İbrahim Mert'in haberi:
RİSALEHABER-Prof. Dr. Ahmet Akgündüz'ün “Arşiv Belgeleri Işığında Bediüzzaman Said Nursi ve İlmi Şahsiyeti” adlı kitabında yer alan bir belge mahkemelik oldu.
Zehra Vakfı eski başkanı İzzettin Yıldırım’ın kardeşi Cesim Yıldırım tarafından İstanbul 25. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davada, kitabın ikinci cildinin toplatılması kararı çıktı.
Risale Haber olarak davalı ve davacı her iki tarafla da görüştük. Açıklamalarını belgelerle birlikte yayınlıyoruz.
ZEHRA VAKFI'NIN AÇIKLAMASI
“Arşiv Belgeleri Işığında Bediüzzaman Said Nursi ve İlmi Şahsiyeti” adlı kitabın ikinci cildinde yer alan bir belge nedeniyle kitabın yazarı Ahmet Akgündüz ve yayıncısı Osmanlı Araştırmaları Vakfı aleyhine İstanbul 25. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan ve görülmekte olan davada, kitabın ikinci cildinin toplatılması kararı çıktı.
Kitabın 950. sayfasında, 2000 yılında öldürülen Zehra Vakfı Başkanı İzzettin Yıldırım ile ilgili olduğu ileri sürülen bir belge yer almaktaydı. Bu belgenin altına Ahmet Akgündüz tarafından düşülen notta: “Abdülmecit Nursi’nin oğlu Suat Ünlükul’dan bize intikal eden bu belge, Bediüzzaman’ı bu dönem idarecileri Kürtçü diye itham ederken, Mustafa Barzani de tam aksiyle suçluyor ve Nur hizmetleri aleyhine belgede zikredilen 9 kararı alıyordu” ifadesi yer almaktaydı.
Zehra Vakfı eski başkanı İzzettin Yıldırım’ın kardeşi Cesim Yıldırım tarafından açılan davada, bahse konu belgenin imzasız, tarihsiz ve sadece çevirisi yayınlanan, aslı da olmayan uydurma bir belge olduğu, hayatını nur hizmetine vakfeden abisinin Mustafa Barzani’nin yönlendirmesi altında olduğu izlenimi verilerek, toplumda itibarsızlaştırmak istenildiği, abisi merhumun hatırasına, hayatta olduğu süreçte gerçekleştirmiş olduğu nur hizmetine ve merhumun etrafında toplanan kişilerin manevi şahsiyetlerine hakaret edildiği ileri sürülmüştü.
Yargılama sürecinde Mahkemece davalılara, belgenin aslını sunmaları için süre verilmişse de kitabın yazarı Ahmet Akgündüz ve yayıncısı Osmanlı Araştırmaları Vakfı belgenin aslını sunamadılar. Bunun üzerine davayı görmekte olan İstanbul 25. Asliye Hukuk Mahkemesi, 2.500-TL manevi tazminata, kişilik haklarına yönelik tecavüzün durdurulmasına ve “Arşiv Belgeleri Işığında Bediüzzaman Said Nursi ve İlmi Şahsiyeti” adlı kitabın ikinci cildinin toplatılmasına karar verdi.
Davacı Cesim Yıldırım’ın vekili Av. Muaz Salih Yıldırım, verilen karar ile adaletin yerini bulduğunu belirterek profesör ünvanına sahip olan bir yazarın eserinde bu tür uydurma belgelere yer vermesinin kabul edilemez olduğunu, insan onuruna ve kişilik haklarına yönelik saldırının ölü ya da diri her insan için korunması gerektiğini belirterek Mahkemenin kararının emsal oluşturması dileğini ifade etti.
AHMET AKGÜNDÜZ'ÜN AÇIKLAMASI
Bediüzzaman'ın kardeşi Abdülmecid Nursi'nin oğlu Suat vasitasıyla oğlu Seyda Ünlükul'a intikal eden ve aynı zamanda Kızıltepe'de bir ailede de aynı nüshası bulunan Mustafa Barzani'nin Nurcularla Mücadele" ile alakalı aslı Kürtçe bir talimatını Bediüzzaman Said Nursi kitabımızın II. Cildi ve 950. sayfasında neşrettim. Hiçbir yorumda bulunmadım. Merhu İzettin Yıldırım'ın Molla İzzo diye geçmesinden dolayı, yakınlarından biri İstanbul Adliyesinde dava açtı. Şahit dinlemeden körü körüne karar verilmiş ve hatta gerekçe yazılmamış. Henüz kesinleşmemiş bu ucube karar için yargı yolları henüz tamamlanmamış. Kaldı ki, Merhum İzzeddin Yıldırım hakkında tarafımızdan lehde yahut aleyhte yorum da yapılmamış. Maalsef bazı Kürtçü yahut paralelci siteler, bunu kitabın ve şahsımın aleyhinde kullanmaktadırlar.
Belgenin sahte olduğunu açıklamak için benim uydurduğumu iddia etmek gibi delilik gerekiyor. Belgeyi aynen yayınlıyor ve akıllı insanların takdirlerine bırakıyorum.