Herkesi kişisel olarak ilgilendirmeyen veya incitmeyen bir konu hakkında konuşmak kolaydır.
Ancak insanların her biri, bir dereceye kadar, hayatlarında ihanetle karşı karşıyadır.
Beklenmedik bir şekilde gerçekleşir ve bu sadece durumu daha da zorlaştırır.
İhanet yaygındır.
En bilinen sebebi maddi menfaattir.
İhanet insanlığımızın, hoşgörümüzün ve değerimizin en gerçek sınavlarındandır.
İhanete uğradık uğramaya devam edeceğiz.
İhanet.
Yıkıcı çağrışımları çağrıştıran oldukça gürültülü bir kelime.
İhanet, hainlik, sırtından bıçaklanma...
Liste daha da uzayabilir, ihanetin her yönü acı ve kayıp demektir.
Her birimiz ihaneti kendimizle baş başa derinden yaşarız ve bunu kişisel bir yenilgi olarak algılarız.
Çünkü hain güvendiğin kişidir.
Sevdiğin, yakınındakidir.
İhanetin asıl amacı kişisel kazançtır.
Günümüzde de kişisel kazanç para, pozisyon, güç, kişisel hırsların tatmini, intikam, aşağılık kompleksi gibi nedenler ihanetin sebeplerindendir.
İhanet affedilmemelidir.
Hainlerden kurtulmamız lazımdır.
Bir kez yapan yine yapar çünkü.
İhanetin kızgınlık, hayal kırıklığı ve keder duygularına neden olduğunu biliyoruz.
Ancak bu tür duyguların, bir kişinin kendisine verilen yükümlülükleri yerine getiremediği veya yerine getirmek istemediği zaman, haksız beklentilerin bir sonucu olarak ortaya çıktığını hatırlamak önemlidir.
İhanete karşı nasıl hayatta kalınır?
Öncelikle başınıza gelenlerin gerçekten bir ihanet olup olmadığını anlamalıyız.
Haksız beklentiler hiçbir şey ifade etmez, ne beklediğinizi asla bilemezsiniz.
Kişinin eyleminin yükümlülüklerine aykırı olması gerekir.
Bir iletişimin başlangıcında ciddi bir diyaloğu nasıl gördüğünüz, bunda neyin kabul edilemez olduğu ve her ikinizin de kelimenin geniş anlamıyla karşılıklılığa hazır olup olmadığınız hakkında konuşmak önemlidir.
Herhangi bir travmatik unsur iz bırakır
Psişe bir darbe aldığında ve savunma tepkilerini tetikleyen sinyaller aldığında, model bilinçaltında saklanır.
Basitçe açıklamak gerekirse, köpek tarafından ısırılan bir kişi, gelecekte tüm köpeklerden korkabilir.
Psişe, sorunların kaynağının köpek olduğu bir modeli korumuştur, bu nedenle, gözünüze çarptığı anda dikkat ve hafıza, olumsuz bir sonucu önlemek için bir senaryo başlatacaktır.
Koşacaksınız, saklanacaksınız ve adrenalin kanınıza akacak.
Erkekler hain değildir.
Kadınlar bencil ve açgözlü yaratıklar değildir.
Belirli bir kişi alçakça davrandı ve burada herhangi bir şablona gerek yoktur.
İhanet suçlamalarına itiraz, hainin doğal bir tepkisidir
Kendine ihanet eden ciddi bir iç çatışmayla karşı karşıya kalır.
İnsan, sınırları aşma konusunda karşı konulamaz bir istek duyar ve aynı zamanda böyle bir hareketle, kalbinde bir başkasına verilen yükümlülükleri ihlal etmiş olur.
İstediğinizden vazgeçmek vicdanınızla uzlaşmak ve kendinize ihanet etmek olacaktır.
Kendinizi tatmin etmekle önemli bir ilişkiyi kaybetmek arasında bir seçim yapmanız gerektiğini kendinize itiraf edememek, yalanlara ve ihanete yol açar.
İnsan bilinci bölünmüştür.
Savunma mekanizmaları devreye girer.
Başkasının acısından dolayı kendi suçluluğunuza katlanmak kolay değildir. Yapılanı inkar etmenin nedeni de tam olarak budur.
Hain, kendisine izin verdiği şekilde davranılacağını zannederse incinir.
Kişi bir an için suçlu olduğunu kabul edebilir ve boğucu bir suçluluk duygusu ortaya çıkacaktır.
Bu aynı zamanda sadece diğerine değil, kendine, değerlerine ve kurallarına da ihanet ettiği anlamına gelecektir.
İhanete uğrayan kişi yaşananların suçlusu değildir ancak bundan kendini sorumlu hissedebilir ve utanç duyabilir.
Acı veren bir olayla ilgili bilgiyi başkalarından gizleyerek, kendimizi destek alma veya olup biteni farklı bir bakış açısıyla görme fırsatından mahrum bırakıyoruz.
Bir hain vicdanını aşar, bencil amaçlar uğruna ruhunu yozlaştırır ve aslında bir canavar haline gelir.
Denilir ki: Ne yapacağını bilmiyorsan insan ol
Ve bir şey daha: Kendinize yapılmasını istemediğiniz şeyleri başkalarına yapmayın.
Bu evrenseldir.
İhanet eden, ihanete uğrar.
İhanet, ihanete uğrayan kişi için oldukça acı verici bir deneyimdir.
Bu depresyona, kaygıya, suçluluk duygusuna ve utanca yol açabilir.
Kişi öfke, kızgınlık, hayal kırıklığı ve hatta intikam arzusu yaşayabilir.
İhanet, insanlar arasındaki güveni yok edebilir, bu da ilişkilerin bozulmasına veya mevcut ilişkilerin bozulmasına neden olabilir.
İhanete maruz kalan kişi kendini yalnız ve istenmeyen hissedebilir, bu da onun özgüvenini ve benlik duygusunu etkileyebilir.
Ancak ihanete uğramak dünyanın sonu değildir
Hayatın devam ettiğini ve devam etmeniz gerektiğini anlamak önemlidir.
Bazı insanlar ikinci ve üçüncü aşamalarda haftalar, aylar, yıllar, hatta ömür boyu takılıp kalırlar.
Ancak kendinizi zihinsel, duygusal, fiziksel ve ruhsal olarak yeniden inşa etmenin tek yolu, beş aşamanın tamamını sizin için rahat olan bir hızda geçmektir.
Ve daha güçlü olmak için Allah’tan yardım isteyerek ve kendimizi karşımıza alıp nasihat ederek devam edeceğiz yaşama...
Hayatımızdaki travmanın tüm sonuçlarını derin bir duygusal yaranın parçası olarak düşünürsek, yavaş yavaş acı ve şoktan uzaklaşarak iyileşme sürecini başlatabiliriz.
İhanet, kişiyi dünyada ve ahirette rezil rüsva edecek bir davranıştır.
Hain hem Allah hem de insanların yanında perişan bir kişidir.
Dervişler demiştir;
Geldi geçti.
Deldi geçti.
Bu da geçti ya hu…
Hainlik-İhanet ile ilgili ayetler
Al-i İmran Suresi, 161. ayet: Hiçbir peygambere, emanete ihanet yaraşmaz. Kim ihanet ederse, kıyamet günü ihanet ettiğiyle gelir. Sonra her nefis ne kazandıysa, (ona) eksiksiz olarak ödenir. Onlar haksızlığa uğratılmazlar.
Nisa Suresi, 105. ayet: Şüphesiz, Allah'ın sana gösterdiği gibi insanlar arasında hükmetmen için biz sana kitabı hak olarak indirdik. (Sakın) Hainlerin savunucusu olma.
Nisa Suresi, 107. ayet: Kendi nefislerine ihanet edenlerden yana mücadeleye girişme. Hiç şüphesiz Allah, ihanette ilerlemiş günahkarı sevmez.
Maide Suresi, 13. ayet: Sözleşmelerini bozmaları nedeniyle, onları lanetledik ve kalplerini kaskatı kıldık. Onlar, kelimeleri konuldukları yerlerden saptırırlar. (Sık sık) Kendilerine hatırlatılan şeyden (yararlanıp) pay almayı unuttular. İçlerinden birazı dışında, onlardan sürekli ihanet görür durursun. Yine de onları affet, aldırış etme. Şüphesiz Allah, iyilik yapanları sever.
Enfal Suresi, 27. ayet: Ey iman edenler, Allah'a ve Resulü’ne ihanet etmeyin, bile bile emanetlerinize de ihanet etmeyin.
Enfal Suresi, 58. ayet: Eğer bir kavmin ihanet edeceğinden kesin olarak korkarsan, sen de açık ve adil bir tutumla (onlarla olan anlaşma metnini ve diplomatik ilişkiyi) at. Gerçekten Allah, ihanet edenleri sevmez.
Enfal Suresi, 71. ayet: Eğer sana ihanet etmek isterlerse, onlar daha önce Allah'a da ihanet etmişlerdi; böylece O da "bozguna uğramaları (için) sana imkan vermişti.' Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Yusuf Suresi, 52. ayet: (Yusuf aracıya şunu söyledi:) "Bu, (itiraf Vezirin) yokluğunda gerçekten kendisine ihanet etmediğimi ve gerçekten Allah'ın ihanet edenlerin hileli-düzenlerini başarıya ulaştırmadığını kendisinin de bilip öğrenmesi içindi."
Hac Suresi, 38. ayet: Şüphesiz Allah, (müşriklerin saldırı ve sinsi tuzaklarını) iman edenlerden uzaklaştırmaktadır. Gerçekten Allah, hain ve nankör olan kimseyi sevmez.
Mü'min Suresi, 19. ayet: (Allah,) Gözlerin hainliklerini ve göğüslerin sakladıklarını bilir.
Tahrim Suresi, 10. ayet: Allah, inkar edenlere, Nuh'un eşini ve Lut'un eşini örnek verdi. İkisi de kullarımızdan salih olan iki kulumuzun nikahları altındaydı; ancak onlara ihanet ettiler. Bundan dolayı, (kocaları) kendilerine Allah'tan gelen hiçbir şeyle yarar sağlamadılar. İkisine de: "Ateşe diğer girenlerle birlikte girin" denildi.