrik etmekle beraber, âlem-i İslâm’ın büyük bayramının arefesi olan ve şimdilik Asya ve Afrika’da inkişafa başlayan ve dörtyüz milyon Müslüman’ı birbirine kardeş ve maddî ve manevî yardımcı yapan İttihad-ı İslâm’ın, yeni teşekkül eden İslâmî devletlerde tesise başlamasının ve Kur’an-ı Hakîm’in kudsî kanunlarının o yeni İslâmî devletlerin kanun-u esasîsi olmasından dolayı büyük bayram-ı İslâmiyeyi tebrik ve dinler içinde bütün ahkâm ve hakikatlarını akla ve hüccetlere istinad ettiren Kur’an-ı Hakîm’in, zuhura gelen küfr-ü mutlakı tek başıyla kırmasına çok emareler görülmesi ve beşer istikbalinin de bu gelen bayramını tebrik ile beraber, Medresetü’z-Zehra’nın ve bütün Nur Talebelerinin hem dâhil hem hariçte, hem Arabça, hem Türkçe Nurların neşriyatına çalışmalarını ve dindar Demokratların bir kısm-ı mühimmi Nurların serbestiyetine taraftar çıkmalarını bütün ruh u canımızla tebrik ediyoruz..." (Emirdağ Lahikası, s. 101)
Not: Kısa cevabınızı yoruma ekleyebileceğiniz gibi bilgi@risaleakademi.com adresine de gönderebilirsiniz.